KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Rusya
  4. »
  5. Rus krizinin ekonomik maliyeti hesaplanır mı?

Rus krizinin ekonomik maliyeti hesaplanır mı?

Hasan Oktay Hasan Oktay - - 5 dk okuma süresi
438 0

Rus krizinin ekonomik maliyeti hesaplanır mı?

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Rus krizi için, “En kötü senaryoda 9 milyar dolarlık bir kayıp bekliyoruz. Gerilimin etkisi GSYH’nin yüzde 0,3-0,4’ü civarında olabilir. Ümit ediyorum ki diyalog esas olur” demişti.

Herşeyden önce, Rus krizinde ekonomik kayıplar ne olursa olsun önemli değil.  Krizde kim hatalı olursa olsun, bugün söz konusu hatayı konuşma  günü değil.  Yarın belki yarından da yakın bir zamanda elbette doğrular ve  yanlışlar yeniden gündeme gelecek ve konuşulacaktır. Bugün  millet olarak milli birlik içinde olmamız gerekir.

İkinci olarak  bu tür krizlerde, kaba da olsa ekonomik anlamda bir hesap yapmak imkanı  yoktur. Bu anlamda rakamları alt alta yazarak toplamak ekonomik anlamda doğru sonuç vermez. Çünkü ekonomik etkiler tek bir ilişki rakamına sığmaz. Bu tür krizlerin, rakamlar dışında iç ve dış etkileri, dolaysız ve dolaylı etkileri  vardır. Sosyal ve siyasi maliyetleri vardır.  Siyasi faydası da olabilir. İşsizliğe etkisi ve işsizliğin getireceği sosyal sorunlar vardır.

1) Rus krizinin siyasi anlamda pozitif etkileri olmuştur.

Dünya Putin’den ve Rusların getirdiği sorunlardan rahatsızdır.  Ukrayna’ya  müdahale etmesi  ve Kırım’ın ilhakını dünya kamu oyunu rahatsız etmiştir.

Öte yandan uçağı bahane ederek; Suriye, İran ve Ermenistan’a yığınak yapmıştır.  Aslında  Rusların amacı bu ülkelere daha fazla üs kurmak ve yerleşmektir.

Rusya’da  yönetimde oligarşi var…  Ancak  Putin daha da ağır, otokratik  bir yönetim uyguluyor. Rus muhalif iş adamlarının hapse atılması ve malvarlığına el konulması  küresel sermaye yi ürkütmüştür.  Bir Rus  muhalefet  liderinin Putin tarafından tasfiye edilmesi, yine dünyada endişe uyandırmıştır.

Türkiye’nin Topraklarını savunmak hakkı olarak Rus  uçağını düşürmesi ABD ve batının kesin olarak Türkiye’nin tarafında yer alması sonucunu doğurmuştur. Türkiye ‘de de  siyasi iktidar içinde batıya karşı olanları frenlemiştir. Türkiye’nin  kalkınması ve demokratikleşmesi  ancak ve ancak batı içinde yer alırsa mümkün olacaktır.

Azerbaycan gibi dost ülkelerden, Rusya ile ekonomik ilişkilerden doğan zararlarda Türkiye ye destek gelmiştir.

2) Krizin maliyetlerine gelince …

Bu yılın ilk dokuz ayında Rusya’dan ithalatımız 15.8 milyar dolar , Rusya ya olan ihracatımız ise 2.7 milyar dolar oldu. Bu dokuz ayda Rusya olan olan dış ticaretimizde 13.1 milyar dolarlık dış açık verdik

Dış ticarette temel sorun doğalgazdır. Toplam doğalgaz  ithalatının yüzde 55 ‘ini Rusya’dan  yapıyoruz. Türkiye de  tüketilen doğalgazın  yüzde 48’i  elektrik üretimi ile rafinerilerde kullanılıyor.. Yüzde 25.4’ü sanayide kullanılıyor. Doğalgaz kesintisi üretim düşmesi yaratır ve büyümeyi ve işsizliği  olumsuz etkiler.

Türkiye’nin dünyada yaptığı müteahhitlik hizmetlerinde, Rusya ikinci sıradadır.

2014 yılında Türkiye’ye 4.5 milyon Rus turist geldi. 3.7 milyar dolar turizm gelirimiz  oldu. Bu sene Rusya’daki  ekonomik kriz (GSYH’da yüzde 4 küçülme bekleniyor) nedeniyle Ruslardan sağladığımız turizm geliri yüzde 20 gerilemiştir. 2016 yılı için Rus turistler ve Rus mega yatları  rezervasyonlarını iptal ettiler.

Türkiye ile Rusya arasındaki kriz nedeniyle Türkiye ye gelen doğrudan yabancı yatırımlar da azalma var.

Türkiye savunma harcamalarını artırmak zorundadır. Bu nedenle kamu altyapı yatırımlarından aksama olabilir.

Öte yandan  bu kriz nedeniyle, İran’ın tavrı ve mezhep kavgasını ön planda tutması nedeniyle, bu  ülke ile olan dış ekonomik ilişkilerimizde  azalma olacaktır.

Sonuç, bütün bu sonuçları, yan etkileri, sosyal fayda ve maliyetleri nedeni ile  tek bir rakama sığdırmak ekonomik anlamda doğru olmaz.  Doğru olan bundan sonra krizi iç siyasete alet etmeden doğru yönetmektir.

Esfender Korkmaz/yeniçağ

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir