KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Gündem
  4. »
  5. Türkiye Boşnak katili Köpekçi Hollanda’ya Petrol Ofisini satmasın!

Türkiye Boşnak katili Köpekçi Hollanda’ya Petrol Ofisini satmasın!

Ömür Çelikdönmez Ömür Çelikdönmez - - 8 dk okuma süresi
561 0

Gözlerinizin önüne Sırp terörist savaş suçlusu Arkan lakaplı Zeljko Raznatovic ve adamları tarafından tecavüz edilen Boşnak kadındları, öldürülen Boşnak ve Arnavut erkekleri getirin. Gözlerinizin önüne; Türk vatandaşlarıyla buluşmak üzere Hollanda’ya giden Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya’nın Türkiye’nin Roterdam Başkonsolosluğu’na girişine izin verilmemesini protesto eden Türk vatandaşlarına saldıran, paramparça eden polis köpeklerini getirin. Sonra Türk yetkililerin faşist Hollanda hükümetinin bu uygulamasına en üst düzeyden verdikleri tepkiyi düşünün. Diplomatik ilişkilerin askıya alınmasını konuşanların eline büyük bir fırsat geçti. Eğer Hollanda’ya tarihi bir ders verilecekse Allah yüzümüze güldü. Neden mi?

Hollanda ile Kriz öncesinde Türkiye’de akaryakıt dağıtımında sektör lideri olan Petrol Ofisi’ni (POAŞ’ı) Avusturya merkezli enerji şirketi OMV şirketinden Hollanda şirketi Vitol satın almıştı. Ancak satış işlemler daha bitmedi. Çünkü Hollandalı Vitol şirketinin aldığı Petrol Ofisi’nin satışının gerçekleşmesi için son aşama EPDK ve Rekabet Kurumu’nun onayına dayanıyor. Vitol’u öyle sıradan bir şirket sanmayın. 1966 yılında Hollanda’nın enerji başkenti Rotterdam’da kurulan, Vitol, çok bilinen bir şirket olmamasına rağmen petrol ticaretinde dünyanın en büyük özel şirketi konumunda. Vitol’ün işi, dünyanın bir yerinden diğer yerine petrol ve gaz taşımak. bu iş, çok önemli bir lojistik kapasitesi gerektiriyor. Vitol bunun için 5 bin 400’ün üzerinde gemi kiralamış. Şirketin aynı anda hareket halinde olan tankerlerinin sayısı ise 200’ü buluyor. Günlük ham petrol ticareti 5 milyon varilin üzerinde olan şirketin, 2012 yılında 303 milyar dolara ulaşan cirosu Chevron ve Toyota’yı geride bırakıyor.

Günlük ham petrol ticareti 5 milyon varilin üzerinde. Avrupa’ya yılda 25 milyar metreküp gaz ticareti yapıyor. Houston, Moskova, Dubai ve Singapur gibi dünyanın önemli merkezlerinin dahil olduğu 30’un üzerine bölgede ofisi; 3 bin 316 çalışanı bulunuyor. Fakat asıl ilginç olan, bu büyük iş hacmine rağmen, Vitol’ün sektör tarafından fazla tanınmaması. Uzmanlar, Vitol’ü sektördeki “gizli el” olarak tanımlıyorlar. Suudi Arabistan’a benzin, Exxon’a rafine etmesi için hampetrol satıyor. Vitol’ün geçtiğimiz senelerde iş yaptığı ülkeler arasında Yunanistan, Mısır ve Yemen gibi güven sorunu yaşayan ülkeler bulunuyor. Vitol son yıllarda, ABD, BAE, İSviçre ve Belçika gibi ülkelerde rafineri, terminal binaları, boru hatları satın almaya başladı. Bunun yanı sıra, Rusya ve batı Afrika’da petrol arama çalışmaları yapıyor. Şirket Afrika’nın 14 şehrindeki bin 300 Shell gaz istasyonunu almak için bir ortaklık satın aldı. (Bkz. http://enerjienstitusu.com/2013/03/30/dunyanin-petrolunu-yoneten-gizli-el-vitol/ )

Hollanda ve İsviçre ortaklığı ile kurulan bir emtia şirketi olan Vitol; 297 milyar dolarlık geliriyle listenin 8. sırasında. Vitol Grubu’nun Başkan ve Üst Düzey Yöneticisi (CEO) Ian Taylor, Petrol Ofisi’nin Türkiye’nin önde gelen markalarından biri olduğuna dikkat çekti. Firma, Petrol Ofisi’ni 1.3 milyar euro’ya satın aldı. Türkiye’nin en büyük ikinci özel sektör şirketi konumunda bulunuyor. Petrol Ofisi, hâlihazırda bin 700’ün üzerinde akaryakıt istasyonu, 1 madeni yağ fabrikası 11 akaryakıt ve 3 LPG dolum terminali, 19 havaalanı ikmal ünitesi ve yaklaşık 1,17 milyon metreküpü aşan depolama kapasitesiyle faaliyetlerini sürdürüyor. Vitol Kuzey IRAK Petrollerinin nakliyatı konusunda büyük bir paya sahip.

Ancak Petrol Ofisi’nin Vitol şirketine satılmasıyla ilgili araştırılması gereken bazı iddialar var! Vitol, kâğıt yani resmiyette üstünde Hollandalı gözüken bir şirket olmasına rağmen, şirketin gölge sahipleri Yahudi. Ne derece doğru bilmiyorum ama perde arkasında İsrail sermayesi olduğu söyleniyor. Bu söylentilere göre Hollanda, güdümlü bir ülke. Devlet televizyonu NOS dahi Şaday’la -İsrail yıldızı- açılır, kapanır. Dünyanın en önemli iki uyuşturucu ticareti merkezinden -diğeri Marsilya- Rotterdam, tamamen İsrail gizli servisi MOSSAD’ın kontrolündeymiş. İsrail sermayesinin Vitol şirketi aracılığıyla Türkiye pazarına girmesinin nedeni Tel Aviv’in Türkiye’deki enerji koridoruna sıcak bakması. (Bkz. Burhan Ayeri / http://www.yenicaggazetesi.com.tr/1-2-milyon-issiz-daha-41941yy.htm )

Şimdi Vitol şirketinin gerçek sahiplerinin İsrail vatandaşı veya Yahudi olmasını bir kenara bırakalım. Boşnak Müslümanları katleden Sırp yönetimiyle yakın ilişkilerine ne demeli? Observer’da 2001’de çıkan bir makalede, 1995’te Vitol’un bir Sırp petrol şirketi Orion ile anlaşma yapmak üzere Sırp savaş suçlusu Arkan’a gizlice 1 milyon dolar ödediği belirtilmişti. Ancak Vitol, bu konuda hiçbir hükümet ajansının şirketi kovuşturmadığını savunarak bütün suçlamaları reddetti. Biliyorsunuz Sırplar tarafından yaklaşık 10 yıl boyunca eski Yugoslavya’da (özellikle Saraybosna ve ardından Kosova’da) bağımsızlık isteyen iki halka karşı, eşit olmayan bir savaşta işlenen ve sayısı yüzbinlerle ifade edilen etnik tecavüz ve katliam planları kapsamında Sırp milis ve askerleri tarafından Boşnak kadınlarına karşı kitlesel ve sistematik işkenceler yapılmıştı. Bosna, Hırvatistan ve Kosova’da savaşlarda yaşanan insanlık suçlarına rağmen, Arkan lakaplı ve savaşın kötü adamı Zeljko Raznatovic’le Vitol şirket temsilcilerin görüşmesi, İnsanlık tarihinin yüz karası değil mi?

Şimdi yedi düvele meydan okuyan Türk yetkililerin elinde büyük bir koz var. 3 Mart tarihinde gerçekleşen Türkiye’de akaryakıt dağıtımında sektör lideri olan Petrol Ofisi’ni (POAŞ’ı) OMV şirketinden Hollanda şirketi Vitol satın alınması işlemi EPDK ve Rekabet Kurumu’nun onayı olmadan yapılamıyor. Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliği’ne göre ortaklık yapısı değişen şirketlerde ‘onay’ zorunluluğu var. Eğer Kurul, mevzuat yönünden uygun görülürse ancak satış gerçekleşebilecek.(Bkz. http://www.internethaber.com/petrol-ofisi-hollanda-mali-olacak-mi-karar-ne-1761263h.htm ) Lakin içimizdeki Hollandalılar çıkıp “-EPDK ve Rekabet Kurumu, Hükümetten bağımsız kuruluşlardır, dolayısıyla satışın engellemesi söz konusu olmaz” derse bilin ki vay halimize! Hollandalı polis köpeklerinin vatandaşlarımızı ısırması yanlarına kâr kalır! Bundan sonrada beni kimse kusura bakmasın hiçbir icraata inandıramaz.

Ömür Çelikdönmez
Twitter:@ oc32oc39
omurcelikdonmez@hotmail.com

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir