KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Gündem
  4. »
  5. Vladimir Avatkov: Karabağ sorunu çerçevesinde Türkiye

Vladimir Avatkov: Karabağ sorunu çerçevesinde Türkiye

Kafkassam Editör Kafkassam Editör - - 4 dk okuma süresi
307 0

Karabağ sorunu çerçevesinde Türkiye, kendi nüfuz alanını genişletmek için oldukça iddialı hedefleri koydu: Azerbaycan’ın Türk etkisine tam olarak teslim edilmesi, Hazar Denizi’ne doğru ilerlemesi, post Sovyet ve Türk kökenli devletler içeren askeri alanda dahil olmak üzere entegrasyon platformları inşa etmek. Ancak Türkiye istediğini elde edemedi. Bununla birlikte söz konusu durum Güney Kafkasya bölgesinde tamamen yeni bir güç dengesinin ortaya çıkmasını engellemez.
Türkiye istediği her şeyi alamadı ama cephedeki durumu etkileyebildi. Bir yandan Azerbaycan’da tam bir hakimiyet sağlanamadı. Bu, güçlü bir lider olan İlham Aliyev’in Türk etkisinin kendisi için kabul edilemez ölçüde güçlendiğini belli bir anda hissetmesinden kaynaklanıyor. Türkiye ayrıca Moskova-Erivan-Bakü üçlü diyaloğu çerçevesinde oy alamadı ve Azerbaycan’da askeri üsler elde edemedi. Ancak Rus-Türk ortak gözlem merkezinden barış sürecini gözlemleme imkanına kavuştu. Yani Türkiye’nin pozisyonunda belli bir güçlenme belirgindir, ancak istediği ölçüde değil.
Bu koşullar altında Rusya imkansızı başardı. Moskova, Karabağ’da savaş alanında yaşanan durumu ve Ermenistan ve Azerbaycan’ın sahip olduğu pozisyonları dikkate alarak, kan dökülmesine son verebildi, Azerbaycan’da dengeyi sağlamak için askeri varlığını sağladı ve Dağlık Karabağ’da sivil nüfusu korudu. Bu bağlamda ilk etapta öncellikle Erivan’ın konumunu dikkate alan Moskova, bir yandan kan dökülmesini durdurmak, diğer yandan da bölgede nüfuzunu güçlendirmek için elinden geleni yaptı. Bu bakımdan Rusya’nın bu yöndeki dış politikasının belli bir başarısından söz edilebilir.
Bu sorunda Moskova Ankara’nın yanında yer alamaz. Moskova kendi çıkarları çerçevesinde hareket eder. Hem Azerbaycan hem de Ermenistan ile iyi ilişkilere sahip olmak Rusya’nın çıkarınadır. Ve bu bağlamda, aslında sadece ve sadece Rusya bu Gordion düğümünü çözebilir. Rusya burada, Türkiye’nin Azerbaycan’da uzun yıllar güçlenmesinin ardından mevcut durumda bazı süreçleri engelleyemeyeceği aşikar olduğu için burada kendi çıkarına hareket ediyor. Moskova, Bakü’deki geçit törenini izleyerek, Azerbaycan yönetiminin hem olumlu anlamda hem de olumsuz anlamda ne yaptığını izleyerek ancak sonuç çıkarabilir.
Azerbaycan’dan Nahçıvan’a Ermeni Syunik üzerinden ulaşım koridoru şimdilik en azından mevcut anlaşmalara göre Rusya tarafından kontrol edilecek. Ve bu bağlamda, söz konusu durumun geniş Hazar-Karadeniz havzası da dahil olmak üzere bölgedeki güvenlik sorunlarını herhangi bir şekilde olumsuz etkileyeceğini söylemeye gerek yok, çünkü Rusya bu tür senaryolara izin vermeyecektir. Ancak bu koridor, ya taraflar arasındaki çatışmalar için bir alan ya da gelecekteki uzlaşmanın temellerinden biri haline gelebilir. Çünkü gerçekte Dağlık Karabağ konusundaki çatışma çok daha geniştir. Bu çatışma bölgesinin bir istikrar bölgesine dönüşmesi için, tarafların artan karşılıklı bağımlılığı da dahil olmak üzere pek çok çabaya ihtiyaç var. Mallar ve işgücü bu koridordan geçerse, bu karşılıklı bağımlılığı güçlendirecek ve sonunda Ermenistan ile Azerbaycan arasında bir diyaloğa yol açacaktır.

Vladimir Avatkov
https://eadaily.com/ru/news/2021/02/18/rossiya-sovershila-v-karabahe-nevozmozhnoe-turciya-hotela-bolshego-intervyu?fbclid=IwAR1UEv8vNJ0nm_mmCX4RBsQDNuqSW_U0gaynnA_AIl7IWEEAPR0rriSxjyg

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir