KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Türkiye
  4. »
  5. Hakan ALTINTAŞ: Norm Reel Çatışma Sürecinde Türk Dünyası ve İslam Dünyası Üzerine Düşünceler

Hakan ALTINTAŞ: Norm Reel Çatışma Sürecinde Türk Dünyası ve İslam Dünyası Üzerine Düşünceler

Kafkassam Editör Kafkassam Editör - - 5 dk okuma süresi
105 0

Al-i İmran Suresi’nde ‘Veşawir’hum fi’l-amr’ denilmişti… bu Kur’an sözündeki ‘onlar’ içinde Turan Kızıl Elma davasunı taşıyacak kadrolar bugün kimlerdir? Bu Kur’an sözündeki ‘onlar’dan kimlerin anlaşılması gerektiğine gelince, yaklaşımlar o denli farklı olabiliyor ki, taraflardan birine göre diğeri, en ölçülü deyişle fesat erbabı olarak suçlanıyor.

Malumunuz, Türk tarihinin hiçbir döneminde özellikle Türk Milliyetçileri içinde ‘fesat erbabı’ yokluğu sıkıntısı çekilmemiştir! Aynı zihniyetin hayli zengin çeşitlemelerine günümüzde de her Allah’ın günü tanık oluyoruz. 

Hal bu olunca, aşırı duygusal, psikolojik, sübjektif ve irrasyonel kaynaklardan beslenen Türk Milliyetçileri mateessüf hamasetten ileri geçememekte, dünyaya nizam verecek idealist bir yapı metafizik alana hapsedilmektedir.

Weberyan liderlik tiplerinden, Geleneksel, Karizmatik ve Yassal-Ussal liderlik açılarından, davaya dertlerine adayan, rahat bir hayatı olmayan, çile dolu hayatı içerisinde, zaman akarken evrilmiş, ahlâkî selâbetini kaybetmeden, duruşunda ve aksiyon adamlığında, zaman içersinde, meydana gelen sarsıntılar ve oynamalarda dahi hiç bir vakit nefsani olmamış, daima düşünen bir toplum ile devletin bekasından yana olan Türk Milliyetçilerinin ziyalıları bugün nerededir? Geçmişte Osmanlı-Türk toplumunda müslüman ana kütleyi boyunduruğu altında tutan bir zihniyet dünyasının varlığının günümüze yansımalarına tanıklık ediyoruz.

Peki bir zihniyet dünyasının varlığını tesbit ediyoruz ancak bu tesbitimizi sağlıklı bir ‘norm’a neden bağlayanıyoruz. Türk Milliyetçilerinin aslında yakaladığı gerçek, tipik bir ‘norm”reel’ çatışmasıdır. Bir’norm’ olan Turan Kızıl Elma ülküsü, bir realite olan milliyetçilerle çatışma halindedir.

Aynı çatışmanın bir benzerini, Bir norm olan İslâmiyetle, bir realite olan müslüman çatışma halindedir. 

2023 yılı standartlarına göre, Türk ve İslam dünyasının maddi cihetteki zenginliğe rağmen kültürel ve ahlaki yönlerin her cihettinden geri kalmışlığın sebebi, müslümanın tembelliği, maddeye dokunmaktan uzak duruşu, hülasa,formülleştirmese bile, rasyonel bir eşya ve dünya kavrayışına yönelmeyişidir. Teşhis bu! Demek oluyor ki, İslâmla müslüman arasında ciddi bir kopukluk temassızlık hüküm sürmektedir. Aynı şekilde bu etkiye benzer bir durum Turan- Kızıl Elma davası ve Türk Milliyetçileri arasında da yaşanmaktadır.

Türk ve İslam tarihi boyunca asırların bir kuşaktan ötekine miras bıraktığı bu zihniyet dünyasının ortaya koyduğu tablo gerçekten de fevkalade ürkütücüdür. Bu gidişle toplumsal bir ilerlemenin kalıcı olamayacağı aşikardır.

Türk Modernleşmesi ve Türk aydınlanması olmasa, Türk Milletinin emperyalist bir boyundurluk altına girmesi kaçınılmaz olacaktı.

Peki teşhisten tedaviye geçebilmek, toplum mühendisliğine göre çözüm şu olabilirmi…

Norm olarak, İslamiyeti sanki hiçbir tarihi yokmuş gibi, meseleleri tarihsel temele dayandırmadan açıklama çerçevesinin, İslâm’ın etkisi altında tarihsel bir süreç içinde yaşayan müslümanla uyum sağlayabilmesinden, bunun da yolu, müslümanın İslâmlaşmasından geçmesine bağlı kılan yeni bir zihniyet dünyasının inşa edilmesi olmazsa olmaz öneme haizdir.

Diğer yandan, Türklüğü yok etmek isteyen emperyalist yapının kaotik mankurtlaştırma sürecinde olgun şırayı bize içirenlere karşı mücadele dün olduğu gibi bugün de sürmektedir.

Toplumsal ataletin köklerini nasıl kurutacağız? Sistemsel evrim sürecinde, eşitsizliği kaldıran, en mükemmel yönetim sistemini kurmayı hangi millet başaracak?

Maddenin önlenemez yükselişi, ekonomik düzlemde iyiliğin normal-üstü oluşu saatin ahengini bozuyor, Türkiye, tarihinde gözlemlenen metafizik asırlar sürecinde toplumsal yapıdaki kırılmaları görmek üzücüdür.

Teşhis tamam, çözümün yoldaki işaretlerini hangi yöntemle, nasıl yapılacağı belirsiz. Türkün dünyaya barış ve esenlik getireceği günler için, PAX TÜRK SULH VE DÜNYA NİZAMI için emek verenlere en derin saygılarımı arz ederim.

Prof. Dr. Hakan ALTINTAŞ

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir