Vahram Atanesyan: İsrail-Türkiye rekabetinin coğrafyası genişliyor: Güney Kafkasya’da neler beklenmeli?
Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vučić, Türkiye ve Suudi Arabistan’ı sert bir şekilde eleştirdi. Ona göre, iki ülke Kosova’nın bağımsızlığını tanımak için yeni bir girişim başlattı ve “bazı Afrika ve Arap ülkelerini Kosova ile doğrudan ilişkiler kurmaya teşvik ediyor.” Türk basını ise Vučić’i İsrail ile yakın askeri-teknolojik işbirliği kurmakla ve Balkanlar’da Türkiye’nin geleneksel istikrar sağlayıcı rolünü “hafife almakla” suçladı.
Sırbistan Cumhurbaşkanı, Kosova ordusunun Türk insansız hava araçları aldığının ortaya çıkmasının ardından da Türkiye’yi eleştirmişti. Kosova Başbakanı Kurti bu bilgiyi doğrulamakla kalmadı, aynı zamanda yakın gelecekte Türk insansız hava araçlarının yerli üretiminin başlatılacağını da açıkladı. Kosova’nın “ABD ve diğer NATO üyesi ülkelerden de insansız hava araçları da dahil olmak üzere silah aldığını” belirterek, bu işbirliğini “uluslararası hukuka uygun” olarak değerlendirdi.
Sırbistan Cumhurbaşkanı’nın Türkiye’ye yönelik sert eleştirisi, İsrail’in Somaliland’ın bağımsızlığını resmen tanımasının ardından geldi; bu açıklamanın ardından Ankara, bölgedeki çeşitli ülkelerle acil diplomatik temaslarda bulundu. Somaliland, uluslararası alanda Somali’nin özerk bir bölgesi olarak tanınmaktadır.
İsrail basını, Somaliland’ın bağımsızlığının tanınmasının İsrail için “Yemen’deki Husileri kontrol etmek” amacıyla o bölgede varlık gösterme fırsatı olduğunu yazdı. Son zamanlarda Türk kaynakları, Erdoğan’ın Somali’de “uzay istasyonu inşa etme meselesini” görüştüğünü bildirdi. İsrail-Yunanistan-Kıbrıs zirvesinin ardından Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki askeri-siyasi durum yeni değerlendirmelere yol açtı.
Sırbistan NATO üyesi değil, ancak askeri potansiyeli açısından bölgede ciddi bir etkiye sahip. Sırbistan ve İsrail arasındaki askeri-teknolojik işbirliğinin muhtemelen ABD’nin bilgisi dahilinde gerçekleştiği düşünülüyor. Türkiye, Balkanlar’da “Osmanlı mirasını” koruma iddiasını sürekli olarak dile getiriyor. İsrail-Yunanistan-Kıbrıs “üçlü birliği”, eğer Sırbistan da dahil edilirse, Türkiye için ciddi bir tehdit oluşturuyor. İsrail’in Ynet sitesindeki bir yorumcu, Türkiye’nin “kısa bir süre içinde İsrail’in ateşli bir müttefik-rakibi olmaktan gerçek bir düşmanına dönüşebileceğini” değerlendirdi.
İsrail-Türkiye rekabetinin coğrafyası genişlemeye devam ediyor ve Suriye’den Balkanlara, Lübnan’dan Kuzey Afrika’ya yayılıyor. Şu ana kadar Güney Kafkasya’da açıkça kendini göstermese de, Orta Doğu ve İran ile sınır komşusu olan bölgemizin de Türk-İsrail çıkarları arasında bir çatışma alanı olduğu açıktır. Bu bağlamda, gelecekteki İsrail-Azerbaycan ilişkileri son derece önemli olacaktır.



Yorum gönder