KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Gündem
  4. »
  5. İLİMSİZ DİNDARLIK, YARATILIŞ ANLAMINI İNKARDIR

İLİMSİZ DİNDARLIK, YARATILIŞ ANLAMINI İNKARDIR

Kafkassam Editör Kafkassam Editör - - 3 dk okuma süresi
294 0

Allah bu dünyaya bizi; akledelim, ilim öğrenelim, mühendis, doktor, fizikçi, kimyacı, mimar, jeolog, eczacı, veteriner vs. olalım ve kainat vahyini anlayalım, çözelim, dünyada adalete ve saadete dayalı cennet misali bir sistem kuralım diye gönderdi. Tabiat kanunlarını koyan ilahi irade, insana bunu yapabilecek bir aklî donanımı verdi. Bunu herkes anlayamaz diye vahiyle ve peygamberlerle destekte bulundu. İnsanoğlu bunu gözardı edip tanrılığa soyundu. Bir tarafta gerçek Tanrı’yı göz ardı eden tabiatçı, maddeci tanrıcıklar, bir tarafta ise kendilerini Tanrı’nın sözcüsü zanneden cahil, ahmak ve ilimden habersiz sözde dindar tanrıcıklar. Birinciler, ahmakça bu evrende başıboş bırakıldığımızı zannedip kainata hükmederken insanın ve kainatın ruhunu gözardı ettiler. Ancak bunların sayıları çok değildir. İkinciler ise, güya başıboş bırakılmadığımızı anladıkları halde, yaratılışımızın anlamını kavrayamadılar ve insanı yaratıcıya kurban etmeye kalkıştılar. Kendilerini Tanrı yerine koydular. Şunu çok iyi bilmek gerekir ki: İlimsiz bir dindarlık, hem insanın kendisine hem de bütün insanlığa ve kainata zarar getirir, nesli bitirir, sevgiyi, adaleti, merhameti ortadan kaldırır, yaratılış kanunlarını, yaratılışın anlamını reddetmeye götürür, asla doğruya ulaştırmaz. Dindarlığa dayanmayan bir ilim ise bundan daha az zararlıdır. Çünkü, akıl, soyut yaratılışının bir gereği olarak, tabii gıdası olan tefekküre yönelir, ilimden beslene beslene mutlaka sonunda doğruyu bulur. Ancak ilmi ideolojiye kurban etmişse tabii ki doğruya ulaşamaz. Allah’ı gerçekten sevdiğini söyleyen dindar, ilme yönelmelidir, çünkü Yaratıcı, kendi varlığının delillerini o insanda ve alemde kodlamıştır. Alemde her şey sevgi üzerine kurulmuştur. Eğer, hem cahil kalmayı yeğliyor hem de Allah’ı sevdiğini söylüyorsa, bilinmelidir ki, o, Allah’ı değil kendi nefsinde yarattığı, gelecek dünyada ona canının istediği her şeyi vadeden sahte bir tanrıyı seviyordur.
İbrahim Maraş

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir