Mehmet Akif’in Tavsiyesi
İstanbul tam bir felaket ve rezillik. Allah saklasın. Kamyonetlerin bile tamamen suya gömüldüğü bir şehir düşünün. Bazı metrolar iptal. Yollar deniz. Afet yaşanıyor. Haydi hepsini anladık gerçekten çok fazla yağdı da, yapılan metroları nasıl su basıyor, yetmedi metro her tarafından içeriye nasıl su akıtıyor? Bunları görünce 100 yıl öncesinden çok da farklı bir şehirciliğimizin olmadığını ve şehirciliğimizin iflas ettiğini görüyoruz. Biz Ankara’ya alıştık. Yüzme biliyoruz. İstanbullulara da tavsiyemiz yüzme öğrenmeleri. Bu aslında benim tavsiyem değil, Akif’in tavsiyesi. Bakın milli şairimiz Mehmet Akif yüz yıl önce Küfe şiirinde ne demiş:
“Beş on gün oldu ki, mu’tâda inkıyâd ile ben
Sabahleyin çıkıvermiştim evden erkenden.
Bizim mahalle de istanbul’un kenârı demek:
Sokaklarında gezilmez ki, yüzme bilmeyerek!
Adım başında derin bir buhayre (küçük deniz, göl) dalgalanır,
Sular karardı mı, artık gelen gelir dayanır.
Bir elde olmalı kandil, bir elde iskandil (derinlik ölçen alet),
Selâmetin yolu insan için bu, başka değil!
Elimde bir koca değnek, onunla yoklayarak,
Önüm adaysa basıp, yok, denizse atlayarak…
İbrahim Maraş