28-29 Nisan’da Tacikistan-Kırgızistan arasında yaşanan çatışma, Türkiye medyasında çoğunlukla ırkçılık üzerinden değerlendirilmekte. Kardeş Kırgız halkına yönelik başsağlığı ifadelerinin yanı sıra Kırgızistan için yardım kampanyaları başlatılmışken, Tacikistan’a karşı ise İran destekli silahlı kuvvetlerin Kırgızlara saldırdığı hakkında yazılıp-çizilmekte. Taciklere Şii çeteleri diye ithamlarda bulunularak kışkırtıcı propaganda ve kin kusulan lanet söylemlerine yer verilmekte.
Elbette, iki taraf için de çok üzgünüz. Bölgede yaşanan gerilimler, kronik problemlerdir. Fergana Vadisi, demografik yapısıyla, karmaşık sınır problemleriyle ve su taksimatında anlaşmazlıklarıyla bir çıkmazda! Bu yüzden 30 yıldan beri Vadiyi paylaşan Özbekistan, Tacikistan ve Kırgızistan arasında zaman zaman çatışmalar yaşanıyor. Geçen sene Özbekistan-Kırgızistan arasında hem de Tacikistan-Kırgızistan arasında su paylaşımı konusunda anlaşmazlıklar yaşandı. O zaman da can kaybı oldu. Oş olaylarını hatırlayın. Özbek-Kırgız kanlı silahlı çatıştı, kardeş halklar arasında hiç görülmemiş ve hafızalardan silinmeyecek şekilde vahşilikler yaşandı. Bu yüzden son çatışmaya etnik bir mahiyet giydirmeye gerek yok. Vizyon sahibi liderler olarak ülke başkanları aralarında bir somut anlaşmalara gitmezlerse, bu kargaşalar daha çok devam edecektir.
Şunu da unutmamalıyız; Tacikistan, Türkistan’ın bölünmez bir parçasıdır. Tacikleri Fars kökenliler diye bölgeden ayrı tutulamaz, kültürel önyargılar burada geçersizdir. Tacikistan’ın %85’i Sünni Müslümanlardır. Tacikler, Özbekistan’da azınlık olarak yaşıyorlar ve etkileşim içindeler. Tacikistan’da da Özbekler %15 miktarda varlığını sürdürmektedir. Kültürel yaşam tarzına bakarsanız Tacikler, Özbeklere Türk boyu olan Kırgızlara nazaran daha yakın yaşam tarzına sahip ve hatta iki dilde konuşan aynı halk diyebiliriz. O yüzden sözde söylemler ile Türkistan’ı parçalamaya gerek yok, ayrı gayrı olmak kimseye de fayda sağlamaz. Türkistan’ın bütünlüğünü korumalıyız.
Özbekler, Tacikler, Kırgızlar, o coğrafyada bin yıllardan beri yan yana yaşayan kardeş halklardır. Hunlar zamanında da Karahanlı Devleti idaresindeyken, Moğollar istilası döneminde de Timur ve Timurlular zamanında da bölgede mevcut idiler. Kırgızlar, Hokand Hanlığı tebaasındayken, Özbekler ve Tacikler hem Hokand Hanlığı hem Buhara Emirliği tebaası arasındaydılar.
Sovyetler Birliği zamanında 1924-1926 yıllarda Türkistan’da çizilen sorunlu sınırlardan dolayı kardeş kargaşası yaşanıyor zaman zaman. Umut ediyorum bölgenin huzurunu kaçıran bu problemler tez zamanda çözümünü bulur ve Vadi halkları yine bin yıllar boyu kardeşçe yaşamaya devam edecektir.
Dr. Zebiniso Kamalova
Zebiniso Kamalova: Türkistan, Bir Bütündür!
581 0
Kafkassam Editör
Yeni bir dünyaya uyanmak, dünyayı yeniden okumak isteyenler için, söylenecek sözü olanlar için merkezi Ankara’da olan KAFKASSAM’ı kurduk. Erivan, Bakü, Tiflis, Tebriz, Grozni, Moskova, Mahaçkale, Nazrin, Nalçik, Saratov, Ufa ve Sochi’de ofislerimiz temsilcilerimiz var. Kafkassam genelde kafkasya çalışmak için kuruldu Kafkasya genelinde çalışır. Ermenice Rusça Gürcüce İngilizce dillerinde yayın yapan kafkassam genç akademisyen ve stratejistlerle çalışmaya özen gösterir. KAFKASSAM’ın internet sitesi 2 Ocak 2010’da yayına girdi. İnternet sitesinde Kafkasya’daki ülkeler ve Türkiye ile ilişkileri hakkında makaleler, ropörtajlar, analizler ve yorumlara yer verilmektedir.