SERDAR BOZDOĞAN: SAVAŞ SANATINDA ALTIN KURAL; 5N1K İLE DÜŞMAN KUVVET UNSURLARINA BAKMAK VE GEREKENİ DEĞİL GERÇEĞİ GÖRMEKTİR.
Hayat evresinde mücadelenin yani savaşın belirli angajman kuralları vardır. Bu kurallar 5N1K ile ortaya çıkar. Neyin, nasıl, neden, nerede ne için ve kiminle gerçekleştiği sizlere hakikati sunar.
Böylece dost ve düşman kuvvet unsurları gün yüzünde rengini ortaya koyar. Düşmanını tanıyan önlemini tanır, kendisini tanıyan esir düşmez, hem düşmanı hem kendisini tanıyan hep galip gelir.
Büyük komutan Teoman’ı yıkan düşman kuvvet unsuru değildi, dostunun post hırsı için Çin tarafından haneye sokulan günümüzde fizyoterapist veya psikolog olan Çin biliminde fengşui denilen reiki olarakta bilinen fitnekarların silah olarak kullandığı bir ilizyon ve ruh etkileme illetidir.
Bu dal intikal ettiği ağacı tarumar eder, tüm kolları bıdar, meyveler ölür ve kök kurur. Bunu gören Atilla baş kaldırmadı ceddini kurtarmak için gerçek düşmanı hedef aldı, acımadı, yok etti ve büyük bir hükümdar oldu.
En kuvvetli silah, imanlı, ahlaklı, milleti, vatani ve devleti için ölümü göze alan, her şeyden önce Allah’ın rızasını gözetendir.
Hakiki manada bütünlük doğru ilkeler iledir. Bu ilkelerden sapan bilinki iyi olabilir ama asla dostunuz değildir.
Sizin düşmanınız savaştığınız değildir, sizinle aynı cephede savaşıyor gibi yanınızda saf tutan, sizin gibi duran, sizin gibi düşünen, ama ayağınızın aksamasını bekleyip kendini yüce sizi cüce göstermek için çiğnemeyi arzu edenlerdir.
Medine münevveri Fahrettin Paşa Kabe’yi savunmayı bırakmadı, onu emrindeki askerleri esir alıp Mekke’den tecrit ile çıkardı.
Enver Paşa bugünkü Azerbaycan’ı inşa ederken onu bir bayram sabahı Ruslara “Enver geliyor” korkusuyla dostları sattı sonrada caninin heykeli dikildi.
Yavuz Sultan Selim batıya değil doğuya, kendi içindeki fitneye savaş aştı. Şah İsmail ile harpte Mir Taceddin destek olurken sırf doğru olduğu halde Mir Tacettin’e muhalefet için Şah İsmail’i destekleyen Mir Bedirhan’ dan günümüze fitne bize ne ırak ne yakın.
Unutmayın;
Şerefli bir düşman size savaş sanatını öğretir. Çünkü onun nasıl hamle yapacağını bilir ve önlem alırsınız.
Muhabbetine zeval gelmiş bir dost postunuz için sizi rezil eder. Kendisini vezir oldum sanar ve ruhu yaralayan en büyük illet odur.
Unutmayın;
Doğru tektir.
Savaşta düşman ile aranızda hakem rolü üstlenen ve sizinle düşman arasında hak mukayesesi yapan kişi fitnenin kendisidir. Günümüz Birleşmiş Milletler’i gibi hem var hem yok, bir işe de yaramaz.
Ne yapmalısınız?
Önce fitneyi zihninizde yok edin, sonra düşmanlar sizin karşınızda duramaz kendiliğinden yok olur. Sizi düşman ile mukayese eden bilinki düşman ile işbirliği yapan haindir. Sizi rezil eden
düşman değil hasım olan dostunuzdur.
Ceddin en derin harbi düşmana karşı cephede verilen değildir. Ceddin en derin harbi dostun post için hırslarını yenik düşmesine karşıdır.
İrfana giden yol ilimse doğruluk sizinledir. Aksi halde ilim irfandan uzaksa bilinki o bir yüktür.
Günümüzde tanı, tanımla, tamamla teorisi için kendinize sorun?
Kimsiniz?
Dostunuz kim?
Düşmanınız kim?
Muaviye kimdir? Bedir’de amcasının intikamını almak için bekleyen ve Ali ve soyuna düşman olan Hazretmidir? Sahabemidir? Muminmidir? Münafık mıdır?
Yezid kimdir? Üzüm şerbeti ile dem tutan dini hükümleri yok sayan ve Müslümanlara zulmü reva giren halifemidir? Yoksa canı mı?
2.Muaviye dedemi kandırdınız, babamı inandırdınız ben sizin küfrünüze rıza göstermem dedikten 2 gün sonra ölürken geriye miras doğruluğu bıraktı.
Hayat Evresinde angajman kurallarınızı yeniden gözden geçirin. Arkadaş, dost ve post ayrımını iyi yapın. Saf tutulan her yerde kokan gülse huzur, mantarsa fitne vardır. Önce kendinizi koklayın ve emin olun.
Doğruluktan taviz vermeyin. Sizi kullanan, sizi yanlış hedeflere yönlendiren, sizi rotanızdan şaşırtan bilinki fitnedir. Bu yüzden aklıselim ve doğru düşünerek yapacağınız ilk şey önce fitneden uzak durmaktır.
Fitneden uzak durmak tuzaktan uzak durmaktır. İlk tuzağı fark eden savaşın rotasını değiştirir.
Çünkü hiç bir ihanet cezasız kalmaz düsturu harp sanatını yerinden, yeniden ve en derinden icra edecek stratejik bütünlüğü size ikram eder. İçinizdeki Gürz sizin en büyük silahınızdır. Miğfer odur ki kafatasını değil beyni muhafaza eder.
Share this content:
Yorum gönder