Özellikle son dönemde yaşanan iki olay hem dikkat çekici hem de rahatsız edicidir:
1. ABD, Fransa ve İngiltere, Ukrayna’nın ATACMS ve diğer füzeleri kullanmasına izin verdi;
2. Başkan Vladimir Putin Rusya’nın nükleer doktrinini onayladı.
Ukrayna ordusu, ATACMS ve İngiliz yapımı Storm Shadow uzun menzilli füzeleriyle Rusya’nın derinliklerine saldırdı. Rusya nükleer silah kullanacağı konusunda uyarıyor.
ABD, Fransa ve İngiltere’nin Ukrayna’ya verdikleri silahları kullanmayı kabul etmeleri, savaşa doğrudan katılacakları anlamına gelmiyor. Yani Rusya ile Ukrayna arasında savaş halen devam ediyor. ABD, Fransa ve İngiltere’nin bu adımı atmasında hem kolektif hem de bireysel çıkarları var. Ama asıl önemli olan “tamam ya da devam et” sorusuna cevap bulmaktır.
Kiev uzun süredir ATACMS ve diğer bazı silahların kullanımına ilişkin kısıtlamaları kaldırmak istiyordu. Hatta Rusya’ya misilleme yapamamalarını bununla meşrulaştırdılar.
Ukrayna’nın Batı’nın uzun menzilli füzeleriyle Rusya’daki askeri hedefleri vurmaya başlaması ilk etapta etkisini gösterecek. Ancak bir süre sonra Rus ordusu bu saldırıları da püskürtecek ve misillemesini daha sert yapacaktır. Bunu gösteren nokta Başkan Vladimir Putin’in Rusya’nın nükleer doktrinini teyit etmesidir.
Bana göre Rusya, son ana kadar Ukrayna’ya karşı nükleer silah kullanmayacak. Kremlin basın sözcüsü Dmitry Peskov’un söylediği gibi, nükleer silah kullanımı Rusya tarafından son çare olarak değerlendiriliyor. Rusya nükleer silahları her zaman caydırıcı olarak gördü.
Nükleer silahların kullanımı hem maliyetli hem de risklidir. Bu, kaybın ölçeğiyle ilgili değil, etkinin çevre ülkelere verdiği ekolojik zararla ilgili. Olası bir Rus nükleer saldırısı en iyi ihtimalle Çernobil felaketiyle aynı ölçekte bir trajediyle sonuçlanabilir.
Moskova, Ukraynalı yetkililerle savaştığını ve halkıyla hiçbir sorunu olmadığını söylüyor. Böyle bir saldırıdan sonra bu argüman başarısız olacaktır. Yani Rusya Ukrayna’yı sonsuza kadar kaybedebilir.
Moskova son ana kadar nükleer silah kullanmayacak. Ancak bunun yerine balistik füzeleri kullanmaya başladı.
Rusya, Trump’ın ABD başkanlığına başlamasını bekliyor. Yani bu zamana kadar radikal bir karar vermek gerçekçi değil. Putin, Trump’la ortak bir payda bulabileceğini düşünüyor. En azından taraflar arasında ateşkes imzalanabilir. Şu anda hem Rusya’nın hem de Batı’nın buna ihtiyacı var.
Üçüncü Dünya Savaşı’na gelince, bunu konuşmak için henüz çok erken. Genel olarak klasik anlamda Üçüncü Dünya Savaşı’nın başlamasını beklemiyorum. Ama artık dünya çapında, en iyi şekilde “gölge Üçüncü Dünya Savaşı” olarak adlandırılabilecek bir “savaşlar zinciri” var. Üçüncü Dünya Savaşı’ndan bahsetmek için en azından daha önceki iki savaşa bakıp ona neden “Dünya Savaşı” dediğimizi analiz etmeliyiz. Rusya, Ukrayna’da nükleer silah kullansa bile bu, bahsedilen türden küresel bir savaşa yol açmayacak. Çünkü deneyimler gösteriyor ki, bu tür silahlar kullanıldıktan sonra savaş başlamaz, aksine biter.
Turan Rzayev