KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. İran
  4. »
  5. Reisi İran’da hayat şartlarını iyileştirme sözü verdi

Reisi İran’da hayat şartlarını iyileştirme sözü verdi

Kafkassam Editör Kafkassam Editör - - 12 dk okuma süresi
292 0

İran Yargı Erki Başkanı ve cumhurbaşkanı adayı İbrahim Reisi dün, ülkedeki hayat şartlarını iyileştirme ve yolsuzlukla mücadele sözü verdi. Öte yandan İranlıları sandık başına gitmeye teşvik etme çabalarının sürerken mevcut Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin yerine geçmek isteyen adayların ekonomiye ilişkin vaatlerine yönelik şüpheler ve eleştiriler dile getiriliyor.

Cumhurbaşkanı adaylarından biri olan, İran Devrim Muhafızları Ordusu’nun (DMO) eski komutanlarından Düzenin Maslahatını Teşhis Konseyi (DMTK) Genel Sekreteri Muhsin Rızai, yüksek enflasyon ve temel gıda fiyatlarındaki artış nedeniyle boğucu hayat şartlarıyla karşı karşıya olan İranlılara, İran’ı 500 milyon kişinin yaşadığı Güneybatı Asya ülkeleri için bir gıda merkezine dönüştürme sözü verdi.

İran Ticaret Odası Başkanı Gulam Hüseyin Şafii, yedi cumhurbaşkanı adayının ekonomiye ilişkin görüşlerinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Ancak Şafii, önceki seçimlerde verilen sözlerle ‘aynı’ oldukları konusunda uyardı.

İran’ın yarı resmi Mehr Haber Ajansı’nın haberine göre Şafii, adaylardan Rızai’nin tüm ekonomi alanındaki isimlerle yaptığı toplantının oturum aralarında yaptığı açıklamada, İran ekonomisinin dünya ekonomisindeki payının 40 yıl içinde yarıya indiğini belirtti. Bu durumu, ‘utanç verici’ olarak niteleyen Şafii, buna yerine getirilmeyen vaatlerin neden olduğunu söyledi.

Hükümet yetkililerinin her zaman İran’ın ekonominin büyümesi ve genişlemesi için insan gücüne olan ihtiyaçtan bahsettiklerini belirten Ticaret Odası Başkanı, “Peki, mevcut durumda neredeyiz?” diye sordu.

Öte yandan Rızai’nin İran’ı Güneybatı Asya ülkelerinin gıda merkezi haline getirme sözü, geçtiğimiz Aralık ayında yaptığı açıklamaları hatırlattı. Rızai, o dönem yaptığı açıklamalarda, kendi ifadesiyle “Büyük İran’ın” kurulması, önümüzdeki yıllarda, ham petrol ihracatçısından günlük bir milyon varil petrol ithalatçısına dönüşecek bir seviyeye ilerlemesi ve ülkesinin küresel siyasete müdahale edebilmesi için ekonomisi güçlü olan 15 ülkenin arasına girmesi gerektiğine dikkat çekti. Rızai, “Büyük İran’a yeniden şan ve şeref kazandırmak bizim görevimizdir” ifadelerini kullanmıştı.

Muhafazakar akımın baş adayı ve Yargı Erki Başkanı Reisi ise bir televizyon kanalında yaptığı açıklamada, ülkesinin ‘iş ve gelir, zorlu hayat şartları, hükümet’ olmak üzere üç temel sorunla karşı karşıya olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Ruhani’nin sekiz yıllık iktidarı döneminde enflasyonda yüzde 320’lik bir artış yaşandığına dikkati çeken Reisi, ülkenin üretim kapasitesinin yüzde 40’ının bozulduğuna işaret etti.

Ülkesinin karşı karşıya olduğu sorunları çözmeye çalışacağı sözü veren Reisi, “Sorunların çözülmesi mümkün olmasaydı, aday olmazdım. İnsanların çektiği acıları ve sıkıntıları görüyor ve hiçbir şey yapmıyorum. Ülkenin sorunlarını ve onları nasıl çözeceğimi biliyorum” dedi. Devlet kurumlarındaki yolsuzluğu kökünden kurutulması gerektiğini vurgulayan Reisi, ülkedeki mevcut koşulların hiç kimse için kabul edilebilir olmadığını ve değiştirilmesi gerektiğini söyledi. Reisi, “Benim hükümetim simsarlık, çıkar ve adam kayırma esasına dayalı olmayacak, insanların içinde bulunduğu hayat şartlarına yönelik problemleri çözmeyi amaçlayan üretim ve faaliyet hükümeti olacak” ifadelerini kullandı.

Fabrikaların yıllardır bekleyen sorunlarının ‘tek imza ile çözülebileceğini’ iddia eden Reisi açıklamalarını şöyle sürdürdü:

“Emtia fiyatları ile para birimi kuru arasındaki bağlantı kesilmeli. Temel ürünlerde, kendi kendimize yeter hale gelmeliyiz.”

Öte yandan bir diğer cumhurbaşkanı adayı olan eski Merkez Bankası Başkanı Abdunnasır Himmeti, önceliğin yoksulluk olacağını ve kabinesinde en az beş kadına yer vereceğini söyledi.

İran’ın Dini Lideri Ali Hamaney’in ofisine yakınlığıyla bilinen Keyhan gazetesi, üzerinde düşünülmeyen ve desteklenmeyen vaatlerin cumhurbaşkanlığı seçimleri için sorun teşkil ettiğini yazdı. Yerine getirilemeyecek vaatlerin ‘İranlıları ikincil meseleler, yalanlar, sabotaj olayları ve Batı demokrasisinin kötüye kullanılmasıyla meşgul ettiği’ konusunda uyaran gazete, yedi adayı da ‘gerçekleştirilebilir ve ülke gerçeklerine dayalı’ vaatlerde bulunmaya çağırdı. Gazete, Cumhurbaşkanı Ruhani’nin 2013 seçimleri sırasında verdiği bir televizyon röportajından alıntılar yaptı.

DMO ile bağlantılı Civan gazetesi ise adayların vaatlerini ve duruşlarını, ‘halkın taleplerinin temel göstergesi’ olarak niteledi.

Seçimlerden önce beklentiler, seçimlerden dışlanmaları öncesinde reformistlerin dış politikayı aktifleştirmeye muhafazakar adayların ise ekonomik konulara ve yaşam koşullarına odaklanacaklarına işaret ediyordu.

Ancak Ruhani hükümetine yakın basın kuruluşlarının özellikle geçtiğimiz Nisan ayında Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif’in seçimlerde aday olması beklentileri arasında adaylık başvuru sürecinin başlamasına birkaç hafta kala DMO’nun saha faaliyetleri için diplomatik faaliyetleri geri çekilmesiyle ilgili açıklamalarının yer aldığı bir ses kaydının sızdırılmasının ardından, dış politika dosyasını gündeme getirmekte ısrar ettiği görülüyor.

İran’ın yarı resmi ajansı ISNA’nın haberine göre eski diplomat Ebu el-Fazıl Zehravend, konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede, “Adaylar, diplomasiyi ve sahayı (bölgesel faaliyetleri) bir madalyonun iki yüzü olarak görüyor ve bu temelde saha dışı diplomasinin etkisiz olduğunu düşünüyorlar. Önemli olan sahada neler başarabileceğimiz. Diplomasinin de sahada hareket etmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Adayların içerideki gücü pekiştirmek açısından dış politikaya ilgi duyduğuna işaret eden Zehravend, “Diğer bir deyişle dış alandaki ilişkilerin kalitesini ve eğilimlerini ulusal güvenlik stratejisi belirleyecek” dedi. Zehravend, adayların söylemlerinin ‘caydırıcılık’ konusuna odaklandığını, yani ‘Ruhani ve reformist hareketin izlediği yola henüz inanmadıklarını’ ifade etti.

İran Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu Başkanı Cemal Aref, İran Öğrencileri Anket Ajansı (ISPA) tarafından yapılan son ankete göre seçimlere katılımın yüzde 40 olmasının beklendiğini açıkladı. Aref, “Katılım oranını daha yüksek bir seviyeye çıkarmaya çalışmalıyız. Çünkü seçimlere en üst düzeyde katılımın olması, milli gücü ve istikrarı garantiler” şeklinde konuştu.

Öte yandan İran Anayasayı Koruyucular Konseyi (AKK) Sözcüsü Abbas Ali Kedhudayi, seçimlere katılımdaki düşüşün nedeni olarak adayların uygunluğunu değerlendirme sürecine işaret edilmesine itiraz etti. Kethudayi verdiği özel bir röportajda, “Resmi anket merkezlerinin gerçekleştirdikleri kamuoyu yoklamalarının sonuçlarına göre adayların uygunluğunu değerlendirme sürecinin, seçimlere katılım oranları üzerinde etkisi çok düşük” dedi.

Adayların uygunluğunu inceleme süreci, İran’daki çeşitli kesimler arasında geniş çaplı tartışmalara yol açtı. Üyelerinin yarısını İran’ın Dini Lideri Hamaney, diğer yarısını ise Yargı Erki Başkanı Reisi tarafından seçilen AKK’nin rolüne yönelik eleştiriler bir kez daha gündeme geldi. Yargı Erki Başkanlığı görevini sürdürürken cumhurbaşkanlığına aday olan Reisi, İran’da bir Yargı Erki Başkanı için daha önce görülmemiş bir adım attı.

Reformist din adamlarının çatı kuruluşu Direnişçi Din Adamları Birliği (Mecme-i Ruhaniyun-u Mubariz/MRM), AKK’nin çok sayıda adayın seçimlere katılımını veto etmesini sert bir dille eleştirdi. MRM, cumhurbaşkanlığı seçimlerine aday gösterdiği isimler veto edildikten sonra seçimlere katılmama kararı alan Reformist Cephe’nin kararını desteğini duyurdu.

Reformist akıma yakın haber siteleri, bildirinin, dün akşam eski reformist Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi başkanlığındaki MRM üyelerinin çoğunluğunun katıldığı bir toplantının ardından yapıldığını aktardılar. Bildiride, “Vetolara ve İslam Cumhuriyeti rejiminin itibarını sarsacak her adıma şiddetle karşı çıktığımızı duyuruyoruz” ifadelerini yer aldı.

Diğer yandan cumhurbaşkanlığı seçimleriyle aynı gün, şehir ve köylerdeki belediye meclisi üyelerinin de seçilmesi planlanıyor. Belediye meclisi seçimlerinin, bölgelerin yapısına bağlı olarak çeşitli faktörlerden etkilendiği söylenebilir. Özellikle marjinal bölgelerde, etnik köken, aşiret ve bölgesel rekabet gibi faktörler etkili oluyor.

Sandık başına giden İranlılara iki oy pusulası veriliyor. Böylece belediye meclisi seçimleri, cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılımın düşük olmasından endişe edenlerin rahat bir nefes almasını sağlayacak. Resmi istatistiklere göre geçtiğimiz yıl yapılan milletvekili seçimlerinde, başkent Tahran’da rejimin 41 yıllık tarihindeki en düşük katılım oranı kaydedildi. Ülke genelinde seçimlere katılım oranı yüzde 43 olurken, başkentte bu oran yüzde 25’i geçmedi.

Belediye meclisi seçimlerine aday olanların seçim kampanyaları, cumhurbaşkanlığı seçim kampanyasının son haftasında yapılacak.

Tahran’daki muhafazakarlar, önceki seçimlerde reformistler karşısında aldıkları büyük yenilginin ardından belediye meclislerinin kontrolünü yeniden kazanmaya çalışıyorlar. O tarihten bu yana muhafazakar akıma yakın internet sitelerinde, cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılmak veya Tahran Belediye Başkanlığı görevini üstlenmek isteyen üç generalin adı yer aldı. Bunlar isimler; Reisi lehine adaylıktan çekilen Hamaney’in askeri danışmanı Hüseyin Dehkan, DMO Komutanı Tümgeneral Hüseyin Selami’nin danışmanı Said Muhammed, DMO’nun yurtdışı kolu Kudüs Gücü’nün ekonomik işlerden sorumlu komutan yardımcısı Tuğgeneral Rüstem Kasimi idi.

AKK, General Kasimi ve Muhammed’in cumhurbaşkanlığı adaylıklarını veto etti. Kasimi, aday listesinin açıklanmasına birkaç saat kala Reisi lehine adaylıktan çekildiğini açıklamıştı. Ancak yine de veto edilen isimler listesinde adı geçti.

Bir başka gelişmede ise İran İçişleri Bakanı’nın danışmanı ve bakanlığın güvenlik yetkililerinden biri olan Muhammed İbrahim Şuşteri, rejime muhalif olan tarafların, halkı sandık başına gitmekten ‘caydırmaya’ çalışmakla suçladı. İran’ın resmi haber sitelerinde yer alan açıklamasında Şuşteri, “Halkın seçimlere katılımının temelini güçlendirmeyi ve ülkemizin hem içeride hem de dışarıda gücünü artırmayı umuyoruz” ifadelerini kullandı.
Şarkulavsat

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir