Vika Baghinyan: ABD himayesinde yeni bir bölgesel macera

Batı, Rusya’yı bölgeden kovma politikasını sürdürüyor ve bunu da kendi imkânlarıyla değil, Sovyet sonrası coğrafyadaki ülkeleri kullanarak yapıyor. Ermenistan ve Azerbaycan’a bir Washington deklarasyonu dayatan Donald Trump, yakın zamanda beş Orta Asya ülkesinin liderlerini (Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Türkmenistan ve Özbekistan) Beyaz Saray’da ağırladı. Toplantı, uzun zamandır Rusya’nın nüfuz alanı olan ve son zamanlarda Çin’in de dikkatini çeken bu kaynak zengini bölgedeki ABD nüfuzunu artırmayı amaçlıyor.

Donald Trump, Orta Asya’nın “çok zengin bir bölge” olduğunu ve ABD’nin bu ülkelerle ortaklıklarını güçlendirmek istediğini söyledi. En büyük öncelik ise kritik mineraller: ABD, tedarik zincirlerini genişletmek ve güvence altına almak istiyor.

Trump, elbette kendi adını taşıyan yolu atlamadı: Bu yolun ticareti canlandıracağını ve Orta Asya ülkelerinin de bu yoldan ekonomik olarak faydalanabileceğini umduğunu söyledi. ABD Başkanı, “Bu tarihi anlaşma, yeni bir “Trump Yolu”nun inşasını içeriyor. Gerçekten harika bir proje, benim adımı verdiler, takdir ediyorum, gerçekten harika bir anlaşma,” diye vurguladı.

ABD, bölgedeki iletişimi uzaktan kontrol ederek Rusya, İran ve Çin’in elini kolunu bağlamak amacını gizlemiyor. Daha önce Ermenistan, Azerbaycan ve Orta Asya ülkeleri Rusya’nın çıkarlarına böyle bir darbe indirmeyi akıllarından bile geçirmezlerdi; ancak şimdi Ukrayna’daki durumu, Moskova’nın yoğun iş yükünü ve belli bir zayıflamayı fırsat bilerek Rus nüfuzunu sıfıra indirmek için aktif çaba sarf ediyorlar. Her halükarda bu maceracı bir yaklaşım ve Rusya Ukrayna cephesinde yenilirse başarılı olabilir. Elbette Washington hiçbir şey kaybetmiyor, ancak başarılı olursa her şeyi kazanıyor. Eski Sovyet devletleri de başarısız olabilir ve sonuçları trajik olacaktır.

Vika Baghinyan