KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Gündem
  4. »
  5. Akdeniz ve Ortadoğu’da savaş Türkiye’de Erken Genel Seçim!

Akdeniz ve Ortadoğu’da savaş Türkiye’de Erken Genel Seçim!

Ömür Çelikdönmez Ömür Çelikdönmez - - 7 dk okuma süresi
285 0

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ateşe odunu attı kenara çekildi. Bu onun siyasi hayatında bir ilk değil. Masayı yıkmakta çok mahir. 15 Temmuz 2002’de Erken Seçim Kararı ile ilgili “Siyasi hayatımızda çok hızlı gelişmelerin yaşandığı çalkantılı bir dönemden geçilmektedir. Türkiye artık dönüşü olmayan bir erken seçim sürecine girmiştir. Türkiye’nin gündemine bilinçli olarak taşınan siyasi belirsizlik ve yönetim boşluğu tartışmaları giderek tırmandırılmış ve ekonomik ve siyasi istikrarı hedefleyen bir kampanya başlatılmıştır. Milliyetçi Hareket Partisi bu oyunu bozmuş ve seçimlerin 3 Kasım 2002 tarihinde yapılması için Türkiye Büyük Millet Meclisini 1 Eylül’de olağanüstü toplantıya çağırmıştır.” açıklamasını yapmıştı.(1)

O süreçte Bahçeli’ye bu kararı verdiren ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz’ın Alicengiz oyunlarını aratmayan politik hamleleriydi. ABD İkinci Körfez Harbine hazırlanıyor, Türkiye üzerinden Kuzey Irak’a asker ve mühimmat nakli için temaslarda bulunuyordu. Enflasyon ve ekonomik kriz, İMF’nin atadığı Kemal Derviş formülleriyle aşılmaya çalışılıyordu. Bahçelinin belirlediği tarihte seçim gerçekleşti ve DSP/MHP/ANAP’tan oluşan koalisyon hükümetinden hiçbir parti seçim barajını aşamadı, sandığa gömüldü. Yeni kurulan çiçeği burnunda Ak Parti tek başına iktidarı göğüsledi. O gündür bugündür iktidar.

Güneydoğu sınırlarımızdaki Suriye savaşının harareti her geçen gün yükseliyor. İran sıranın kendisine geldiğinin farkında ve olası ABD operasyonu için gün sayıyor. Rejim içi iktidar mücadelesi, Cumhurbaşkanı asker mi olsun sivil mi olsun tartışmalarıyla papatya falına döndü. Akdeniz’de sular ısındı. Doğu Akdeniz’deki doğalgaz yatak sondajları her geçen gün Yunanistan ve Türkiye arasında egemenlik savaşına evriliyor. Geçen hafta yazmıştım, “Türkiye’nin; İran’ın yayılmacı stratejisinden rahatsızlığını kullanmak isteyecek ABD’nin bölge ülkelerini İran politikasına göre dizayn edecek olması, Ankara’da ciddi bir tehdit algılanabilir. Ancak ABD’nin Ankara’da kendisine yakın isimlerle çalışmak istemesi mevcut iktidarı dış politikada makas değişikliğine yöneltebilir. Bunun ilk belirtisi kabine değişikliği olacaktır.”(2)

Ne yalan söyleyeyim ben kabine değişikliği beklerken MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin; “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi henüz tam devreye girmedi. Türkiye’nin 3 Kasım 2019’a kadar dayanması kolay değildir. 3 Kasım 2019’u beklemek mümkün değildir. Takdir hakkımızı seçimin erkene alınmasından yana kullanacağız. Teklifimiz şudur; 26 Ağustos 2018 günü Türk milleti yeni bir zafer ruhuyla sandığa gidip hem cumhurbaşkanını hem de milletvekili genel seçimiyle Türkiye düşmanlarına gereken dersi vermesi en makul yoldur.” açıklaması gündeme bomba gibi düştü. Aslında Kafkassam’daki değerlendirme etütlerinde; Bahçeli’nin 21 Nisan’da erken seçimin yolunu açabilecek açıklamalarda bulunabileceği üzerinde durulmuştu. Bugün bu gelişme sonrası görüştüğüm AK Parti genel merkezine yakın bir arkadaşım, şok olduklarını söylüyordu. Kafkassam’ın farkı işte burada ortaya çıkıyor.

Sosyal medyada şakacı bir fenomen aklı sıra şöyle bir nükte paylaşmış, neymiş efendim “AK Parti Grup Toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, ölümünün 25. Yıl dönümünde eski Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın Türkiye siyaset tarihinde sembol bir isim olduğunu ifade ettiği ve konuşmasına ara vererek Özal için Fatiha okuduğu sırada Bahçeli ’26 Ağustos’ta erken seçime gidilmeli’ açıklaması yaparak iktidarın ömrüne hatim indiriyordu.” Onu bilmem ama Erdoğan’ın grup toplantısındaki “Cumhuriyet döneminde yaşadığımız siyasi ve ekonomik krizlerin en önemli sebebi olan yönetim sistemimizdeki tıkanıklıkların aşılmasına vesile olacağına inandığımız anayasa değişikliği 2019 Kasım seçimlerinde inşallah tamamen yürürlüğe girecek.” ifadeleri, Bahçeli’nin gündeminden habersiz olduğunu gösteriyor.

Bahçeli de atışını tam bu noktadan gerçekleştiriyor ve “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi henüz tam devreye girmedi. Türkiye’nin 3 Kasım 2019’a kadar dayanması kolay değildir. 3 Kasım 2019’u beklemek mümkün değildir.” diyor. MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin erken seçim çağrısına piyasa olumsuz tepki verdi. Güne 4.08TL düzeylerinden başlayan dolar, Bahçeli’nin erken seçim açıklamasının ardından 4.12 TL’ye kadar yükseldi. Dolar, şu saatlerde 4.11TL’den işlem görüyor. Euro da 5.11TL’ye kadar yükselmesinin ardından gevşeyerek 5.10 TL düzeylerine indi. BİST 100 endeksi de yüzde 1’in üzerinde kayıpla işlem görüyor. Borsa İstanbul’da ilk tepki olarak kayıp yüzde 2’yi aşarken, endeks ilk yarıyı yüzde 1,44 düşüşle tamamladı.(3)

Ekonomi piyasasının neden bu tepkiyi verdiğini anlamak için iş dünyasına bakmalı. Siyasetin gündemi erken seçim açıklamaları ile sarsılırken, TÜSİAD erken seçim tartışmalarından hoşnut değil. Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik, İş dünyası olarak erken seçimi doğru bulmadıklarını belirti. Ne derece doğru bilmiyorum ama Abdullah Gül ve ekibi ısınma turlarında, olağanüstü bir gelişme yaşanmazsa İyi Parti ve Saadet Partisi’nin müşterek adayı. CHP’de göstermelik bir aday çıkaracak ve Gül’e üstü örtülü destek verecek. Bahçeli son çıkışıyla partisinin elini güçlendirdi, seçim ittifakında partisinin kurmaylarının ileriye süreceği şartlara AK Parti kolay itiraz edebilecek durumda değil!

Bakınız:
1- https://www.mhp.org.tr/htmldocs/genel_baskan/konusma/248/index.html
2- http://kafkassam.com/esat-yolcu-veliaht-prens-salman-uc-ay-sonra-suud-krali-mi.html
3- http://www.bbc.com/turkce/live/haberler-turkiye-43793868
Ömür Çelikdönmez
Twitter:@oc32oc39

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir