KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Gündem
  4. »
  5. Teşkilatı Mahsusa’nın kurduğu Gürcistan Cumhuriyeti 100 yaşında!

Teşkilatı Mahsusa’nın kurduğu Gürcistan Cumhuriyeti 100 yaşında!

Ömür Çelikdönmez Ömür Çelikdönmez - - 18 dk okuma süresi
517 0

Hristiyanlık öncesi dönemde Kolhis ve Kartli İberya krallıklarının hüküm sürdüğü topraklar Gürcistan’ın yer aldığı bölgeydi. Güney Kafkasya’da, Karadeniz’in doğusunda yer alan Gürcistan, Avrasya jeopolitiğinin önemli unsurlarından. Türkiye, Azerbaycan, Ermenistan ve Rusya ile komşu olan ülke, Orta Asya ve Azerbaycan’daki enerji hatlarının geçiş güzergâhının başlıca duraklarından biri. Gürcistan zor bir coğrafya. Kolay kolay bir başka ülkenin uzun süreli egemenlik kurabileceği bir alan değil. Bunda coğrafi konumu etkin olduğu gibi tarihi ve kültürel referansları da etkin. Gürcistan’ın jeopolitik öneminden dolayı denetimini sağlamak isteyen İran, Türkiye ve Rusya arasında rekabet yaşandı. Bölge son olarak 19’uncu yüzyılda, Rusya tarafından ilhak edildi.1917’deki Bolşevik Devrimi sonrasında kısa süre bağımsızlığını ilan eden Gürcistan, 1921’de ise Kızıl Ordu tarafından işgal edilip ertesi yıl Sovyetler Birliği’ne bağlandı.

Gürcü ulusal düşüncesinin mimarı olarak, ülkenin 19. yüzyılın ikinci yarısında Rus boyunduruğundan kurtuluş hareketinde önemli rol oynayan, Pirveli Dasi (Birinci Grup) olarak adlandırılan edebi ve toplumsal hareketin kurucusu, 27 Ekim 1837’de Kvareli (Kakseti) doğumlu İlia Çavçavadze, Gürcistan’da ulusal harekete, önderlik etti. 1877’den başlayarak, İveria dergisini, daha sonra da aynı adla bir gazete çıkardı. 1906’da Devlet Konseyi üyesi seçilince, bir süre Petersburg’da yaşadı. Devlet Konseyi’nde, “akademik” gruba katıldı ve misyonunun “tüm Gürcistan’ın ve Gürcülerin çıkarlarının savunuculuğu” olduğunu duyurdu.(1)

Gürcistan ulusal kurtuluş hareketinin en önde gelen temsilcisi Çavçavadze’ın, Çarlık rejimine şiddetle karşı çıktığından sık sık polis tarafından gözaltına alınmasının nedeni Rus hükümetinin onu Çarcı sömürgeleştirme siyaseti karşısında ciddi bir engel olarak görmesindendi. Bu arada çok sayıda eseri yasaklandı. Edebi ve siyasal-toplumsal çalışmaları nedeniyle Rus otokrasisi tarafından istenmeyen adam ilan edildi. 12 Eylül 1907’de bir suikast sonucunda öldü. Tiflis’te Mtatsminda’daki anıtmezarlığa gömüldü. İlia Çavçavadze; Müslüman Gürcülerin Hıristiyanlaştırılması’na karşı çıkmış bunun Rus Çarlığının bir politikası olduğunu ısrarla gündemde tutmuştur.(2)

Noe Jordania ile Karlo Çheidze’nin öncülük ettiği Marksist Sosyal Demokrat Parti de önemli hareketlerden biriydi. Bu partiye zamanla Menşevikler egemen oldu. Kerenski, Kaki Tsereteli ve Vrangel tarafından kurulmuş olan parti Neo Jordania’nın sahneye çıkması ile Sosyal Demokrat kimlik kazandı. Noe Jordaina Gürcistan’ı Çarlık Rusyası esaretinden ve sonra Kızıl Rusya esaretinden kurtarmak için bütün ömrü boyu mücadele etmiş bir adamdır. Varşova’da Tıp eğitimi gördü. Doktor olarak memleketine döndü. 1889 de sırasıyla, Fransa, Belçika, Kolanda, İtalya, İsviçre, ‘Almanya ve İngiltere’yi gezdi. Buralardaki siyasî partileri inceledi. Gürcistan’a döndüğünde müstear adla ilk siyasî makalelerini yayınladı. 26 Mayıs 1918’de Gürcistan hürriyet ve istiklâline kavuştu. Neo Jordania da ilk Cumhurbaşkanı seçildi. Gürcistan’ın son Cumhurbaşkanı ve Sosyal Demokrat Partisi lideri Noe Jordaina 11 Ocak 1953’de 85 yaşında Paris’te hayata gözlerini yumdu.(3)

1917 Devrimi’nden sonra, 26 Mayıs 1918’de Gürcistan bağımsızlığını ilan etti. Almanya’nın korumasına giren ülkede Noe Jordania başkanlığında bir hükümet kuruldu. Birinci Dünya Savaşı sonunda Almanya ve müttefikleri yenilince İngilizler Gürcistan’ı işgal etti. Gürcistan, savaş sonrasında Paris Barış Konferansı’na katıldı ve bugünden daha geniş sınırlarıyla 22 ülke ve Milletler Cemiyeti tarafından tanındı. Ancak Bolşevik] Rusya’nın tehdidi altındaydı. Buna karşın Mayıs 1920’de Moskova yönetimince de tanındı. Buna karşın Gürcü asıllı Stalin ve Orconikidze’nin yönetimindeki Kızıl Ordu, Gürcistan’ı işgal etti ve Mart 1921’de ülkenin bağımsızlığına son verdi.Tiflis’te Bolşevik yönetimi kuruldu. Gürcistan, Transkafkasya Sovyet Federe Cumhuriyeti’ne bağlandı.(4)

Son yıllarda bölgede nüfuz sahibi olmak için Moskova’nın başlıca rakibi Washington. 1991’de Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin dağılması ardından yapılan bir referandumda, Gürcüler bağımsızlıktan yana tavır koydular ve milliyetçi lider Zviad Gamsakurdiya’yı devlet başkanlığına seçtiler. Sovyet Dışişleri Bakanı Eduard Şevardnadze aldı. Şevardnadze’nin 11 yıl süren iktidarı boyunca, Gürcü halkı yoksulluk, yolsuzluk, işsizlik ve suç oranlarında çok büyük bir artışa tanık oldu. 2003 yılı Kasım ayında düzenlenen genel seçimlere, Şevardnadze lehinde hile karıştırıldığı suçlamalarıyla başlayan eylemler ise Şevardnadze döneminin sonunu getirdi. Şevardnadze, istifa etmeyi kabul etmek zorunda kaldı. ‘Gül Devrimi’ diye anılan eylemlerin ardından iktidara gelen Mihail Saakaşvili döneminde ise Rusya ile ilişkiler iyice gerildi. Bir zamanlar Sovyetler Birliği’nin en zengin bölgelerinden biri olan Gürcistan’ın ekonomisi, bağımsızlık sonrası Sovyetlerin ucuz enerji kaynaklarını yitirmesi ve ticaret bağlarının kopmasıyla hızlı bir çöküş yaşadı.(5)

1877-78 Osmanlı-Rus Savaşı’nda Gürcülük propagandası, Müslüman Gürcüler üzerinde fazlaca bir etki yapmamış ve bu bölgeler genelde Osmanlı ordularına yardımcı olmuşlardır. Özellikle Batum merkezli olarak önemli yardımlar alınmıştır. Batum, Artvin, Rize, Ardahan ve Kars bölgelerinde, Türk Gürcü karışımı olan birliklerle birlikte Ruslar’a karşı önemli mücadeleler verilmiştir. 93 (1293) Harbi adı da verilen 1877-78 Savaşı, Osmanlı Devleti’nin yenilgisi ile sonuçlanmıştır. Bu Savaş sonrasında 3 Mart 1878’de ki Yeşilköy Antlaşması’nda 1.4 milyar ve sonra da Berlin Konferansı’nda azaltılarak 410 milyon ruble karşılığında, Elviye-i Selâse olarak, Kars ve Ardahan’ın yanında Batum ile bu coğrafyada yer alan Artvin, Borçka, Macahel, Meydancık, Şavşat, Ardanuç, Çürüksu,Hopa ve Kemalpaşa bölgeleri Rusya’ya verilmiştir. 1878-1921 yılları arasında tüm bu bölgeler, buralardaki Türk ve Türkiye Gürcüleri olarak adlandırdığımız halklar, Gürcistan’la birleştirilerek Ruslar’a verilmiştir. Dolayısı ile Osmanlı Devleti, tüm bu doğu bölgelerini kaybetmiş oluyordu.

Bu işgal döneminde Ruslar, Gürcüler’i kazanmak üzere bu üç sancakta (Batum, Kars, Ardahan ) ve öteki yörelerde kendilerine sadık yöneticileri kullandılar. Marksist Sosyal Demokrat Parti’de asıl adı Cugaşvili olan Stalin’de bulunuyordu. Osmanlı Devleti, dağılan Kafkasya Birliği’nin üç devleti olan Gürcistan, Ermenistan ve Azerbaycan’la birer antlaşma imzalamıştır. 4 Haziran 1918’de imzalanan Türk-Gürcü Antlaşması’nı Türkiye adına Vehip Paşa ve Halil Bey, Gürcistan adına da Gavazava ve Ritkilazade imzalamışlardır. Bu antlaşmalarla o bölgelerdeki Türk varlığı ile sınırlar ve haklar teyit edilmiştir. Ayrıca o günlerde bölgede bir farklı gelişme olarak “İslâm Gürcistanı” kurma çalışmalarının yapıldığını görüyoruz. Trabzon’da kurulmuş olan Gürcü Milli Komitesi ile Osmanlı temsilcileri arasında yapılan görüşmelerden sonra 18 Haziran 1918’de, Ruslar’dan gizli olarak bir antlaşma daha imzalanmıştır. Bu Gürcü Milli Komitesi,”Üç Sancak” haklarını Gürcüler adına, Osmanlı Devleti lehine kabul etmiştir. Yapılan protokolde, Osmanlı Devleti, Gürcistan’ın bağımsızlığını kabul ediyordu. Karşılığında da Gürcü Komitesi, sınırlar ve bölgede ki Türk ve Müslüman varlığına bir takım güvenceler veriyordu.(6)

Teşkilatı Mahsusa’nın Trabzon merkez başkanı Rıza Bey’in gayretleriyle Batum ve çevresinde çekirdek bir teşkilat kurulmuştu. Bu sırada Osmanlı Devleti ile yakın ilişkiler kurmuş olan Nicolas, yakın adamlarıyla birlikte Trabzon’a gelerek işbirliği yapmaya başladı. Nicolas’ın katılımı ile ivme kazanan teşkilatı, genişletmek ve etkinliğini artırmak üzere Sohum’a emekli Yüzbaşı Koç Bey ile Emir Süleyman Bey, Tiflis’e ise Haydar Bey gönderildi. Bu çalışmalar sonucu Gürcü direniş örgütü ile Osmanlı istihbarat teşkilatı arasında yakın ilişkiler kurulmuş ve teşkilatlanmada önemli mesafeler kat edilmişti. Nicolas, Trabzon’a gelir gelmez Rıza Bey’in yardımlarıyla ülke içindeki direnişçiler ile irtibata geçerek propaganda yapmak üzere birkaç arkadaşını Gürcistan’a gönderdi. Trabzon Teşkilat-ı Mahsusa Reisi Rıza Bey, Nicolas’ın Gürcüler arasında diğerlerinden daha güvenilir ve nüfuzlu olduğunu düşündüğünden kendisiyle işbirliğine gidilmesini destekliyordu. Bu sırada Nicolas, Ağustos 1914’de İsviçre’de bulunan Gürcü mülteci aydınlardan bir kaçını telgraf ile İstanbul’a çağırmıştı.(7)

1921 yılının Mart ayında, Bolşeviklerin devirdiği bağımsız Gürcistan’ın ulusal hükümeti, ilk devlet başkanı Noe Jordania önderliğinde benzer biçimde Osmanlı ülkesine sığındı. Onlar üç ay boyunca İstanbul’da yaşadılar. Fransız pasaportlarını almalarının ardından çoğu Fransa’ya geçti, muhafızların küçük bir bölümü ise Türkiye’de kaldı.(8) 1924’te geniş çaplı bir halk ayaklanması başladıysa da Sovyet yönetimince kanlı biçimde bastırıldı.1936 Anayasası uyarınca Gürcistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti kuruldu ve Gürcistan, Sovyetler Birliği’nin 15 cumhuriyetinden biri oldu.Daha sonra Abhazya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti ile birlikte federal devlet kurdu. Stalin döneminde ise Abhazya’nın statüsü kaldırılarak Gürcistan Sosyalist Cumhuriyetine bağlandı ve Sibirya’ya sürülen Abhazların yerine Gürcüler yerleştirildi.

Türkiye’nin Kars anlaşmasında yer alan garantörlük hakkı nedeniyle Gürcistan sınırları içerisinde özellikle Cavaheti Ermenilerinin herhangi bir kalkışmasına müdahil olabilir. Türkiye, Batum Livası’nı (Acara) Ermenistan, Azerbaycan ve Gürcistan tarafından 13 Ekim 1921 tarihinde imzalanan Kars Antlaşması’nın 6. maddesine göre, şartlı olarak Gürcistan’a devretmiştir. Antlaşma ile Türkiye, Acara’daki halkın haklarını koruma altına almaktadır. Gürcistan’ın bağımsızlığını kazanmasından sonra 1992’de imzalanan “Türkiye-Gürcistan Dostluk ve İşbirliği Antlaşması” ile Kars Antlaşması tekrar onaylanmıştır. Kars Antlaşması’nın 6. maddesine aykırı olarak yapılan düzenlemelere karşı Türkiye’nin etkin tedbirlere başvurması çerçevesinde müdahil olma hakkı her daim mevcut.

Gürcistan’da Ermenilerin çoğunlukta olduğu Jevaheti bölgesine komşu olan Acara, Ermenistan’ın denize ulaşma imkânı açısından da önemli konumda. Ermenistan, dış ticaretinin önemli bir bölümünü bu bölge kanalıyla yapıyor. Bu nedenle de Acara bölgesi Türkiye için ayrı bir öneme sahiptir.) İki ülke arasındaki, 15 Nisan 1998 tarihli Türkiye Cumhuriyeti Genelkurmay Başkanlığı ve Gürcistan Savunma Bakanlığı Arasında Askerî Konularda İşbirliği Mutabakatı gereğince, Türkiye kendi sınır güvenliğini koruma amaçlı garantörlük hakkını kullanabilir. Nitekim 1921’de Sovyetler Birliği’nin Kızıl Ordusu Gürcistan’a girince Türk ordusu Acaristan’a asker çıkarmış, iki ülke arasında yaşanan durumun ardından Rusya ile imzalanan Kars anlaşması gereğince Türkiye‘nin Acaristan Özerk Cumhuriyeti’ne asker göndererek girme hakkı Rusya tarafından tanınmıştı.(9)

Gürcistan’daki Türkler millî kimlik sorunuyla karşı karşıya. Borçalı, Ahıska, Acar ve Avarlardan oluşan Türk topluluğunun, Gürcistan genelinde ve yaşadıkları bölgelerde kendilerini ifade edebilmeleri sorun olabiliyor.1989 yılı resmî istatistiklerine göre Borçalı Türkleri 308 bin kişi ile ülke nüfusunun %5.7’sini, gayriresmî rakamlara göre ise 640-650 bin kişi ile ülke nüfusunun %12’sini oluşturuyorlardı. 2002 yılın istatistiki bilgilerine göre 284 bin 761 kişi kayıtlara geçmiştir. 4,5 milyon olan Gürcistan nüfusunun yaklaşık 600 binini Borçalı Türkleri oluşturmaktadır. Gürcistan’daki Türkler, Tiflis’e yakın Rustavi şehrine bağlı Marneuli, Bolnisi, Dmanisi ve Gardabani rayonlarında yaşıyor. 26 Mayıs Gürcistan’ın 100. kuruluşu yıl dönümü. Gürcistan, 24 Ağustos 1995’te kabul edilen Anayasaya göre, 31 Mart 1991’da yapılan referandum ve 9 Nisan 1991’de kabul edilen bağımsızlık yasası ile bağımsız, üniter ve bölünmez bir devlet olarak kuruldu.

Ülkenin yönetim şekli demokratik cumhuriyet. Gürcistan’ın idari yönetim birimleri, 9 bölge ve başkent Tiflis ile Abhazya Özerk Cumhuriyeti ve Acara Özerk Cumhuriyeti’nden oluşuyor. Türkiye, Gürcistan’ın bağımsızlığını 16 Aralık 1991 tarihinde tanıdı. Sovyetler Birliği’nin dağılması üzerine, Abhazya ve Güney Osetya Gürcistan’dan sözde bağımsızlıklarını ilan etmişler ve bu nedenle Gürcistan ile Abhazya ve Güney Osetya arasında çatışmalar yaşandı. Bağımsızlığın kazanılmasından sonra ülkede pazar ekonomisine yönelik reformlar ve demokratikleşme girişimleri yapılsa da, Rusya’nın ayrılıkçı bölgeler Abhazya ve Güney Osetya’ya verdiği destek, tam anlamıyla istikrarın sağlanmasını engelledi.(10)

Türkiye-Gürcistan ilişkilerindeki en önemli konulardan birini Ahıska Türklerinin anavatanlarına geri dönüş süreci oluşturuyor. Türkiye bu konuyu yakından takip ettiği gibi Gürcistan’ın 1999’da Avrupa Konseyi’ne üye olurken üstlendiği yükümlülükler çerçevesinde Ahıska Türklerinin anayurtları Ahıska’ya geri dönüşlerinin önündeki tüm engellerin kaldırılmasını talep etmekten geri durmuyor. Türkiye’nin Ahıska Türklerine ilgisi sözde kalmadığından Ukrayna’nın doğu bölgelerindeki çatışma alanlarında yerleşik Ahıska Türklerinden 2.098 kişi, Aralık 2016’da getirilerek, Erzincan’ın Üzümlü ilçesine veya Bitlis’in Ahlat ilçesine yerleştirildi.(11) Teşkilatı Mahsusa’nın kurduğu Gürcistan Cumhuriyeti 100 yaşında!

Bakınız:
1- http://www.chveneburi.net/edebiyat/ilia-cavcavadze-h577.html
2- İlia Çavçavadze. Tkhuzulebani, XV. Cilt: “İlia Bölümü”: Tiflis, 2007, Sf. 167-169 / http://www.gurcu.org/ilia-cavcavadze-musluman-gurculerin-hiristiyanlastirilmasi-icerigi-676.html
3- N.A.Banoğlu/ Tarih Dünyası Dergisi, Sayı 38, Şubat 1958, sayfa.1561,1562 /http://www.gdd.org.tr/mutfakdetay.asp?id=66
4- https://www.tbmm.gov.tr/ul_kom/agit/belgeler/Gurcistanrapor.pdf
5- http://www.bbc.co.uk/turkish/news/story/2004/01/040127_gurcistan_rehber.shtml
6- Muhittin GüL/ Türk- Gürcü İlişkileri Ve Türkiye Gürcüleri/ http://www.fed.sakarya.edu.tr/arsiv/yayinlenmis_dergiler/2009_1/2009-I-M-6.pdf
7- Abdullah Bay/ Birinci Dünya Savaşı’nda Gürcü Lejyonu Ve Faaliyetleri/ Karadeniz İncelemeleri Dergisi, 2015; (18): 75-92 – http://dergipark.gov.tr/download/article-file/106464
8- http://www.chveneburi.net/gurcu-koyleri/turkiyedeki-gurcu-koylerinde-alan-calismasinin-sonuclari-h527.html
9- http://kafkassam.com/ermenistanin-gurcistan-cavaheti-plani-ikinci-daglik-karabag.html
10- . http://www.aljazeera.com.tr/ulke-profili/ulke-profili-gurcistan
11- http://kafkassam.com/gurcistan-ve-turkiye-iliskilerinde-ahiska-turkleri.html
Ömür Çelikdönmez
Twitter:@ oc32oc39

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir