İngiltere’de hiçbir parti mecliste çoğunluğu sağlayamadı ve halk “koalisyon” dedi. Sandık çıkış tahminlerine göre Brexit’i taviz vermeden gerçekleştirmek isteyen Muhafazakar Parti tek başına iktidar olamamakta, bu da onları “yumuşak çıkış”ı savunan Liberallerle veya İşçi Partisi ile koalisyon kurmak zorunda bırakmaktadır. Bağımsızlık yanlısı İskoçların da elinin bu seçim sonuçlarıyla daha da güçlendiği söylenebilir. İskoçlar, artık ikinci bağımsızlık referandumunu daha çok dile getirecekler ve hükümete daha fazla baskı uygulayabilecekler. Ayrıca masaya otururken İngiltere’nin AB’ye daha çok taviz vermesi beklenebilir. “Çıkış ücreti” denilen milyarlarca euroluk bir para ödeyecekler ve muhtemelen bağımsız bir şekilde çıkarmak istedikleri bazı yasaları çıkaramayacaklar. Partilerin seçim vaatleri dikkate alındığında, bu sonuçlara göre İngiltere’deki göçmen politikalarının da çok radikal bir şekilde değişime uğraması muhtemel gözükmemektedir. İngiltere’deki göçmenler ve göçmen işçi çalıştıranlar bu sonuçların ardından rahat bir nefes alabilir. Önümüzdeki günlerde İngiltere’nin ABD ve Türkiye ile başlattığı yakınlaşma aynı şekilde devam etmeyebilir. Çünkü İngiltere’deki muhalefet Erdoğan ve Trump’tan çok haz etmemektedir. İngiltere’nin PKK ve FETÖ’ye karşı Türkiye ile ilgili gerçekleştirdiği işbirliğinin zayıflaması ise muhtemel gözükmektedir. Özellikle İşçi Partisi terörle mücadele konusunda şu anki hükümetle çok farklı görüşlere sahiptir. Marksist lider Jeremy Corbyn’in PKK’yı bir terör örgütü olarak görüp görmediği belli olmamakla beraber, İşçi Partisi koalisyonda yer alırsa “İnsan hakları” kartını da FETÖ ile mücadelede Türkiye’ye karşı bolca kullanabilir. Brexit referandumunun sonuçları İngilizler için bir “7 Haziran sendromu” yaratmıştır. Siyasi istikrarsızlık, terör olayları, ekonomideki kötü gidiş insanlara “Biz ne yaptık?” sorusunu sordurmuştur. Dolayısıyla halk, pişman olup hatasını telafi etme girişiminde bulunmuştur. Sonuç olarak bu genel seçimleri de İngiltere’nin 1 Kasım’ı olarak görmek mümkündür. Ama İngilizler böyle durumlarda kitlelerin çoğunlukla yaptığını yapmamışlardır. Tanıdık olanı, “istikrar” ve “sağlam irade” diyeni tercih etmemişlerdir ve negatif propagandaya prim vermemişlerdir. Stratejist Lynton Crosby’nin “Kime oy verilmesi gerektiği değil, kime oy verilmemesi gerektiği önemlidir” yaklaşımıyla yürüttüğü kampanya, kendisinin önceki seçim başarıları göz önüne alındığında başarısız olmuştur. İngiltere için önümüzdeki bir kaç senenin daha zor geçeceği tahmin edilebilir. Bu geceki sonuçların kazananı yalnız muhalefet değil aynı zamanda İskoçya’daki bağımsızlık yanlıları ve Avrupa Birliği’dir. Seçim sonuçlarının tek pozitif yanı İngiltere’nin daha fazla içine kapanmasını engelleyebilecek olmasıdır.
Polat Üründül
İngiltere’deki seçimler ve muhtemel etkileri
398 0
Kafkassam Editör
Yeni bir dünyaya uyanmak, dünyayı yeniden okumak isteyenler için, söylenecek sözü olanlar için merkezi Ankara’da olan KAFKASSAM’ı kurduk. Erivan, Bakü, Tiflis, Tebriz, Grozni, Moskova, Mahaçkale, Nazrin, Nalçik, Saratov, Ufa ve Sochi’de ofislerimiz temsilcilerimiz var. Kafkassam genelde kafkasya çalışmak için kuruldu Kafkasya genelinde çalışır. Ermenice Rusça Gürcüce İngilizce dillerinde yayın yapan kafkassam genç akademisyen ve stratejistlerle çalışmaya özen gösterir. KAFKASSAM’ın internet sitesi 2 Ocak 2010’da yayına girdi. İnternet sitesinde Kafkasya’daki ülkeler ve Türkiye ile ilişkileri hakkında makaleler, ropörtajlar, analizler ve yorumlara yer verilmektedir.