Gürbüz Evren: Al Haddad’ı gözümüz gibi korumalıydık

Libya Genelkurmay Başkanının kiralık bir uçakla gelmesine izin vermek nasıl bir hatadır?
Türkiye, Libya Genelkurmay Başkanını kadifelere sararak koruyup, kollayacak güçte bir ülkedir.
Türkiye, Genelkurmay Başkanımız Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu hangi uçakları kullanıyorsa, Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Ali Al Haddad’a da o uçakları kullandıracak güçte bir ülkedir.
Libya, Doğu Akdeniz’deki varlığımız açısından yaşamsal öneme sahip bir ülke olduğuna göre, Genelkurmay Başkanı Al Haddad’ı gözümüz gibi korumalıydık.
Tamam Libya, olanaklarıyla sınırlı bir ülke ve en çok Türkiye’ye güveniyor.
Ama Libya Genelkurmay Başkanının, Malta merkezli şirketten 37 yaşındaki bir uçağı kiralayarak Ankara’ya gelmesine onay vermek kabul edilemez.
İçinde bulunduğumuz süreç ve bölge provokasyonlara açıkken, İsrail gözünü karartmış, bize mesajlar verirken, Libya-Türkiye iş birliği başta ABD olmak üzere birçok ülkenin hedefindeyken, Ali Al Haddad, tüm bunlar yokmuş gibi o kıytırık uçağa mahkûm edilmemeliydi.
Ama görünen o ki, bunlar hem de böylesine zorlu bir süreçte dikkate alınmamış, öngörülmemiş.
Kiralık eski bir uçağın sistemi her türlü dijital, teknolojik, siber müdahale ve saldırıya açıktır.
Hadi İsrail ve diğer istihbarat servislerinin olayda parmağı yok sayalım, neden iş adamlarının kiraladığı bu uçağa şüpheyle bakılmadı? Neden ‘hayır öyle gelme ve güvenli uçağımla seni aldıracağım’ denilmedi?
Davet edilen kişi iş adamı değil, Libya Genelkurmay Başkanı.
Kara kutuyu ve resmî açıklamayı bekleyelim beklemesine de stratejik müttefikimiz durumundaki
Libya’nın Genelkurmay Başkanının, uçağının hem de Başkent semalarında düşmesi sonucu ölmesinin ne anlama geldiğini, anlaması gerekenler anladı mı acaba.
Eğer anlamadıysalar, yandı gülüm keten helva.