KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Gündem
  4. »
  5. Elin Süleymanov: Barış için Fırsat Kaçırılmamalı!

Elin Süleymanov: Barış için Fırsat Kaçırılmamalı!

Kafkassam Editör Kafkassam Editör - - 7 dk okuma süresi
256 0

Uluslararası çatışmaların tarihinde maalesef barış için fırsatlar sıkça kaçırılmıştır.

1945 yılının Şubat ayındaki Yalta Konferansı savaş sonrası Avrupa’nın barışı için yol haritasını çizmeyi amaçlarken Almanya’yı ABD, İngiltere, Fransa ve SSCB orduları tarafından yönetilen 4 işgal bölgesine bölerek Soğuk Savaş’ın yolunu açmıştır.

Şimdi, Güney Kafkasya’da kalıcı bir barışı sağlamak ve devam eden çatışmayı çözmek için yeni bir fırsat mevcuttur. Bölgede Ermenistan ve Azerbaycan arasında geçen sonbaharda 6 hafta devam eden savaştan sonra normalleşme ve ekonomik entegrasyon süreçleri devam etmektedir.

Ermenistan’ın uluslararası toplum tarafından Azerbaycan toprağı olarak tanınan bölgeler üzerinde 30 yıldır devam eden işgalinden dolayı bir milyon Azerbaycanlı mülteciler büyük acı çekmiş ve bölge geniş çaplı yıkıma uğramıştır. Bu işgal Ermenistan’ın uluslararası siyasette tecrit edilip Rusya’ya bağımlı hale gelmesine ve Ermenistan’ın ekonomisinin ve nüfusunun düşmesine de sebep olmuştur.

Dağlık Karabağ’daki savaşın sona ermesi Ermenistan için bazı büyük fırsatları sağlar. SSCB’den bağımsızlığı resmen ilan ettikten 30 yıl sonra Ermenistan sonunda anlamlı egemenliğe doğru ilerlemeye başlayabilir. Ermeni halkı işgalden kaynaklanan duygusal ve ekonomik yüklerden ve uzun süren çatışmanın etkisinden kurtulma ve Azerbaycanlılarla barış içinde beraber yaşama fırsatlarını elde edecektir.
SSCB dağıldıktan sonra ilk defa, Ermenistan ve Azerbaycan’ın yüksek kademeli yetkilileri bölgesel işbirliği için başka fırsatların yanı sıra ulaşım ve iletişim bağlantılarının kurulmasını tartışmaktadırlar. Azerbaycan-Ermenistan sınırı boyunca sınır belirleme süreci devam etmekte ve yakında yerinden edilen yüzbinlerce aile kendi evlerine dönebilecektir.

ABD’nin şirketleri akıllı ve yeşil şehirler ve toplulukları inşa etme çabalarına katılarak Dağlık Karabağ’ın yeniden inşasında yer almalıdır. Şu an mevcut olan önemli engel ise Azerbaycanlı sivilleri ve askeri personelleri öldürmeye devam eden Ermeni ordusu tarafından döşenen çok sayıda mayının bölgede bulunmasıdır. ABD hem Ermeni hem de Azerbaycanlı halklarının faydası için mayın temizleme çabasını desteklemekte önemli rol oynayabilir.

ABD, Rusya ve Fransa AGİT Minsk Grubu’nun ortak başkanları olarak geçen Kasım ayındaki ateşkesten sonraki süreci geliştirmek ve Ermenistan ile Azerbaycan arasında uzlaşma, diyalog ve ekonomik refahı teşvik etmek için önemli fırsata sahiptir.

Cumhurbaşkanı Joe Biden seçim kampanyası esnasında ateşkesin gerektiğini tekrarlamıştır. Şu an devam eden ateşkes ile, Azerbaycan expects ABD’nin Minsk Grubu ortak başkanı ve BM Güvenlik Konseyi’nin daimi üyesi olarak bu her iki uluslararası örgütün verdiği kararın uygulanmasına yoğun ilgiyi sürdüreceğini ve barışı zorlamaya devam edeceğini ümit etmektedir. Böyle yapmakla, ABD bu çatışmada herhangi bir tarafı tutmayacaktır. Aksine, ABD her iki tarafın uluslararası hukuka bağlılığını geliştirerek dürüst bir aracı ve tarafsız bir arabulucu rolünü yerine getirecektir.
1992 yılındaki Hocalı Soykırımı gibi tarihsel travmaya rağmen, Azerbaycan geleceğe bakmaya ve barış için gereken zor adımları atmaya hazırdır. Azerbaycan Dağlık Karabağ’da yaşayan Ermeni kökenli vatandaşları Azerbaycan’ın toplumsal ve ekonomik hayatına tekrar entegre etmekte kararlı olduğunu ifade etmiştir.

Bu vaat kültür ve dine kadar uzanır, çünkü çoğunluk Müslüman olan Azerbaycan çeşitli grupları barındıran ve dünyanın en hoşgörülü ülkelerinden biri olarak yaygın şekilde tanınmaktadır. Azerbaycan çeşitli dinlere ait mirasları koruyup güçlendirmek için durmadan çalışmalara devam etmektedir. Azerbaycan hükümeti Bakü’deki Ermeni katedralini onarmış ve bu katedralde 5000 Ermenice el yazısının olduğu kütüphane mevcuttur. 2010’da Ermeni Kilisesi’nin liderinin orayı ziyareti hoş karşılanmıştır. Devlerlerarası bir çatışmaya dini bir anlatı katmaya yönelik umutsuz girişimler Azerbaycan’ın Hıristiyan, Yahudi ve Müslüman vatandaşlarına hakarettir. Böyle girişimler maalesef uzlaşmanın yerine bölünmeyi teşvik etmektedir.
Azerbaycan da işgal altında yaşanan ilgisizlik ve son savaştan dolayı yıkıma uğrayan Karabağ’daki Müslümanların ve Hıristiyanların miraslarını yeniden inşa etme planlarını ilan etmiştir. Dağlık Karabağ bölgesi geçmişte çatışmalı istikrarsız bölge olarak tanınırken gelecekte ise çeşitli ve barışçıl topluluğun yuvası olarak tanınacaktır.

Arap-İsrail çatışmasında onlarca yıldır kaçırılan fırsatların ardından İsrail ve bazı Arap ülkeler arasında son zamanlarda imzalanan Abraham Anlaşması Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki daha aydınlık geleceğe doğru yolu göstermiştir. Bu gelecek gelişen ekonomik işbirliği ve Müslüman-Yahudi ilişkilerinin ılımlı hale gelmesi ile olacaktır. Gerçekten de, Azerbaycan’ın İsrail ile uzun süredir devam eden stratejik bağları İsrail ve Müslüman ülkeleri arasındaki günümüzdeki yakınlaşması için etkili bir emsal oluşturmuştur.

ABD şimdi Güney Kafkasya’ya uzun vadeli bakışla stratejiyi uygulamalıdır. Ermenistan ve Azerbaycan arasında devam eden barış bölgenin tam potansiyelinin farkına varmasına ve Ermenistan’ın tecritten kurtulmasına müsaade edecektir. Bu fırsat kaçırılmamalıdır.

(Bu yazı, ABD’deki Azerbaycan Büyükelçisi Elin Süleymanov tarafından 21 Şubat 2021 tarihinde Newsweek dergisinde yayınlanan yazısının çevirisidir. Adresi: https://www.newsweek.com/seizing-opportunity-lasting-peace-between-armenia-azerbaijan-opinion-1570609)

Elin Süleymanov Azerbaycan Waşington büyükelçisi

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir