KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Türkiye
  4. »
  5. Türkiyenin Suriyelileşme ihtimali

Türkiyenin Suriyelileşme ihtimali

Hasan Oktay Hasan Oktay - - 6 dk okuma süresi
304 0

Güneydoğu’nun Durumu, Halk, Terör ve Türkiye’nin Suriyelileşme İhtimali
Güneydoğu’nun durumunu analiz etmeden önce ilk yapılması gereken PKK’nın durumunu ve halk üzerinde kurduğu psikolojiyi incelemektir. PKK, Çözüm Süreci nedeniyle güvenlik kuvvetlerinin bölgede pasif hale getirilmesi sonucu oluşan boşluğu kendisi doldurdu. PKK, elindeki silahın ve karşısında bir güç bulmamasının getirisiyle bölge halkı üzerinde korku psikolojisi kurdu, özellikle genç kesim arasında yaptığı propagandalarla bu insanların beynini daha kolay yıkama ve kurdukları çeşitli sivil toplum kuruluşları ile daha geniş kitlelere ulaşma fırsatı elde etti. Bu gelişmeler insanlarda, PKK’nın bir terör örgütü olmadığı tam tersine örgütün kurtarıcı bir barış gücü olduğu algısını uyandırdı. Ayrıca HDP’nin 7 Haziran seçimlerinde geliştirdiği “BİZ’ler Meclise” söylemi ve barajı geçme çabaları Doğu ve Güneydoğu’daki insanlarda “bu seçimi kazanmak Kürtlerin yararına” düşüncesini, PKK bazlı olumlu algıyı ve PKK=HDP=Kürtler izlenimini güçlendirdi. Ayrıca bölge halkı, bölgeye yapılan yatırımların ve bölge insanlarının haklarında yapılan iyileştirilmelerin PKK sayesinde kazanıldığına ikna oldu. Bu nedenlerden dolayı geçmişte PKK ile kavgalı olan aşiretler ve aileler bile artık PKK’ya ve HDP’ye birçok konuda destek olmaya başladı. PKK, kendisi hakkında oluşan bu olumlu havayı kullanarak şehirlere indi ve yerleştiği bölgelere silah yığdı. HDP, Türkiyelileşme söylemiyle bu havayı bütün Türkiye’ye yaymaya çalıştı. Ortadoğu’da yaşanan gelişmeler ise artık İran, Irak, Suriye ve Türkiye’de bulunan Kürtler arasında duygusal yakınlaşmayı arttırdı.
Yaşanan bu gelişmeler sonucunda yeni sempatizanlar ve kendisine körü körüne inanan militanlar kazanan PKK, teknik açıdan Türk güvenlik güçlerinin karşısında yetersiz durumda olsa bile eskiye oranla amaçlarına daha çok inanan teröristlere sahip oldu. Ayrıca PKK’nın “nesilleşmiş” bir terör örgütü olması bu örgüte büyük avantaj kazandırmaktadır. Güvenlik güçleri il ve ilçe merkezlerde yaptıkları operasyonlar sırasında öldürdüğü teröristlerin aileleri Türk Devletine kinlenmekte ve kan davası gütmeye başlamaktadır. Militanları öldürülen ancak bitirilmeyen bir terör örgütü bir süre sonra akrabaları öldürülen insanların bu örgütlere katılmasıyla daha güçlü hale gelmektedir. Bu aşamada terör örgütleri artık kendisi için daha kolay ölecek kişilere sahip olmaktadır. Özellikle sosyal medya üzerinde yapılan yalan ve duygusal sömürüye dayalı paylaşımlar bu nefreti arttırmaktadır.
Toplum nazarında yaşanan bunca gelişmeye rağmen Türkiye’nin elini kuvvetlendiren gelişmelerde yaşanmıştır. Örnek olarak Suruç saldırısından sonra PKK “intikam” almak iddiasıyla iki polisi şehit etmesi ve neticesinde bozulan Çözüm Süreci halkın aklında soru işaretleri uyandırmıştır. Bununla birlikte çeşitli merkezlerde ilan edilen özyönetim ile kazılan hendekler, çeşitli yerlere gömülen bombalar, teröristlerin güvenlik güçlerine karşı vatandaşların evlerini kullanmaları ve bölgeye silah yığması PKK’nın iyi niyetli olmadığını ortaya çıkarmıştır. Ancak yaşanan gelişmeler Türkiye’nin Batı kısmında istenmeyen tepkilerin verilmesine neden olmaktadır. Özellikle PKK’nın saldırıları sonucu şehit olan güvenlik güçleri üzerinden yapılan propagandalar ile ırkçı söylemlerde bulunan vatandaşlar nedeniyle toplumdaki uçurum daha da artmakta ve toplum uzlaşamaz bir noktaya doğru ilerlemektedir. Ortak kültür ve vatan çerçevesinin parçalanması demek olan bu gelişmeler PKK’nın argümanlarını kuvvetlendirmektedir.
PKK’yı bitirmeden sadece terörist öldürmek PKK’yı güçlendirmektedir. Birkaç gün önce medyaya yansıdığı kadarıyla PKK’nın nisan ayı gibi iç isyan başlatacağı ve büyük eylemlerde bulunacağı istihbaratı Emniyet güçlerine ulaştığı bilinmektedir. Bu durumun gerçekleşmesinin önüne geçmek için Türkiye Cumhuriyeti en kısa zamanda PKK’ya karşı büyük bir operasyon başlatmalıdır. MİT’e verilen uluslararası operasyon yetkisiyle Ortadoğu’dan Avrupa’ya kadar PKK’nın bütün kaynakları kesilmelidir. Ayrıca liderleri öldürülen PKK, bir daha toplanmamak üzere dağılma sürecine girecektir. Aksi takdirde bugün Güneydoğu’yla sınırlı olan çatışma alanı bütün Türkiye’ye yayılabilir. Özellikle Türkiye’nin başkenti Ankara’da bombalı eylem yapılması olağan bir hal almışsa Türkiye’nin çoğu şehrinde uzantısı bulunan PKK, çok basit bir şekilde çok etkili eylemlerde bulunabilir. Özellikle PKK’nın Çözüm Sürecinde Türkiye’ye yüzlerce ton bomba soktuğu iddiaları bu tespiti doğrulamaktadır. Bu aşamada sadece Doğu ve Güneydoğu bölgeleri değil Türkiye’nin önemli şehirleri de Suriye’ye dönebilir.
NOT: Analiz sürecinde bölgeyi analiz ederken ayrılıkçı grupları belirtmek için “Kürt” kelimesini kullandım. Ancak bu bir etnik kökene sahip Türk vatandaşlarını hedef gösterme amacı taşımamaktadır ve böyle bir şey haddime bile değildir. Emrah Kaya

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir