KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Türkiye
  4. »
  5. SERDAR BOZDOĞAN; Milattan Önceki CHP ve Milattan Sonraki CHP arasındaki Köstebekler Ülkenin Sinerjisine Zarar Veriyor

SERDAR BOZDOĞAN; Milattan Önceki CHP ve Milattan Sonraki CHP arasındaki Köstebekler Ülkenin Sinerjisine Zarar Veriyor

Kafkassam Editör Kafkassam Editör - - 9 dk okuma süresi
83 0

CHP’deki değişim ve dönüşüm evresindeki süreçler ülkenin gidişatına zarar verecek bir seviyeye gelmeden önlenmelidir. Bu yüzden CHP’ deki çift başlılık teke düşürülmelidir. CHP’nin kendi içindeki çatışma ülke konjektorüne, devlet sistemine ve halk nezdinde sinerji akımına zarar vermektedir. Şuan devlet ve millet olarak dünya konjektorüne yönelik büyük bir mücadele ekseninden geçerken CHP’nin kendi iç çıkar hesaplaşması için Türkiye siyaset arenasında ayıracak vaktimiz yoktur. Bu yüzden CHP ne yapmalıdır.?

CHP önce terörle mücadele konusunda milli bir strateji içerisinde yol almak zorundadır. Ülkenin kurucu cumhurbaşkanı olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu partinin önce  devletine, milletine ve ülkesine sadık bir şekilde yol almak zorundadır. Eleştiri yerine proje geliştirme ve bu projelerde milli hedefler gözetmesi daha doğru bir vizyon olmalıdır. CHP’nin içindeki köstebekler yine CHP tarafından temizlenmelidir.

Hiç bir vasfı olmadığı halde iyi bir siyasi provokatör olan, CHP’den milletvekili olan, milletvekilliğinden sonra hapse giren, çıkınca tekrar CHP’de görev alan, adam yokluğundan dolayı CHP’de üst düzey göreve gelen kişi ve kişilerin yeni CHP tarafından zihinsel temizlenme adına yeniden gözden geçirilmelidir.

Bu kişilerin hedefi nedir? Kimden talimat alır? İdeolojik olarak hangi eksende yer alır? İç ve dış bağlantıları nelerdir?  yeniden gözden geçirilmelidir.
 
Tüm eleştirilerin ötesinde geçmiş dönemde genel başkan yardımcısı olan Eren Erdem’in o tarihlerde ahkam kesen afilli sözleri ülkemizin gündemine hiç bir katkı sunmadığı gibi şuan da CHP’ in gündemine bir katkı sunmuyor. Bu ve benzeri kişilerin siyasal mecrada yer alması ülkemizin, devletimizin ve milletimizin geleceğine olumsuz etkiler sunmaktadır.

Eren Erdem çözüm odaklı bir siyasetçi kimliğinden çok yazdığı, çizdiği ve izlediği yol haritası ile siyasi provokatör profiline benzetilmesi yine CHP’ nin kendi içinde bir özeleştiri olarak ele aldığı konudur.

Özellikle CHP arasında hiç kimse yokmuş gibi Eren Erdem’in dilinin ucunda kıldan ince ve kılıçtan keskin bir halde seyir alan süreç bırakın CHP’yi ülkenin geleceğine hiç bir şekilde katkı sunmamaktadır.

Düne bakıldığında mahalle siyasetinden çıkan Türkiye’nin geleceği için bölgesel ve uluslararası ilişkilerde güçlü bir vizyona doğru emin adımlarla ilerleyen süreç AK Parti Genel Başkanı ve Türkiye Cumhurbaşkanı sn. Recep Tayyip Erdoğan’ın öncülüğünde olurken CHP’in izlediği yol haritası neydi?

Milattan Önceki CHP’de yer alan Eren Erdem’in başarısı olsa milattan  sonraki CHP’ de yer alırdı. Dolayısıyla CHP’deki bürütüsler halen ülkemizin geleceği açısından büyük bir tehlikedir. CHP’in bir değişim hedefi varsa eğer önce içindeki köstebekleri temizlemelidir.

İsmet İnönü’den başlayan marjinal oluşumlar Bülent Ecevit döneminde daha da çok büyük ölçüde şekil aldı. CHP’de ilk sancılı süreç Deniz Baykal tarafından devrilen Bülent Ecevit’in DSP’yi kurmasıyla devam etmiş ve Deniz Baykal’a kumpasla ilerleyen süreçte Kemal Kılıçdaroğlu’nun gelmesi CHP’ de tezahür eden vizyon eksikliğiyle büyük bir kaosa neden olmuştu.

Nitekim Eren Erdem gibi birisinin Kemal Kılıçdaroğlu döneminde genel başkan yardımcısı olması bu kişinin bilgi ve birikiminden dolayı değil Kılıçdaroğlu döneminde başarısızlık nedeniyle CHP’ de adam yokluğunun bir göstergesidir.

Eren Erdem eğer başarılı bir figür olsaydı milattan sonra ki CHP’ de yer alırdı, başarısı olmadığı için adam yokluğunda yer aldığı koltuğu kaybetti. Nitekim bu kişi CHP ile kendi içinde hesaplaşma duygusunu ortaya koyacağı eylemlerle ülkemizin karışmasına çevirebilir.

CHP’nin Eren Erdem’e Hatay üzerinden provakatif eylemler sarf etmesine mani olmadığında bunun bir sonraki evrede kaotik bir medya hamlesiyle ülkemizin zihinsel kirlenmesi ve toplumsal huzurun bozulmasına neden olacaktır.

Çıkıp ekran karşısından Hatay halkından özür dilerim diyerek CHP tarafından yeniden aday gösterilen mevcut Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş’a karşı ateş püskürmesi gerçekten Hatay’ı düşündüğü için değildir.

CHP içindeki milli ve manevi değerlere önem verenler, devletine ve milletine karşı bağlı olanlar, ülkemizin kalkınması ve siyasi mücadelenin bir savaş havasına dönüşmemesi için mücadele edenler CHP içindeki köstebeklerin hedefindedir. Bu minvalde Doç. Dr. Lütfü Savaş yeniden aday gösterildiği için bu kişiler yeniden süreci aksiyona çevirmek istiyor.

Eren Erdem için mevzu Hatay değildir. Doç. Dr. Lütfü Savaş’ın şahsi kişiliği, bilgi ve çevresel olarak gücünün farkında olmasıdır. Patolojik rahatsızlığı olan bir kişinin doktor mesleğinden akademisyenliğe ve sonrada siyasete intikal eden bir kişi tarafından bunun analiz edilmesinden  rahatsız olacağı gerçeği kimi rahatsız edebilir?

Deprem süreci sadece Hatay’ da olmadı, 11 ili ağır bir şekilde etkiledi ve bu doğal afet sürecini Eren Erdem’ in şahsa indirgemesinin nedeni kişisel bir hedef arzusundan ibarettir.

Eren Erdem’in halen neden CHP terörle mücadele konusunda doğru adım atmadığı, PKK ile arasına mesafe koymadığı, sınır ötesi operasyonlar için TSK’ ya destek vermediği için eleştirdiği görülmüyor.

Eğer Eren Erdem kendisine siyasi bir konu arayacaksa Hatay üzerinden Doç. Dr. Lütfü Savaş’a karşı kara-propaganda yapacağına ekran karşısında Türkiye’ den CHP adına özür diliyorum terörle mücadelede, sınır ötesi operasyonlarda, uluslararası ilişkiler ve dış politikada doğru adım atmadık, gidip birde Türkiye’yi Avrupa ülkelerine şikayet ettik. Bu elim hataların Parti meclisi tarafından ele alınması, doğru bir istikamet ve doğru bir strateji ile hareket edilmesi gerekiyor, bu yüzden ülkemizin menfaatini korumak milli bir görevdir, geçmişte ben dahil bu konuda yaptığımız hatalardan dolayı özür diliyorum demesi en doğru adım olacaktır.

Eğer bir hata telafi edilecekse burası Hatay değildir. Mersin’ de olan süreçler, aday göstermede izlenen adımlar ve Mersin ilinde PKK’nın hedefleri ve son olarak Mersin CHP milletvekilinin CHP genel merkezinde Parti meclis toplantısını basmasının ana gerekçelerini ortaya koyması daha doğru olacaktır.

Eren Erdem’in Kılıçdaroğlu döneminde adam yokluğunda oturduğu koltuk döneminde yerel seçimler üzerine kimlerle görüştüğü? Kimlerle uzlaştığı? Ne üzerine mutabakata vardığı halen manidar bir konudur.

Önce bu puslu havanın CHP Parti meclisinde en az 11 üyenin imzası ile Eren Erdem’ in ortaya koyduğu tabir ve tutumlara itiraz ederek önerge vermesi üzerine Eren Erdem’in araştırılması başta Hatay ve tüm Türkiye için kabul görecek bir özür vesilesi olabilir.
 

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir