İsrail Hayom internet sitesinde, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun yakın zamanda Azerbaycan’ı ziyaret edeceği bildirildi.
Şimdilik bu sadece bir iddia, resmi bir doğrulama yok ama doğruluk payı çok yüksek. Böyle bir seyahat iddiasının şimdi ortaya atılması tesadüf değil.
Önemli olan şu ki, Netanyahu’nun yakın zamanda Azerbaycan’ı ziyaret edeceği iddiası, İran Cumhurbaşkanı Mesut Pezeşkian’ın Bakü’ye gideceği haberinin hemen ardından ortaya çıktı. Bu arada Tasnim, Pezeshkian’ın 28 Nisan’da Azerbaycan’a geleceğini yazdı. Netanyahu Azerbaycan’ı ziyaret ederse, büyük ihtimalle Pezeshkian’ın ziyaretinden kısa bir süre sonra gerçekleşecek.
Genel olarak son dönemde Azerbaycan ve İran yetkilileri arasındaki karşılıklı ziyaretler artış gösteriyor. Tahran, Bakü ile gerginliği azaltmak ve ilişkileri normalleştirmek istiyor. Tel Aviv ise Tahran ile Bakü arasındaki ilişkilerin normalleşmesinden endişe ediyor.
İsrail, Bakü ile Tahran arasında savaş olmayacağını çok iyi biliyor ancak diplomatik temasların yetersizliği ve süregelen gerginlik, ekonomik ve siyasi ilişkileri daha da kötüleştiriyor. Öte yandan İran, Azerbaycan üzerinden Avrupa pazarına ulaşabilir ve kuzey-güney ulaşım koridorunu da kullanabilir. Başka bir deyişle, Bakü-Tahran gerginliği aslında İran için büyük bir ekonomik darbedir.
Azerbaycan, defalarca İsrail ile İran arasında taraf tutmaya zorlandı ama hiçbir zaman dengeyi bozmadı. Bakü, İran’la gerginliğin zirve yaptığı dönemde bile Tahran’a karşı bir adım atmadı.
Bakü, bir tarafı savunmaktan ziyade dengeyi sağlamaya ve tarafları uzlaştırmaya çalışıyor. Örneğin, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve Cumhurbaşkanlığı Dış Politika Dairesi Başkanı Hikmet Hacıyev’in son dönemde İsrail’e yaptığı ziyaret ve Azerbaycan Başbakanı Ali Asadov’un İran’a yaptığı ziyaret bunun açık bir örneğidir.
Bakü süreçleri izliyor ve risk faktörlerini değerlendiriyor. Bu noktada İran ile İsrail arasında gerginliğin artması ya da komşu bir ülkenin topyekün savaşa girmesi Bakü’nün çıkarına değil. Bu noktada Bakü, tarafların birbirlerine yönelik yaklaşımlarını, özellikle Tel Aviv’in atacağı adımları belirlemeye çalışıyor.
Azerbaycan, Türkiye ile İsrail arasında başarılı diplomatik temaslar kurdu. Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, ADA Üniversitesi’nde düzenlenen “Yeni Bir Dünya Düzenine Doğru” başlıklı uluslararası forumda yaptığı konuşmada, ülkemizin ilk kez Türkiye ile İsrail arasındaki uzlaşmaya arabuluculuk yaptığını vurguladı. Bu temasların en büyük sonucu yakın zamanda Bakü’de Türkiye ile İsrail arasında yapılan görüşmede, Suriye’deki gerginliği azaltacak bir mekanizma oluşturulması konusunda mutabakata varıldı. Bana göre Bakü, Türkiye ile İsrail arasında kurduğu diplomatik ilişkilere benzer bir ilişkiyi şimdi İran ile İsrail arasında da kurmaya çalışıyor.
Ancak Tel Aviv’in Tahran’ın karşı karşıya olduğu mevcut durumu tarihi bir fırsat olarak gördüğü de bir gerçek. İsrail’in asıl amacı, İran’ı kışkırtarak gerginliğe yol açmak ve ardından Irak’ta olduğu gibi uluslararası koalisyonun müdahalesini sağlamaktır. İşte bu nedenle Bakü’nün bugünkü misyonu son derece karmaşıktır.
Turan Rzayev