Ülke ve millet olarak doğal afet olan depremle sarsıldık.Türkiye 6 Şubat 2023 tarihinde güne deprem ile uyandı. Kahramanmaraş ilinin Pazarcık ilçesinde 7,7 ve Gaziantep ilinin Nurdağı ilçesinde 6,4 büyüklüğünde iki deprem meydana geldi. Daha sonra Kahramanmaraş ilinin Elbistan ilçesini merkez alan 7,6 büyüklüğünde bir deprem daha yaşandı. Başta merkez üssü olmak üzere özellikle 10 ilde büyük bir yıkıma neden olan depremde enkaz çalışmaları devam ederken vefat eden ve yaralı vatandaşlarımıza yönelik çalışmalar gayretli bir şekilde devam ediyor.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın halka hitabı ile duyurulan bir haftalık ulusal yas ve ardından deprem bölgesinde olağan üstü hal süreci hızlı bir şekilde uygulamaya alınmıştır.
Dernekler, vakıflar, hayır sahipleri ve vatandaşlarımızın büyük özveri ve gayretleri ile Devletimiz tarafından yardım çalışmaları hızla devam etmektedir. Tüm bu önemli faaliyetlerin yanı sıra dikkat etmemiz gereken bazı stratejik önermeler hassas bir şekilde ele alınmalıdır.
Üniversiteler ulusal yas döneminde resmi olarak ara vermelidir. Bu derece ülkemizi üzen bir dönemde öğrenciler, öğretim görevlileri ile ilgili tüm personel moral ve motivasyon açısından yeterli olmakta zorlanacaktır.
Bununla birlikte üniversite yönetimleri öğrencileri duyuru ile yardım çalışmalarına katılmaya davet etmelidir. Bu gibi durumlarda fayda sağlamak ve hazır eğitimli yardımcılar bulundurmak amacıyla ilk yardım eğitimi tüm öğrencilere verilmelidir.
Deprem bölgesi dışında kalan öğrenciler arasında KYK yurtları deprem bölgesi illerinde ikamet eden öğrenciler dışındaki öğrencileri zorunlu olarak evlerine gönderip buralara ivedili bir şekilde gerek şehirler arası otobüs firmaları gerek tren gerek uçak seferleri ile aileler düzenli bir şekilde deprem bölgesi illerden çıkarılıp korunaklı ve dayanıklı olan KYK yurtlarına yerleştirilmelidir. KYK yurtları dışında ordu misafirhaneleri, oteller yahut uygun durumdaki lojmanlar da ikamet amaçlı halka tesis edilebilirler ki bu konuda en doğru organizasyon OHAL Koordinasyon Merkezi tarafından sağlanabilir, bu merkez AFAD tarafından idare edilmelidir.
Deprem bölgesinde en çok ihtiyaç duyulan uygulamalar arasında psikolojik olarak moral ve motivasyon açısından rehabilitasyon sürecinin iyi bir şekilde yürütülmesi önem teşkil etmektedir. KYK yurtlarına yerleştirilen aileler ve vatandaşlarımız için psikolojik destek programları uygulanmalıdır. KYK yurtlarının yanısıra kamu yararına olan sivil toplum kuruluşları tarafından işletilen yüksek öğretim öğrenci yurtları valilik himayesinde depremzede vatandaşlarımız için kullanıma yönelik organizasyon tertip edilmelidir.
Deprem bölgesine ülkemizin her köşesinden büyük yardım kampanyaları tertip edilmektedir. Bu son derece önemli ve gurur duyulacak örnek bir toplumsal davranıştır. Nitekim Yardımların OHAL kapsamında tek bir koordinasyon merkezi öncülüğünde yürütülmesi doğru bir adım olacaktır.
Ülkemizin bölge ve illerinden gelecek yardımlar yola çıkmadan OHAL Deprem Koordinasyon Merkezine bildirilmesi sürecin düzen ekseninde seyir almasına olanak sunacaktır. OHAL Koordinasyon Merkezi özellikle depremzedelerimizin ikameti ile ilgili işleri en doğru şekilde tayin edebilir. Zira şu an en önemli sorunların başında gelen barınma ihtiyacı, kurtarılış ve tedavi sonrası önem arz etmektedir.
Bizim için öncelik ulusal seferberliktir. Bu sureci birlik ve beraberlik içerisinde atlatacak donanım ile kabiliyete sahibiz. Bu yüzden büyük inşaat şirketlerinden ve kamudan ihale alan inşaat ve altyapı şirketlerinden OHAL Deprem Koordinasyon Merkezi tarafından yürütülen arama kurtarma çalışmaları için vinç, kepçe, greyder, vb. araçlarla bu araçları kullanan operatörlerin çalışmalara dahil edilmesi için adım atmalıyız. Büyük kargo uçakları ile ülkemizde su alanında üretim yapan şirketlerden deprem bölgelerine içme suyu temin etmeleri için adım atmalıyız. Bununla birlikte gıda sektörü, giyim sektörü, medikal sektör ihtiyaçlar konusunda inisiyatif alarak ellerinden gelen yardımı yapmalıdır.
AFAD, Kızılay vb. arama kurtarma ve yardım kuruluşları ile yerel yönetimlerin, sivil toplum kuruluşlarının OHAL Deprem Koordinasyon Merkezi altında hareket etmesi için adım atmalıyız.
Özellikle apartman ve daire benzeri mekanlara giriş çıkış konusunda incelemesi üzerine AFAD yetkili karar mercii olmalıdır.
Üretici ve tedarik unsuru olan işletmelerden depremzedelere ihtiyaç duyulan battaniye, yastık, tulum, ısıtıcı vb. ihtiyaçların listesi OHAL Deprem Koordinasyon Merkezi tarafından belirlenip İçişleri Bakanlığına sunulması ve Cumhurbaşkanımızın yasal emriyle fiyatların depremden önceki sürece göre sabitlenmesi önem teşkil etmektedir. OHAL Koordinasyon Başkanlığı’nın İçişleri Bakanı tarafından idare ve organize edilmesi önem arz eder. İçişleri Bakanı görev tanımı gereği; iç işlerinde oluşabilecek durumlara karşı çözüm üretme yetkisini ve kriz yönetme takdirini en iyi işleyen görev makamında bulunmaktadır.
Üniversitelerimizde Tıp Fakültesi 5. ve 6. sınıf öğrencilerinin deprem bölgesinde ilk yardım ekiplerine dahil edilmesi için YÖK, Sağlık Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı tarafından stratejiler hızlı bir şekilde geliştirilmelidir. Deprem bölgesine görev yapan doktorlar aynı zamanda birer depremzededir. Nitekim dışarıdan takviye edilecek sağlık ekibi yaraların sarılmasına daha çok fayda sağlayacaktır.
Kamu yararına vakıflar aracılığı ile günlük sıcak yemek ve çay ikramlarının illere göre dağılımı yapılması doğru bir adım olacaktır. Sıcak ikramlarının sistemli bir şekilde deprem bölgesinden uzak olan illerden intikali tedarikli bir şekilde sağlanmalıdır.
Petrol işletmeleri depremden önce olduğu gibi yakıt ihtiyacına göre fiyat artırmaksızın tedarik çalışmalarına yön vermelidir.
Deprem bölgesindeki illerde belediye otobüs seferlerine devam etmelidir. Bunun için gerek duyulduğunda diğer illerdeki büyükşehir belediyelerinde otobüs ve şoförler ivedili bir şekilde temin edilmelidir. Deprem bölgesindeki sağlık çalışmaları için ambulans ve içinde görev yapacak sağlık personelleri diğer illerden ivedili bir şekilde temin edilmelidir.
Asker ve polis güçleri tarafından deprem bölgesindeki şehirlerin iç güvenliği hassas bir şekilde korunmalıdır. Zira bu tür durumlarda en tecrübeli personel kolluk kuvvetleri ve sağlık çalışanlarıdır. Kışlalarımız, polis merkezlerimiz her daim vatandaşımız için en önemli sığınaklardan olmuştur.
Medya veya sosyal medyada ulusal yas gereği halkı kışkırtacak, tahrik edecek bir basın açıklaması veya siyasi tartışmalar devlet emriyle yasaklanmalıdır. Bizlere düşen acının paylaşılması, yardımlaşma ve dayanışma içerisinde bu zorlu süreçlerin aşılması yönünde olacaktır. Resmi kaynaklar dışında hiç kimse bir basın açıklaması veya sosyal medyada yer alan kara-propaganda sürecine itibar etmemelidir.
İçinde bulunduğumuz bu durum siyaset üstü bir haldir. Bunu ancak birlikte mücadele vererek alabiliriz. Yazdığımız bir yorum ve telaffuz ettiğimiz bir cümle tüm depremzedeleri ve tüm halkımızı derinden üzebilir. Vakit birlik vaktidir. Bize düşen bu birliğe katkı sunmak ve gayret etmektir.
Mahmut Sami Mallı
Siyaset Bilimci