Şimdi yükleniyor

Gürbüz Evren: Abdullah Öcalan da YPG-SDG’nin silah bırakmasını istemiyor

Yalana, dolana gerek yok, YPG-SDG silah bırakmayacak.
Çünkü Abdullah Öcalan da YPG-SDG’nin silah bırakmasını istemiyor.

Ayrıca istese de artık buna gücünün yetmeyeceğini biliyor.
Bu nedenle “Mazlum Abdi beni dinler” diyerek durumu idare etmeye çalışıyor.

Mazlum Abdi’yi, babası 90’lı yılların başında Bekaa Vadisindeki PKK kamplarına getirip Öcalan’a teslim etmişti.

Mazlum Abdi, o günden itibaren Öcalan’ın ‘Manevi oğlu’ olmuştu.

Ama o Mazlum Abdi, eski Mazlum Abdi değil.
Çünkü, Mazlum Abdi en kibar deyimle artık Amerika Birleşik Devletleri-İsrail’in ‘Oğlu’ oldu.

Bu durum Öcalan’ı hiç rahatsız etmez, çünkü Rojava dedikleri bölge için, “Bu bölge bizim garantimizdir, hiçbir zaman vazgeçmeyin ve alanını daha da büyütün” talimatını vermişti.

ABD, Irak’tan tamamen çektiği askerlerinin, ağır silahlarının, hava savunma sistemlerinin bir bölümünü Barzani bölgesine diğer bölümünü de ‘Genişletilmiş Rojava’ya neden getirdi?

Amerikan güçleri, YPG-SDG ile haftada bir kez savaş uçaklarının da katıldığı ortak tatbikatları neden yapıyor?

ABD, sözde silah yakma şovundan sonra Kandil’den getirdiği binlerce PKK’lıyı neden YPG-SDG saflarına kattı?

Türkiye’nin YPG-SDG-PKK konusundaki hassasiyetini bilen ABD, sorunu çözeceğini söylemesine rağmen neden daha da karmaşık hale getiriyor?

Yalana dolana hiç gerek yok, PKK-YPG-SDG uzun süredir ABD-İsrail’in Ortadoğu’yu dizayn etmek, Türkiye gibi sorun yaratan ülkelere de göz dağı vermek için kullandığı vekil güç haline gelmiştir.

İçinde sadece ABD-İsrail’in değil başka ülke istihbarat örgütlerinin elinin olduğu PKK-SDG-YPG’ye Abdullah Öcalan’ın artık hiçbir şekilde sözü geçmez.

Öcalan, bunu adı gibi biliyor ama belli etmemek için Şara diyor, demokrasi diyor, yerel diyor, asayiş gücü diyor yani bir sürü işe yaramaz laf edip, güya çözüme gücü varmış havasını veriyor.

Bu durum, Rojava için geçmişte o talimatı vermiş Abdullah Öcalan’ın da işine gelmektedir.

Reel sosyalizmden vazgeçtiğini her fırsatta söyleyen Öcalan, belli ki kurduğu örgütün ve kollarının ‘Reel emperyalizmin’ vekil gücü olmasına karar vermiş.

Terörsüz Türkiye sürecinin başarısı, TBMM’deki Komisyon, her kesimin dinlenmesi, İmralı’yı ziyaret Vb. adımlara değil Terörsüz Bölgenin başarısına bağlıdır.

Suriye’de, YPG-SDG-PKK sorunu çözülmeden, Terörsüz Bölge hedefine ulaşılamaz.

Yalana dolana hiç gerek yok Terörsüz Türkiye sürecinin akıbeti tamamen Terörsüz Bölgeye bağlıdır.

Kısacası sorunun çözümünde asıl muhatap, etkili olduğu sanılan etkisiz aktör Öcalan değil YPG-SDG-PKK’nın iplerini elinde tutan ABD-İsrail’dir.
Gürbüz Evren

Yorum gönder