KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Gündem
  4. »
  5. Moğollar mı? Batılılar mı?

Moğollar mı? Batılılar mı?

Kafkassam Editör Kafkassam Editör - - 6 dk okuma süresi
302 0

Teröristlerin başına ABD tarafından ödül konulması meselesi bir süredir Türkiye gündeminde bulunuyor ve kamuoyu tarafından daha ilk andan itibaren pek inandırıcı bulunmamıştır ama ne anlama geldiği ve niye yapıldığı da anlaşılamamıştır. PKK Türkiye’nin meselesidir ama Türkiye’de anlaşılmayan konu bu ödül işinin büyük ihtimalle Türkiye ile ilgili olmamasıdır. Bu hamle büyük olasılıkla BM nezdinde ABD’nin çocuk katili terörist PKK’yla mücadele ettiğinin evrak üzerinde ispatına yöneliktir. Terörist bir grupla mücadele eden, milyonlar harcamayı göze alan bir ülke nasıl olurda bu örgütün uzantısı olduğu iddia edilen bir örgütle işbirliği yapabilir. PYD denilen örgüt PKK’yla ilişkili ve ABD bunlarla birlikte çalışır . Bu durum Irak’ta kitle imha silahları var, buraya demokrasi getiriyoruz yalanına çok benziyor ama o dönemde buna pek çok kişi inanmıştı. Sadece batıda değil buralarda da. Şimdi biliyoruz ki kitle imha silahları yoktu, Irak’a demokrasi de gelmedi. Avrupa ve onun modern dönem evrim geçirmiş uzantısı ABD’nin dünya, insanlar ve özellikle kendileri dışındaki insanlar, doğaya karşı yaklaşımında sorunlu ve zehirli bazı bileşenler var. Faydacı, Makyavelist yönü kuvvetli bu dünya görüşü nispeten daha yumuşak içeriğe sahip kültüre karşı üstün gelmenin yollarını sağladı ancak üstün geldikleri kültürlere karşı mücadelenin nerede duracağıyla ilgili ahlaki bir kaygı olmadığı 2000’li yıllardan sonra Irak, Afganistan, Libya ve Suriye’de yaşanan savaşlarla ortaya çıktı ve hala bu durumun ne olduğu nereye gittiği zihinlerde anlamlandırılamadı. Moğolların gaddarca Bağdat’a girdiği yaktığı yıktığı anlatılır, bu durum onların barbarlıklarına bağlanır. Şimdi olanların Moğolların verdiği zarardan daha hafif olduğunu söyleyecek biri var mı? Peki şimdiki durumu neye bağlayacağız, daha demokratik ülkelerin bu gariban ülkelere ne getirdiklerini söyleyebiliriz, iyilik mi kötülük mü. Batı’da, yani iktisadi, bilimsel, teknolojik ve askeri olarak dünyanın geri kalanından daha güçlü olan ülkelerinde kendi faydalarına olacak şeyler için kendileri dışındakilere kötülük yapmalarının gayet kabul edilebilir bir durum olduğu son yıllarda çok belirgin bir şekilde ortaya çıktı. Yalanlar söyleyip buna dayanarak insan öldürmek bundan fayda sağlamak kanıksanmaya başladı. Bu film benzer şekillerde tekrar edip duruyor. Yeni yalanlar söylendi. PKK elebaşlarına sahte ödüller konuldu. Bunun bölgemizde kötü şeyler olacağının insanların kitlesel ölümlere sürükleneceğinin işaretleri olarak okumak mümkün. PYD terör örgütü kısa süre içinde Suriye yönetimine BM zoruyla eklemlenebilir, anayasal haklar elde edebilir, bu hakları sahibi ABD’ye hizmet etmek için ve özellikle insan öldürmek için kullanabilir. ABD Irak’ı bölerek ne kazandıysa onu Suriye’de de kazanıyor. Eski devlet düzeninin, barışın ve refahın gelmesini kimse beklememeli. Bu devlet yıkma projelerin neredeyse onar yıl sürdüğü anlaşılıyor. Gelecek on yıl bakalım kimin başına çorap örecekler. Bölgede kalan iki ülke İran ve Türkiye. İkisi de diğer yapay ülkelere ve milletlere benzemiyor. ABD tarihsel fonksiyonunu tamamlamak üzere olan İsrail lehine ciddi bir değişim projesine koyulmuş durumda görünmektedir. Acaba ABD bu olası projeleri finanse edebilecek güçte kalmayı başarabilecek mi? Bu bölgeden istediği faydayı elde edebilecek ve gelecek on yılda ayakta kalabilecek mi? Yoksa o da Sovyetlerin Afganistan macerası gibi hazineyi boşaltıp çöküşe mi geçecek. Görünen o ki büyük savaşları finanse etmek zordur. ABD’nin ikinci dünya savaşında yaptığı askeri yatırım ve harcamaların fazlasını sonraki 50 senede fazlasıyla dünyayı sömürerek almıştır. Ancak şimdiki askeri harcamalarının ne kadarını geri döndürebilmektedir? Bu konuda verilerle konuşmak oldukça zor. Birçok bileşen var. Ama genel manzara, sermayeyi ülkeye geri çekme ve uluslararası ticareti sınırlandırma çabaları gibi sinyaller gerilemeyi ve bir darboğazı işaret ediyor. Savaşların istediklerini vermesi pek mümkün görünmüyor.
Doç Dr Murteza Hasanoğlu kafkassam Bakü

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir