2006’da naçizane tarafımca çalışılmış olan “Tebriz Merkezli Türk Düşünce Sistemi” ile tarihten tecrit edilmiş ve soyutlandırılmış olan “Azerbaycançılık” düşüncesinin, İran Türklüğü için tahmil edilmiş bir sınırlandırma olduğunu, yırtılıp atılması gereken giydirilmiş ucube, dar ve yırtık gömlek olduğunu beyan etmiştim.
2018’de Iran’ın Asli kurucu unsuru Türktür. İran Türklüğünün çözüm yolu, Azerbaycançılıkla değil, tam tersine tarihi gerçeklikler ışığında, asli kurucu unsur olarak üzerine düşen tarihi görevi üstlenmeli ve asli unsura yakışan strateji ile işe ve mücadeleye müdahil olmalıdır, demiş ve bunu mücadele stratejisi olarak resmen siyasi müsteviyeye taşımıştım. Ve bu süreç, ev hapsime neden olmasına bakılmaksızın ciddi biçimde sürdürülerek, günümüz olaylarına kadar başarılı şekilde devam ettirilmiştir.
Bu – “Ben Türküm ve Türk olduğumla gurur duyuyorum” diyen, Mesud Tabiboğlu’nun (Masoud Pezeshkian @drpezeshkian ) İran’da 14. Dönem Cumhurreisi olması, Tebriz, Azerbaycan, bir bütün olarak İran başta olmakla bütün Dünya Türklüğü için henuz tam anlaşılmayan, zaman aşamasında daha iyi anlaşılacak olan muazzam düşünsel devrimin önceden tarafımızca tespit ve tasvip edilen ayak sesleridir. Bu yine tarafımızca yerinde ve zamanında tasvip edilen Horasan/Azerbaycan Uygarlık Üreten Medeniyet Havzasının Avrasya çapında yeniden gündeme taşınma teşebbüsüdür.
Benim naçızace tasvip ve kanaatimce bu süreç, Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan başta olmakla bütün Türk Dünyası özellikle Türk Devletleri Teşkilatı @Turkic_States tarafından takdir ve sevinçle karşılanmalı ve birlikte kurabileceğimiz güçlü, müreffeh, özgür, demokratik Türk Birliği için yeni devrimsel bir aşama olarak değerlendirilmesi gerekmektedir.
Tebriz Milletvekili ve eski Sağlık Bakanı Sn. Mesud Tabiboğlu’nu/Pezeşkiyan’ı, 14. dönem cumhurbaşkanı seçiminin ikinci turunda oyların %53,7’sini kazanarak ülkenin 9. Cumhurbaşkanı olması hasebiyle can-ı gönülden tebrik ederim.
Sn. Dr. Mesud Tabiboğlu’nu, hem ülke çapında hemde uluslararası alanda iç içe yaşayan kriz ve buhranların hakim olduğu bir dönemeçte oldukça ağır bir görev üstlenmiştir. Bu ağır görevlerin üstesinden geleceğine olan inancımla, tükenmiş ümitlere yeniden can olacağı dileğiyle tebrik ederim.
Ayrıca İran Türklüğünün milli mücadelesinin;
“Türk Dili Devlet Dili Olmalıdır Vesselam
Tebriz Yeniden Payitaht Olmalıdır Veselam”
Sloganları ile karakterize edilen taleplerinin uygulama aşaması başlamıştır. Türklüğünü önemseyen her bir Türk, bu yönde ciddiyetle mücadele etmelidir.
Rahim CAVADBEYLİ