-27 Eylül (sentyabr) 2020’ye, Karabağ’ın işgalden azat edilmesi uğrunda savaş başlayana kadar dünyada her kes Rusya’nın yenilmez bir güç olduğuna inanırdı.
Aslında Karabağ’da 44 gün devam eden savaş Azerbaycan-Ermenistan savaşıyla beraber, Türkiye-Rusya savaşıydı. 44 günde ne olduğunu her kes gördü. Efsaneleştirilmiş rus hava savunma sistemlerini BAYRAKTAR TB2, Şahin serçe avlar gibi avladı. Rusya Karabağ’da Türkiye’ye yenildi. Ukrayna da bunu yakından izledi. Rusya mif’i ilk ağır darbeyi Karabağ’da aldı. Rus silahlarının dünya piyasasında değeri düştü. Dünya ülkeleri BAYRAKTAR’a yöneldi.
Türkiye’de bazıları diyor ki, (Azerbaycan’da da beleleri var) Rusya Karabağ savaşında pasif kaldı. Bu külliyen yalan. Neden yalan?
Ona göre ki, Rusya yıllardır milyarlarca dolarlık silah vermişti ve aslında savaşdan iki ay evvelden de intensiv olarak Ermenistana silah taşımaya başlamıştı. Savaşın son gününe kadar da bu destek devam etti. Vaqnerler de ermenilerle beraber savaşıyordu. Sadece siyaset hatırına bizimkiler bunu çok dillendirmedi.
Rusya’nın, Batı’ya yönelmesinden dolayı Paşinyan’a ders verme niyeti vardı, evet. Ama asla böyle bir sonuç beklemiyordu. Rusun asıl amacı önce Paşinyan’a ders vermek, arkasından Azerbaycan’ı tam mağlup ederek Beyaz Rusya gibi kendine bağlamaktı. Ukrayna’da yaptığı yanlış hesabı önce Karabağ’da yaptı. Güç zehirlenmesi böyle bir şey. Kendini yenilmez sanarsın. Sonra sahada dersini alırsın.
Neden Rusya hakkında yenilmezlik algısı oluşmuş dünyada?
-Ona göre ki, ikinci dünya savaşı dahil, rusların kazandığı savaşların tamamı gayri-rusların, özellikle Türklerin, Kafkas halklarının ve Ukraynalıların sayesinde olmuştur.
Ukrayna’yı max. 3 günde teslim alacağını hedefleyen Putin ilk iki günde ciddi kayıplar verdikten sonra Çeçenlerden medet umar hale geldi. Ancak Ukrayna’da savaşın başladığı 9 günde her gün 1000 kaybı var. Ukrayna’ya karşı Belorusya (Beyaz Rusya) da Putin’e destek veriyor. Belli oldu ki, Ermenistan Ordusu da Ruslara yardım ediyor. Bunu rus televizyoncu canlı gösterdi. Tüm bunlarla beraber daha önemli bir başarı elde edemediler. Hele bir de Ukrayna’nın yeterli hava savunma sistemleri olsaydı, o zaman ruslar heç bir qelet ede bilmezdiler.
Rusya arazice büyüktür.
Ahali sayısı da Ukrayna’nın 3 katıdır.
Ancak Rusya’yı güçlü kılan, ona savaşlar kazandıran halkların büyük çoğunluğu yanında değil. Tam tersi, ondan nefret etmekteler. Ukrayna için dua etmekteler.
Kara savaşında batağa saplanan Rusya, deli dana gibi sağa-sola saldırmakta, yerleşim yerlerini, hastaneleri, okulları bombalamaktadır. Bu da büyüklük yok, küçüklük’tür. Ahmaklıktır. Aptallıktır.
İkinci dünya savaşını kazanması için Ukrayna halkına minnet borcu olan Rusya, bu güzel memlekete bomba yağdırdığı için sadece nefrete layıktır.
Ukrayna bir bağımsız ülke olarak NATO üyesi olmak istiyor. Bu onun en doğal hakkı. Zaten halk Zelenskiy’e onları NATO ve AB’ye üye yapacağı vaadi verdiyi için oy verdi. Adam halka verdiyi sözü yerine getirmeğe çalışıyor. Rusya buna karşı çıkıyor. Hangi hakla? Sen kimsin?
Zelenskiy’i ABD’nin oyununa gelmekte suçlayanlar da ayrı bir dert.
Adam ülkesini savunmasın mı?
Rusya’nın işgal hareketine alkış mı tutsun?
Bu mantıkla Türkiye Yunanistan’a ABD askeri yığnak yaptı ve AB’ye üye oldu diye saldırmalı mı?
Irak ve Suriye arazisinde ülkesi için tehdit var diye Türkiye oraları işgal mı etsin?
Ukrayna Ordusu ve halkı 9 günde Karabağ’da ağır darbe alan rus mifini öldürdü. İlk iki gün bekleme modunda kalan ABD, AB ve NATO üyesi ülkeler, rusların bir halt edemediğini, iki günde iki binden fazla kayıp verdiklerini gördükten sonra cesaretlendiler. Seslerini çıkarmaya ve askeri ve tıbbi malzeme yardımı göndermeye başladılar.
9 günlük savaşın sonucunda ortaya çıkan manzara: Putin artık durumun ciddiyetinin farkında. Onun için televizyonda ben tatarım, ben çeçenim, ben inguşum, ben udmurtum ve s demek zorunda kaldı. Savaşta rusların bu kadar yardımla ve bu kadar silahla bir başarı elde edemediyini, teslim olduklarını görünce yine çareyi gayri ruslarda aramaya başladı.
İndi dünyanın 141 ülkesi Rusya’dan savaşı durdurmayı istemekte.
Rusya dünyada teklenmiş durumda. Durumu bir az daha kötüleşirse, Lukaşenko ve Kadırov da kaçacak yanından. O zaman ne yapacak, merak ediyorum.
Sadece bu hafta rusya’da gıda fiyatları iki kat pahalandı.
Yurt dışında her neyi varsa hepsini kaybetti. Bu da en az bir buçuk trilyon demektir.
Moskova’dan kaçanların sayı on binlercedir.
Rusya artık 100 yıl geriye gitti.
Oligark’lar savaşın durmasını istiyor.
Savaş aleyhinde konuşanlar 6-15 yıl arası hapsedilecek diye yasa çıkardılar. Bu da içerde halkın topyekun ayaklanması tehlikesini önlemek amacıyladır.
Avrupayı ölüm hükmünü geri getirmekle şantaj ediyor. Akla bakın, kendi insanını idam edeceğim diye Avrupa’yı korkutmaya çalışıyor.
Sözün kısası Rusya arazice büyük olsa da, sayısı Ukrayna’nın 3 katı olsa da, daha çok bombası, roketi olsa da manevi- ruhi-psikolojik olarak çok küçüktür.
Bu günkü Rusya ideolojisizdir.
Haksızdır!
Yenilgiye mahkumdur!
Slava Ukraini.
Agil Samedbeyli