KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. İran
  4. »
  5. Mişari Zeydi: İran ve savaş: Çok laf, az iş ve özel hedefler

Mişari Zeydi: İran ve savaş: Çok laf, az iş ve özel hedefler

Kafkassam Editör Kafkassam Editör - - 4 dk okuma süresi
111 0

ran savaşa girer mi?

Eksenin Lübnanlı bir temsilcisinin nitelemesiyle Direniş Ekseni’nin kucağı ya da başkenti olan İran, zor durumda ve hassas bir sınavda. Bunlar İranlı yetkililerin sözleri, bizim değil.

Reuters haber ajansı, dinî yönetim içindeki düşünceye yakın dokuz İranlı yetkilinin uluslararası ajansa yaptığı açıklamaya göre, Gazze’yi yöneten Hamas hareketine uzun bir süredir destek veren İran, büyüyen krizi yönetmeye çalışırken kendisini bir ikilemle karşı karşıya bulduğunu söyledi.

İranlı yetkililer, İsrail’e karşı büyük herhangi bir İran saldırısının Tahran’ı ağır hasarlara uğratacağını ve yurt içinde halkın öfkesine sebep olacağını belirtti. Ama İsrail’in kara işgali yürütmesi halinde İran seyirci kalacak olursa, bu onun 40 yıldır izlediği stratejisini baltalayacaktır.

İranlı kaynaklara göre Tahran’ın Gazze’de Hamas ve İslami Cihad için kaybetmesi, bölgedeki planlarında bir bozulmaya neden olacak.

O halde Filistin ve Direniş adına İran nüfuzunu sürdürmenin, İran’ın bu nüfuzu desteklemeye ve Arap güvenliğine nüfuz etme planlarını hayata geçirmenin ve bunları da İran’ı, acımasız İsrail’le ve ABD liderliğindeki Batı çevresiyle bitimsiz bir savaşa doğrudan sokmadan gerçekleştirmenin yolu nedir?

Reuters’in bilgi sahibi İranlı kaynaklarına dayandırdığı habere göre halihazırda İran’daki üst düzey karar alıcılar, yetkililerin açıkladığına göre üzerinde anlaşmaya varılan ve bilinen angajman kuralları çerçevesinde Hizbullah’ın İsrail’e yönelik ‘sınırlı’ saldırılarını destekleme konusunda hemfikir.

Londra Üniversitesi Doğu ve Afrika Çalışmaları Okulu Ortadoğu Enstitüsü Müdürü Lina el-Hatib, Guardian gazetesinde, “İran ve Hizbullah Savaşı Kızıştırmak İstemiyor… Sebep Bu” başlıklı bir makale yayımladı. Yazarın vardığı sonuç özetle şu: İran, Hizbullah’ın elde ettiği siyasi kazanımları Hamas için feda etmeyecek, zira onun gözünde Hizbullah’ın rolü, İran’ın bölgesel nüfuzu için bir anahtardır. İranlı Direniş Ekseni’nin Lübnanlı bir takipçisine göre ise Hizbullah, Gazze’deki durum Norveç ve Danimarka’daki refahla karşılaştırılabilir olduğu (!) gibi, “Lübnan’daki ekonomik ve yaşam durumu da iyi olduğu için” savaşa girmeyecek.

İran’ın bu gruplara karşı utancının, sosyal medyada ve bazı Arap şehirleri meydanlarında rahatsızlık verme ve kışkırtma yoluyla Arap ülkelerinin ve güvenliklerinin hedef alınmasında ve gösterilerin bir kargaşa çıkarmanın fitiline dönüştürülmesinde somutlaştığını gördük. Hatta iş o raddeye vardı ki Lübnan’daki Suudi Büyükelçiliği’nde ya da Husilerle olan Suudi-Yemen sınırında olduğu gibi güvenlik ve askerî noktalar hedef alındı.

Direnişçi İran’ın tam olarak şu zamanda tüm milis rezervlerini, füzelerini ve insansız hava araçlarını dış koluna adını veren Kudüs şehirlerinin halklarını ve Gazze ve operasyonlarını desteklemek için kullanması beklenirken, yine Arap ülkeleri hedef haline geldi…!

Bu tablo, uyuyan veya uyutulan bazı Arap zihinlerini uyandırır mı dersiniz?

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir