KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Gündem
  4. »
  5. Türk-İngiliz İlişkilerinde Yeni Perde

Türk-İngiliz İlişkilerinde Yeni Perde

Kafkassam Editör Kafkassam Editör - - 5 dk okuma süresi
435 0

Türk-İngiliz İlişkilerinde yeni dönem başladı. İngiliz Başbakanı Theresa May, ABD ziyaretinden sonra soluğu Türkiye’de aldı. Bu ziyaret çerçevesinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım ile görüştü. Bu görüşmeler çerçevesinde bölgesel konular savunama sanayi ve serbest ticaret anlaşması görüşüldü. İki ülke arasında 125 milyon dolarlık savunma antlaşması imzalandı.
İngiliz Başbakan’nın bu ziyaret çerçevesinde en çok üzerinde durduğu mesele hiç şüphesiz serbest ticaret antlaşması ve stratejik ortaklık olmuştur. May, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı ortak basın toplantısında sözlerine Türk-İngiliz İlişkilerinin 400 yıllık geçmişinden sahip olduğunda bahsederek giriş yapmıştır. Bu bağlamda Türk İngiliz İlişkileri 1583’de William Harborne’nin İstanbul’a İngiliz elçi atanması ile başlamıştır. Bu sayede İngiltere, Osmanlı pazarına girmiştir. Bu süreçte İngilizler bu topraklarda ekonomik çıkarlarını düşünerek siyasi adımlar atmışlardır. Özellikle 1757’de Hindistan Bölgesi’nde sömürge edinmeye başladıktan sonra Osmanlı Devleti ile ilişkilerini sıkı tutmuştur. 1787-1792 Osmanlı-Rus Savaş’ında sonra Rusların sıcak denizlere inme politikası ve İngiltere’nin Hindistan sömürgelerine göz dikmesi, İngiliz dış politikasında değişime yol açmış, Osmanlı toprak bütünlüğünün korunmasına sebep olmuştur. 19. Yüzyılda Osmanlı toprak bütünlüğünün korunmasının pek bir anlam ifade etmeyeceğini anlayan İngilizler Osmanlı Devleti’ni parçalama politikası güderek 1881’de Mısır’ı işgal etmişlerdir. Bu süreçten sonra I.Dünya Savaşı ile birlikte Osmanlı topraklarında payına alan İngilizlerin II. Dünya Savaşı ile birlikte Dünya’da yıldızı sönmüştür.
Bu süreçten sonrada Türk-İngiliz ilişkileri ekonomik düzeyde devam etmiştir. 2015 yılında 16 milyar dolarlık ticaret hacmimiz 2016’da 14,3 milyar dolara düşmüştür.
May bu ziyareti ile birlikte 15 Temmuz’daki darbe kalkışmasında Türkiye’nin yanında olduklarını dile getirmiş, bölgede Türkiye’nin terör örgütlerine karşı başarılı bir biçimde mücadele verdiğini ve Türkiye ile sivil havacılık, istihbarat ve güvenlik konusunda işbirliği içinde olacaklarını ifade etmiştir. Ayrıca ticaret hacmini 20 milyar dolara çıkarma hedefi içinde olduklarını da sözlerine eklemiştir. Bununla birlikte Suriye’de kalıcı barışın sağlanması ve Esadsız bir çözüm yolu bulunması gerektiğini dile getirmiştir.
May’ın açıklamaları göz önünde bulundurulduğunda, İngiltere’nin Brexit kampanyası paralelinde ABD ve Türkiye ziyaretleri çok önemlidir. Zira geleneksel İngiliz dış politikası incelendiğinde, ekonomik odaklı siyasi manevralar yapılmaktadır. Bu durum göz önünde bulundurulduğunda İngiltere, AB’den bağımsız bir pazar oluşturmak istemektedir. Bunun için Türkiye’nin içinde bulunduğu durum ve stratejik konum İngiltere açısından gayet mühimdir. Bu yüzden İngiltere’nin ABD’den sonraki durağı Türkiye olmuştur. Ayrıca Türkiye’nin son dönemlerde savunma sanayisinde gösterdiği büyük gelişmeler İngiltere’nin dikkatini celb etmiştir. Özellikle Antlaşmayı imzalayan İngiliz firması BAE System yetkililerinin 2010’da “ Uyuyorduk uyandık, Türkiye’yi yakından takip ediyoruz” şeklindeki ifadeleri, İngilizlerin Türkiye’deki faaliyetlerinin devamını gösterecektir. Zira BAE System Savunma Sanayi şirketleri arasında ilk beş içinde yer almaktadır.
Öte yandan İngiliz Başbakan’ın sivil havacılık konusunda işbirliği yapılması gerektiğini dile getirdi. Zira Türkiye Suriye gibi terörist yuvasına sınır olan bir ülkedir. Konum itibariyle Avrupa’nın kapısı durumundadır. IŞİD gibi terör örgütlerinin Avrupa’daki faaliyetleri göz önünde tutulduğunda İngiltere ülkesinin güvenliğini düşünmektedir. Bu yüzden böyle bir işbirliğine girmiştir.
Bununla birlikte ekonomik açıdan zor günler geçiren Türkiye kendisine yeni sermaye bulmuştur. Bu sayede ekonomisini canlandırma imkanı sağlamıştır. Bununla birlikte Esadsız bir Suriye talep eden İngiltere’yi İran ve Rusya’ya karşı denge unsuru oluşturma imkanı bulmuştur. Bununla birlikte PYD’ye karşı destek veren ABD’ye karşı aracı pozisyonuna sokma imkanı oluşturmuştur.

Ali Şahin

Ali ŞAHİN
kafkassam bölge çalışmaları uzmanı

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir