Gencehan Tunay: Esir Türkleri unutmayın!

Bu kartpostal, 1970’li yılların sonlarında 14–21 Temmuz arasında etkinliklerle hatırlanan ‘Esir Türkler Haftası’ anısına hazırlanmıştır. O yıllarda Türkiye’nin hemen her yerinde duvarlara ‘Yaşasın Dünya Türklüğünün Bağımsızlık Mücadelesi’ pankartları asılır, duvarlara yazılar yazılırdı. Türkçülük ve Turancılık fikirleri, emperyalizme karşı mücadelede herkesi bir bütün yapardı. Farklı fraksiyonlar yoktu, ayrışma yoktu; birlik ve beraberlik en üst seviyedeydi. Soydaşlarımızla iletişim zorlukları hat safhada olmasına rağmen bütün dikkatimizi onların dertlerine, mücadelesine verirdik. Doğu Türkistan’dan Kırım’a, Kerkük’ten Batı Trakya’ya kadar esaret altındaki soydaşlarımız hatırlanırdı.

Bugün hâlâ milyonlarca Türk zulüm, asimilasyon, sürgün ve baskı altında yaşam mücadelesi vermektedir. Doğu Türkistan Türkleri toplama kamplarında kimliklerinden koparılırken; Irak Türkmenleri özellikle Kerkük ve çevresinde silahlı baskılarla yurtlarından edilmektedir. Batı Trakya Türkleri eşit vatandaşlık haklarını aramakta; İran Türkleri (Güney Azerbaycan, Kaşkay, Horasan) kültürel ve siyasi baskılarla karşı karşıyadır. Suriye Türkmenleri savaşın gölgesinde vatanlarını savunmuş, pek çoğu göçe zorlanmıştır. Rusya Federasyonu içindeki Tataristan, Başkurdistan, Çuvaşistan, Hakasya, Tuva, Altay, Yakutistan, Karaçay-Balkar, Nogay ve diğer Türk yurtları hâlen Moskova’nın egemenliği altındadır. Balkan Türkleri; Bulgaristan, Kosova, Romanya, Makedonya ve Bosna’da kimliklerini koruma mücadelesi vermektedir. Kıbrıs Türkleri yakın tarihte yaşadıkları zulümleri unutmadan, hâlen güvenlik kaygıları ve siyasi belirsizlik içinde yaşamaktadır. Gagavuz Türkleri, Moldova’da özerkliklerini kaybetme riskiyle karşı karşıyadır. Kırım Tatarları Rus işgali altında millî haklarından mahrum bırakılmaktadır. Ahıska Türkleri hâlen sürgünün acısını taşımaktadır. Afganistan’da Hazara Türklerinin acısı hâlâ dinmemiştir. Dünyanın dört bir yanında, ismini anamadığımız unutulan nice Türk toplulukları kendi kaderlerine terk edilmiştir.

Bu kartpostal, sadece bir hatıra değil; esaret altındaki bütün Türklerin özgürlüğü için taşıdığımız tarihî sorumluluğun bir hatırlatıcısıdır. Bizler, Türk’ün olduğu her yerde varız; onların sevinciyle sevinir, kederiyle üzülür, dertleriyle ilgileniriz. Aynı sorumluluk sizlere de aittir: Soydaşlarımızı hatırlayın, seslerini duyurun, haklı mücadelelerine omuz verin.

Esir Türkleri unutmayın!