KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. İran
  4. »
  5. Yakınımızdaki Uzak Ülke: İran-2

Yakınımızdaki Uzak Ülke: İran-2

Kafkassam Editör Kafkassam Editör - - 6 dk okuma süresi
326 0

Önceki yazıda giriş mahiyetinde İran’la ilgili bilgiler vermiş, ikili ilişkilerimize dair bazı tespitlerden bahsetmiştim. Bu yazının ağırlıklı konusu ise İran’ın demografik özellikleri, milli ve mezhebi gelenekleri. Konuya giriş yapmadan önce birkaç noktaya değinmekte fayda var.

Realizm ve İdealizm Sarkacında İlişkiler

Realizmin bize sunduğu somut gerçeklikler ile idealizmin sunduğu ahlaksal öğretiler hepimizin zihnini, kararlarını ve bilahare yaşantısını çevrelemiş bir dilemmadır. Realizm, bize elimizde var olan gerçeklikler üzerinden hareket etmemizi ve yaşantımızı var olan bu gerçekliklere göre tanzim etmememiz gerektiğini söylerken, İdealizm iyi ile kötü veya doğru ile yanlışın ayırt edilmesini ve buna göre tanzim edilmesi gereken bir hayatı salık verir.

Çoğu zaman idealize ettiğimiz ahlaksal öğretileri, hayattaki realiteye kurban ederiz ya da etmek zorunda kalırız. Bazen de her şeye rağmen olanların değil de olması gerekenlerin ardı sıra gideriz. Tüm insanlar da kişisel kararlarında, toplumsal ilişkilerinde ve tüm hayatlarında bu dilemmayı yaşamıştır.
Yaşamayanımız da yok denilecek kadar azdır muhtemelen?

En nihayetinde İran ve Türkiye ilişkileri açısından düşünecek olursak, karşımızda çıkarları ve beklentileri birbirinden farklı iki devlet var ve bunların arasındaki ilişkiler siyasal ve kültürel yönden realizm ile idealizm arasındaki sarkaçta gidip gelmektedir. Uluslararası ilişkiler disiplininde çalışma yürütenlerin ilk ve en çok duyduğu sözlerden birisi “Devletlerin çıkarları vardır ve buna göre hareket ederler.” cümlesidir.

Bu söz Siyasal ve Ekonomik ilişkilerde realizmin katı bir göstergesi olarak karşımıza çıkmakta ancak toplumsal ilişkiler ve insanların beklentileri yönünden değerlendirecek olursak daha çok idealizmin ön plana çıktığını söyleyebiliriz. İnsanlar genellikle her şeye rağmen birbirlerini tanımanın ve iletişim kurmanın peşindeler. Bunu diğer ülkelere gittiğimizde ve oradaki insanlar ile yüz yüze irtibat kurduğumuzda daha rahat gözlemliyoruz.

Konumuzun asıl odağı bu olmadığı için bu konuda edindiğim tecrübelerden de yola çıkarak kısaca şunu söyleyebilirim ki devletler doğası gereği reel-politiğin kendilerine sundukları imkânlar ölçüsünde hareket ederler ve bu onların doğası gereği tabiidir. Toplumların ve insanların fikirleri ise çıkarlarının peşinde hareket eden devletlerden sosyolojik ve psikolojik olarak her ne kadar etkilenseler de bu süreçteki iktidar ve üstünlük mücadelelerinden ayrı düşünülmelidir.

İran’ın Demografik Özellikleri
İran nüfusu, 2012 yılındaki seçimlere göre 75.149.669 kişidir. Ancak İran İstatistik Merkezi’nin 2016 yılında açıkladığı istatistiklere göre bu sayı 79.262.000 civarındadır. İran nüfusunun yaş ortalaması ise 1967 yılında 22 iken 2012 verilerine göre 27 olarak açıklanmıştır. Dünya genelinde nüfusun yaş ortalamaları oranlarına baktığımızda bu sayı Nijer için 15.1, Hindistan için 27, Türkiye için 29.6, Çin için 36.7, Amerika için 38, Almanya içinse 46 yaş civarındadır.

2012 yılı verilerine göre İran nüfusunun;
• % 70’i Şehirlerde
• % 29’ü Köylerde
• % 1’i ise göçmen olarak yaşamaktadır.

En kalabalık 3 şehri ise;

• Tahran; 12 Milyon
• İsfahan; 5 Milyon
• Meşhed; 3 Milyon

Toplam nüfusun Yaş Aralığına Göre Dağılımı;
• İran’da toplam nüfusun % 49.6’sını Kadınlar, % 50.4’ünü ise Erkekler oluşturmaktadır.
• Erkeklerin Ortalama Yaşam Süresi 72 iken Kadınların Ortalama Yaşam Süresi 74’tür.

Nüfusun
• % 23’ü 15 yaş altı
• % 32’si 15-29 yaş aralığında
• % 39’u 30-64 yaş aralığında
• % 6’sı ise 65 yaş ve üstüdür.

Toplam Nüfusun Faaliyet Alanına Göre Dağılımı;
• 21 Milyon aktif olarak çalışmakta (18 Milyon Erkek, 3 Milyon Kadın)
• 4 Milyon işsiz
• 12 Milyon henüz çalışacak yaşta değil
• 12 Milyon aktif olarak Eğitim sürecinde
• 19 Milyon Ev Hanımı
• 3 Milyon Aktif Çalışma Sürecinde olmadan gelir elde ediyor.
• 5 Milyon ise Diğerleri olarak sınıflandırılmıştır.
Abdullah Sayın

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir