Tarafsız bir gözlemci, Ermenistan Cumhuriyeti Hükümeti’nin bu konuda yoruma yer bırakmadığını görebilir. Ermenistan Cumhuriyeti’nin 6 Ekim 2022’de Prag’da varılan, Ermenistan ve Azerbaycan’ın Alma-Ata Bildirgesi temelinde birbirlerinin toprak bütünlüğünü ve egemenliğini tanıdığına dair stratejik anlaşmaya bağlı olduğunu birçok kez dile getirdim ve şimdi açıklığa kavuşturmanın gerekli olduğunu düşünüyorum.
Yani Ermenistan Cumhuriyeti, Azerbaycan SSC sınırları içerisinde Azerbaycan Cumhuriyeti’nin toprak bütünlüğünü ve egemenliğini tanır, Azerbaycan Cumhuriyeti de Ermenistan SSC sınırları içerisinde Ermenistan Cumhuriyeti’nin toprak bütünlüğünü ve egemenliğini tanır.
Bu tez, her iki ülkede de hukuki geçerlilik kazanmıştır, zira her iki ülkede de onaylanmış olan “Ermenistan Cumhuriyeti ile Azerbaycan Cumhuriyeti Arasında Devlet Sınırının Belirlenmesi ve Sınır Güvenliği Konusunda Komisyon ile Azerbaycan Cumhuriyeti ile Ermenistan Cumhuriyeti Arasında Devlet Sınırının Belirlenmesine Dair Devlet Komisyonunun Ortak Faaliyetlerine Dair Yönetmelik”te, Alma-Ata Deklarasyonu, iki ülke arasındaki sınır belirleme sürecinin temel ilkesi olarak kaydedilmiştir.
Bu gerçeği göz önünde bulundurarak, Ermenistan Cumhuriyeti’nin, Ermenistan Cumhuriyeti’nin uluslararası alanda tanınan egemen topraklarının 29.743 kilometrekarelik bölümünün ayrılmaz bir parçası olan ve şu anda Azerbaycan’ın işgali altında bulunan 200 kilometrekareden fazla toprak parçasını askeri yollarla geri alma görevini bile üstlenmediğini defalarca belirttim, çünkü yukarıda belirtilen Tüzük bu konuyu prensipte çözmüştür ve sınırlandırma sürecinde pratikte çözmek için gerçek ve objektif bir fırsat vardır.
Bu bağlamda, Ermenistan Ordusunun kuruluşunun 33. yıldönümü vesilesiyle, ordumuzun Ermenistan Cumhuriyeti’nin uluslararası alanda tanınan egemen toprakları dışında kullanılmaması gerektiğini belirttiğimi vurgulamayı gerekli görüyorum (elbette bu, Ermenistan Cumhuriyeti barış güçlerinin uluslararası barış güçlerine katılımı için geçerli değildir).
Sonuç olarak Ermenistan’ın Azerbaycan’a saldırma niyetinde olduğuna dair tezler tamamen gerçek dışıdır.
