KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Azerbaycan
  4. »
  5. Fuad Gahramanlı: Ayrılıkçı rejim ile Azerbaycan bayrağı birbirine girecek mi?

Fuad Gahramanlı: Ayrılıkçı rejim ile Azerbaycan bayrağı birbirine girecek mi?

Kafkassam Editör Kafkassam Editör - - 9 dk okuma süresi
145 0

Karabağ’da neler oluyor?

Partilerin çıkarı nedir, kimler neyin peşinde?

Ayrılıkçı rejim ile Azerbaycan bayrağı birbirine girecek mi?

Karabağ sorunu bu sefer bitecek mi, beklentilerimiz bu sefer boşa gitmeyecek mi? Rusya bu terörle mücadele operasyonundan ne kazandı da böyle bir operasyon yapmayı kabul etti? Ve en önemli soru, Moskova’nın kazanımları ile Azerbaycan’ın çıkarları nasıl bir arada olabilir?
Çok az bilgi olduğu için bu sürece dahil olan tarafların çıkarlarına ve yaşanan olayların mantığına göre yaşananları analiz edebiliriz.

Öncelikle terörle mücadele operasyonunun Karabağ’daki bölücü örgütün askeri gücünü önemli ölçüde yok etmesine ve kendini savunma kabiliyetlerini ortadan kaldırmasına izin verdiğini belirtelim. Bu Azerbaycan için önemli bir askeri başarı olarak değerlendirilmelidir. Bu yüzden Azerbaycan ile müzakere etmekten başka çıkış yolu olmayan ayrılıkçı rejimin iki seçeneği var:
-Ya Azerbaycan’ın devriye rejimini terk edip terk etme taleplerini kabul etmek, ya da tamamen Rusya’nın himayesine sığınıp bir süre varlığını sürdürmek. Bu, bölücü örgütün Azerbaycan’ın taleplerine nasıl tepki vereceği Rusya’nın onlara vereceği desteğe bağlı olacağı anlamına geliyor.

Bu koşullarda, Karabağ’daki “Arsakh” hükümetinin en optimum yolu, Azerbaycan’ın gereklerine uyarak silahlı kuvvetlerini serbest bırakması, aynı zamanda varlığını sürdürme konusunda savunmasını Rus “barışçılarının” sorumluluğuna bırakmak olabilir. Yani serbest bırakılan Ermenistan ordusunun işlevleri bundan sonra bölgedeki Rus ordusuna emanet edilebilir. Muhtemelen Ermeniler ordusunu feda ederek bölücü rejimi korumaya çalışacaklar. Aynı zamanda, entegrasyon planı üzerine diyalog başlatılarak ve önceki engellerin birçoğunu kaldırarak Karabağ üzerindeki egemenliğimiz sağlanmıştır.

Peki Rusya, ayrılıkçı rejimin savunma ordusunun işlevini üstlenecek mi? Almazsa ayrılıkçı rejimin bizzat kaldırılacağı söylenebilir. O halde Rusya Karabağ’daki askeri varlığını nasıl ve neye dayanarak sürdürebilir? Ayrılıkçı rejimin kaldırılması Moskova’nın Rusya’nın çıkarına olmayan Karabağ’ı terk etmesine neden oluyor demektir. Büyük olasılıkla bu yüzden Moskova ayrılıkçı rejimin güvenliğini kendi üzerine almaya, onu yaşatmaya, aynı zamanda askeri varlığının gerekliliğini de sağlamaya çalışacak. Bu durumda Rusya Karabağ’da şimdikinden daha fazla etki fırsatı elde etmiş olur. Başka bir deyişle, “ofsayt” kalan Ermenistan’ın hisseleri Bakü ve Moskova arasında bölünecek. Karabağ’ın Ermenistan’ı kaybettikten sonra Güney Kafkasya’daki askeri varlığının ana destek noktası oynayabilmesi için bu Moskova’ya ihtiyaç var

Bu varyantı kabul etmeyenler, Rusya eskisi kadar güçlü olmadığını, çok zayıfladığını iddia ediyor, bu yüzden Ermenistan’ı kaybettikten sonra bugün Karabağ’ı Azerbaycan’a vermek ve iki yüz yıldan fazla bir geçmişi olan imparatorluğun stratejisini değiştirmek zorunda. Bu da Rusya’nın Batı ile gelecek jeopolitik rekabette Bakü’nün desteğiyle Kafkaslar’daki etki fırsatlarını korumak isteyecek anlamına geliyor. O zaman şu soru ortaya çıkıyor, eğer Rusya böyle bir stratejiyi değiştirmeye hazırsa, neden aynı zamanda Bakü’nün askeri operasyonunu kullanarak Paşinyan’ı devirmeye çalıştı? Kafkaslar’daki konumunu Batı’ya karşı daha da güçlendirmeye çalıştığını gösteren bu girişimdir. Ukrayna’da büyük fedakarlıklar yapmasına rağmen imparatorluk iddialarından vazgeçmeyen Rusya, Paşinyan’ın adımları yüzünden neden Güney Kafkasya’yı terk ediyor? Zayıflamış Rus liderin sözcüsü Peskov, Paşinyan’ın görüşmesine yanıt olarak Moskova’nın Kafkasların bir parçası olduğunu ve hiçbir yere gitmeye niyeti olmadığını söylemedi mi?

Emperyal geleneğe sahip bir ülke, şimdiki jeopolitik rekabet koşullarında Kafkaslar’daki varlığını Bakü’nün duygusal minnettarlığının sorumluluğuna bırakır mı? Stratejik değerlendirmede bu tür yaklaşımlar pek inandırıcı gözükmüyor. Rusya yönetiminden birinin Karabağ’a karşı önceki tutumunu değiştirdiğini duyan var mı? Aksine, son günlerde Kremlin yetkilileri, Karabağ’ı Azerbaycan toprağı olarak tanıdığı için Paşinyan’a sürekli siyasi küfür ve küfürler yağdırıyor.

O zaman mantıklı olarak, Rusya, bugünkü durumda, Karabağ’daki bölücü rejim, dünyaya Ermenilerin kendilerini savunma fırsatlarının bile olmadığı mesajını vereceği, savunmaları sadece Moskova’ya kaldı. Moskova’nın kendini “barış güvercini” olarak tanıtması gereken şey bu. BM’de son görüşmelerde bunu açıkça gördük. Ve bu, Rusya’nın barış koruma misyonunu savunma misyonuyla değiştirmek anlamına gelecek.

Bakü’nün bu süreçte kazancı, topraklarındaki Ermeni silahlı kuvvetlerini kaldırarak Azerbaycan’ın Karabağ üzerindeki egemenliğinin yeniden kurulması olarak topluma sunmasıdır. Peki ya ayrılıkçı rejim? Azerbaycan hükümeti bu soruya henüz net bir cevap vermiyor. Çünkü zaten istemek Rusya ile çarpışmak demektir. Bu yüzden Bakü, muhalefetin soruları karşısında muhalefetin kullandığı argümana atıfta bulunuyor. Rusya’nın kademeli olarak zayıflaması, bize şu anda ayrılıkçı ordusunu kaldırma fırsatı verirse, Karabağ’daki sepatçı rejimi gelecekte daha da zayıflamak şartıyla bir sonraki saldırıyla kaldırabileceğimizin gayri resmi olarak belirtiliyor. Bu nedenle, muhtemelen yetkililer, bir müddətdir Xankendinde bayrağı olmayan ayrılıkçı rejimin varlığını, bugünkü durumda elde edilebilecek en optimal seçenek olarak görürler.

Bu demektir ki Karabağ meselesi yeniden göbek bahçesi olacak ve Azerbaycan ve Rusya arasındaki bağların kopmasına izin vermeyecek. Azerbaycan iktidarının bu tür bahçelerin bakımını yapması şarttır çünkü Batı entegrasyonundan kaçmayı milli çıkarlarla örtbas etmek mümkündür. Antiterör operasyonuna ve ayrılıkçı rejimin terk edilmesine razı olduğu için Rusya’nın kamuoyunda imajını değiştirme ve dost olarak sunma girişimlerinin olması tesadüf değildir.

Ermenistan meseleye öyle bir yaklaşıyor ki, bugün Karabağ bölgede Azerbaycan mı Rusya mı oynuyor ve burada İrevan zaferi yok. Bu süreçte Rusya, Moskova ve Bakü’nün önceden planlanan senaryosu temelinde Paşinyan’ı devirmeye ve Erivan’da adamını iktidara getirmeye çalışıyor. Bu nedenle Paşinyan, Azerbaycan’ın terörle mücadele operasyonuna müdahale etmedi ve savaş koşullarında Rusya’nın kendisini askeri yollarla devirme planını engellemeye çalıştı. Bu nedenle Putin artık çok yaygın ve Erivan’daki az sayıda destekçisi ile Paşinyan’ın suratını yırtmakla meşgul.
Paşinyan, Karabağ meselesinin Rusya’nın elinde Ermenistan’ın boğazına takılan bir ilmik olduğunu çok net anlıyor. İşte bu yüzden Ermenistan’ı bu öküzden kurtarıp Batı Güney Kafkasya’daki ana stratejik destek haline getirmek ve bu yolla ülkesinin ilerlemesinin önünü açmak istiyor.

Paşinyan bugün iyi anlıyor ki, Putin onu deviremezse Bakü’nün yaptığı terörle mücadele operasyonundan da faydalanabilir. Çünkü bu anti-terör operasyonunun sonucunda ayrılıkçı rejimin terk edilmesi, Ermeni toplumunda ayrılıkçılık ihtimallerini de vurmuştur. Mevcut kritik aşamayı geçtikten sonra, gelecekte Paşinyan’a yeniden gelen muhalefetin “Karabağ” kartıyla büyük oranda engelleyecek. Paşinyan, “Ruslar Karabağ’da Ermenileri sattı ve korumadı” teziyle Moskova’nın ülkedeki iç reytingini düşürmeye ve toplumda Rusya karşıtı politikasına daha fazla destek kazanmaya çalışıyor gibi görünüyor.
Fuad Gahramanlı

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir