KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Gündem
  4. »
  5. Sinan’ın Mirat-ı Hakikat’inden:ELÇİYE BOZCAADA ŞARABI İKRAM EDİLİR

Sinan’ın Mirat-ı Hakikat’inden:ELÇİYE BOZCAADA ŞARABI İKRAM EDİLİR

Kafkassam Editör Kafkassam Editör - - 4 dk okuma süresi
422 0

Bundan yirmi yıl önce Ankara Siyasal’dan yeni mezun biriyle tanışmıştım. İlk hoş-beşten sonra okulunu biraz pohpohladım, pek oralı olmadı. İyi hocalarınız falan var kapısını açtım yüz vermedi. Canım sıkıldı tabii. O yıllarda henüz kamuoyunca şöhreti teslim edilmeyen ama tarihçi camiasında iyi tanınan İlber Ortaylı’yı övmeye kalktım, “bırak o adamı yahu, bize şaraptan başka bir şey anlatmadı dedi”. Adamdaki algı fukaralığını görünce vazgeçtim, muhabbeti malayaniye vurdum. “İyi ya işte, içmesen bile şarap kültürün artmıştır, keşke iyi dinleseydin, yarın diplomat olursan kordiplomatik ile iki diş muhabbet konusu olur. Hem Osmanlı, sefirlerin içkisini, domuz etini hiç mesele etmezdi. Aksine onları himaye eder, şarabına, domuzuna kimsenin mani olmaması için fermanlar neşrederdi, ara sıra onlara uyup birlikte kafa çekerdi” falan dedim. Acayip bozuldu. Aslında kendi halinde, kendi dünyasında bir adamdı.
Bu geçmiş muhabbeti hatırlatan şey Mühimme Defterlerinin birinde gördüğüm şu hüküm oldu. 1665 yılında iki tarafın elçileri Avusturyalıların bozguna uğradığı Uyvar Seferi sonunda imzalanan Vasvar Anlaşması’nı hükümdarların tasdikine sunmak için karşılıklı seyahate çıkmışlardı. O tarihlerde IV. Mehmed Edirne’de bulunduğundan önce Edirne’ye sonra İstanbul’a gelen Nemçe [Avusturya] elçisi, padişahın huzuruna kabul edilmesi için adet olan ulufe dağıtım gününe kadar maiyetiyle birlikte İstanbul’u gezdi tozdu. Saraylar, kasırlar, camiler, tersane ve özellikle Boğaziçi ve yalılar seyrettirildi. Kabulden bir gece önce sadrazam Köprülüzade Fazıl Ahmed Paşa tarafından Anadolu Hisarı’ndaki Bahai Efendi Yalısı’nda muhteşem bir ziyafet verildi. Raşid Tarihi’nde ziyafetten bahis var, ayrıntı yok. Bir cümlesi var ki enteresan, elçi için “yeryüzünde İstanbul’a eşdeğer başka bir yer olmadığını tayin eyledi ” diye naklediyor. İşte bütün tantana İstanbul’un, Osmanlının ve Padişahın yeryüzünde eşinin benzerinin olmadığını tasdik ettirmek için yapılıyor. O yüzden de İstanbul ve civarında o kadar şarap üretilen yer varken ta Bozcaada’dan şarap sipariş ediliyor. Belli ki elçinin damak tadı hafızasında da bir iz bırakılmak isteniliyor. Muhtemeldir ki o devirde Bozcaada şarapları oldukça ünlüydü. Belki de elçinin tercihiydi. Buralarını tespit şu an için mümkün değil. İstanbul’dan Bozcaada’ya gidiş dönüş için Franko Reis’in gemisi özel olarak kiralanmış. Ne miktarda şarap alındı bilemiyoruz ama gemi gönderildiğine göre epeyce olmalı. Çanakkale Boğazı’ndaki kadılara ve kale dizdarlarına ferman gönderiliyor ki Franko Reis’in gemisine dokunmayın, içkilerine müdahale etmeyin, onlar Nemçe elçisi ve adamlarının keyfi için Devlet-i Aliyye’nin güvencesinde.
Bu hükmü o Mülkiyeliye göstermek isterdim, kim bilir belki şu anda bu yazıyı okuyor da olabilir.
MÜHİMME DEFTERİNDEN NAKLEN:

Boğazhisar kadılarına ve dizdarlarına hüküm ki;
Haliya Asitane-i Saadetime gelen Nemce elçisi için Bozcaada’da hasıl olan hamrdan akçesiyle hamr alınıp sefine reislerinden Franko nam zimminin sefinesine tahmil olunup Asitane-i Saadetime gelir iken Boğazhisarlarından mürur ve ubur eyledikde kimesne mani olmamak içün yazılmıştır.
Evasıt-ı Rebiülevvel 1076 / 20-30 Eylül 1665
Sinan Çuluk

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir