Politika ağı, yurttaşların etkin ve devamlı bir şekilde devlet, politik yapı ve millet olarak birlikte tamamlanmasıdır. Söz konusu politika ağı kendini tamamlarken genel yaşamını ve sürecini yurttaşlarla birlikte temellendirir ve birlikte icra ederler. Eğer başarılı bir politika ağı yoksa milli coğrafyada devletin başarılı olduğu söylenemez. Politika ancak politikanın milli coğrafyada ağ haline gelmesiyle başarılı olur. Bu ağ dış tehditlere karşı da öz savunma gücünü arttırır. Politika denilince öncelikle akla kendisini insandan alan ve kendisini insana sunma doğrultusunda insanı var ediş biçimi gelmektedir. Ağ denilince coğrafyadaki insan yaşamının bileşikliği ve birleşikliği akla gelir. Politika ağının başarısı mensuplarına hitap etmesinden kaynaklanır. Bunu yaparken de mensupların geliştirilmesi, ilerletilmesi ve doğruya evrilmesi de ihmal edilmemelidir. Mensuplar ağı oluşturan geçerli sebebin kendileri olduklarını unutmamalıdır. Mensuplar ağın öz varlığı ve temsilcisidirler. Politika ağı kişilerin uygulayıcı olduğu ve bu uygulamanın eşit değerlere dayandırıldığı, uygulanırken de eşit değerlerle hayat bulması gerektiğinin gözden kaçırılmaması gerekir. Yurttaşların niteliği ne olursa olsun, politika ağında yer edinebilme hakkı olduğu gerçeği mevcuttur. Politikanın geçerliliği karşılıklı olarak yurttaşların geçerliliğiyle bağlantılıdır. Buradan anlaşılması gereken doğru politika ağının doğru yurttaş yaşamını, doğru yurttaş yaşamınında doğru politika ağını meydana getirdiğini düşünmenin gerçek bir değerlendirme olacağıdır. Birbirlerini üretme yetenekleri vardır ve birbirlerini doğururlar. Aynı zamanda politika ağının coğrafyanın doğasıyla da birleşik, bütün ve uyumlu olması; canlı ve cansız yaşamının birbirlerine dahil olmasını meydana getirir ve bu şekilde doğa ve yurttaş birbirlerine uygunluk taşırlar.

Uğur Sarıgül