Özellikle Gazze krizinde görüldüğü gibi, İsrail’de siyasi bir değişim olmalıdır. Çünkü
7 Ekim saldırısı sonrasındaki savaş İsrail’in değil, Netanyahu’nun siyasi geleceği için
yapmış olduğu bir savaştı. Her ne kadar İsrail’in meşru müdafaa hakkını kullanması
söz konusu olsa da 50 bin insanı öldürmek meşru müdafaa olarak kabul edilemez.
Netanyahu, en başından beri İsrail yayılmacılığını sağlamaya çalışan bir isim. Bu
anlamda Trump gibi Amerikan Başkanları içinde en İsrail yanlısı bir isim ile bunu
sağlayabileceği düşüncesinde olmalı. Fakat Netanyahu’nun siyasi ömrü, bu tasarılar
yaşama geçmeden bitirilmelidir. Bu doğrultuda İsrail’de Türkiye’den göç etmiş
Yahudiler üzerinden etki alanı yaratılmalıdır.
Şimdilerde gündemde yer alan bir seçenek de Mısır ve Ürdün’e Gazze’lilerin
yerleştirilmesi. Eğer bu gerçekleşirse İsrail’deki Netanyahu gibi radikallerin
kullanacağı yeni bir söylem gelişecektir. İsrail açısından ilerleyen süreçte bu iki
ülkedeki Filistinlilerin güvenlik problemi olduğunu ileri sürerek müdahale etmesinin
önü açılmış olacaktır. Özellikle antisemitik tarihsel mirasa sahip olan Avrupa
ülkelerinin adeta böyle bir mirasları olmadığını kanıtlamak için İsrail’in Gazze’deki
hukuk dışı eylemlerine ses çıkarmamış olmalarından yola çıkarsak ilerleyen süreçteki
diğer hukuk dışı eylemlerine de müdahale etmeyeceklerdir. Buna ek olarak, Trump
gibi İsrail destekçisi bir Başkan’ın da varlığı bu seçeneğin olabilirliğini arttırmaktadır.
Tüm bu nedenlerden dolayı, İsrail’in durdurulması lazımdır. Bu da askeri güçle değil,
diplomasi ile olacaktır.
Trump ile birlikte görülmektedir ki, iki devletli çözüm olmayacak. Gazze ve Batı
Şeria’nın da İsrail tarafından ilhak edilmek istendiği de ortadadır. Bundan dolayı,
çözüm tek devlet iki millet formülüdür. Bu topraklardaki Filistinlilerin İsrail
devletinde eşit vatandaş olarak yer alacakları bir sistem.
Sonuç olarak, hem İsrail hem de Arap ülkeleriyle diyalog kanalları olan Türkiye bu
süreçte arabuluculuk yapmalıdır. Eğer bu arabuluculuğu Türkiye yapmazsa İbrahim
Anlaşmalarının Körfez ülkelerine yapılmasında olduğu gibi yine ABD baskısıyla
olacak. Artık Ortadoğu bölgesinin sorunlarının çözümünde bölge ülkeleri dışından
ülkelerin müdahalesinin önüne geçmek gerekir. Bunun için de ilk etapta Antalya
Diplomasi Forumu’nda İsrail ve Arap ülkeleri arasındaki bir toplantıya ev sahipliği
yapılmalı ve ilerleyen süreçte bir Ortadoğu Diplomasi Forumu oluşturularak bölge
ülkeleri arasındaki resmi ilişkilerin ve ekonomik, kültürel ve sosyal işbirliğinin
gerçekleştirilmesi sağlanmalıdır.
N. CEM TABANLI
N. CEM TABANLI: İSRAİL SİYASİ İKTİDAR DEĞİŞİKLİĞİ İLE DURDURULABİLİR
32 0

Kafkassam Editör
Yeni bir dünyaya uyanmak, dünyayı yeniden okumak isteyenler için, söylenecek sözü olanlar için merkezi Ankara’da olan KAFKASSAM’ı kurduk. Erivan, Bakü, Tiflis, Tebriz, Grozni, Moskova, Mahaçkale, Nazrin, Nalçik, Saratov, Ufa ve Sochi’de ofislerimiz temsilcilerimiz var. Kafkassam genelde kafkasya çalışmak için kuruldu Kafkasya genelinde çalışır. Ermenice Rusça Gürcüce İngilizce dillerinde yayın yapan kafkassam genç akademisyen ve stratejistlerle çalışmaya özen gösterir. KAFKASSAM’ın internet sitesi 2 Ocak 2010’da yayına girdi. İnternet sitesinde Kafkasya’daki ülkeler ve Türkiye ile ilişkileri hakkında makaleler, ropörtajlar, analizler ve yorumlara yer verilmektedir.