Türkiye Cumhuriyeti Devleti binlerce yıllık devlet geleneğinden gelen köklü bir tarihe sahiptir. Bu yüzden milli güvenlik her zaman tarih boyunca önem teşkil etmektedir.

Türk milletinin de kadim bir medeniyete intikal ederek günümüze kadar geldiği hakikatini her zaman ön planda tutmalıyız. Bu yüzden devletimizin güvenliğini temin etmek için çok hassas bir analiz süreciyle konulara bakmalıyız.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle köklü bir değişim ve dönüşüm süreçlerinin ardından devletimiz sınır güvenliği, iç güvenlik, dış güvenlik, kamu güvenliği ve milli güvenlik politikaları doğrultusunda çok ciddi adımlar atarak nitelikli bir şekilde kalkınma sürecine hızla devam ediyor.

Tüm bu gelişmeler ardından yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşları açısından daha kapsamlı bir yol haritası eşliğinde ciddi manada değişim ve dönüşüm süreçlerini tamamlarken gözden kaçan bir konuya dikkat çekmek istiyorum.
Bu konu “Etki Ajanlığı” konusudur.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin en öncelikli sorunu etki ajanlarına karşı ciddi manada büyük yaptırımlar uygulaması önem teşkil etmektedir. Nitekim bugün bu alanda çok ciddi bir boşluk bulunmaktadır.

Sosyal medyanın da günden güne alan hakimiyeti, hareket kabiliyeti ve etki alanları arttıkça ülkemizde suç ve suç unsurlarıyla mücadele evresinde çok ciddi manada gecikmeler ve kamu yönetiminde güvenlik politikaları açısından zafiyetler yaşanmaktadır. Bu alanda oluşan boşluk organize suçlar alanında yer alan kişi ve grupların işlerini kolaylaştırmaktadır.

Bugüne bakıldığında suç ve suç unsurlarına yön verenler kendilerini legal seviyeye sevk edebilmek için kamu yönetimi ve bürokrasinin yanı sıra enformasyon sürecini takip eden kurumlarla ilintili gibi görünmeye çalışan kişi ve grupların yine devletin yaptırım gücüyle ıslah edilmesi önem teşkil etmektedir.

Bunun için suçlu veya organize olmuş kişi ve gruplar için ciddi manada cezai yaptırım ve tahkikat süreçleri artırılmalıdır.
Devlet kendi adına leke getiren her kimse fabrika ayarlarına dönerek gereğini yapmalıdır. Bugün kendisini siyaset, sivil toplum kuruluşları ve devlete çok yakın gibi göstererek, sosyal medya da bu manada paylaşımlarda kamufle ederek “devlet arkamızda” diyerek yaptığı illegal işlerin sanki devletin çıkarına ve onun desteğiyle yapıyormuş gibi göstermesi çok büyük bir zafiyettir.

Günümüzde;  Bir siyasi partinin mitingi, bir sivil toplum kuruluşu etkinliği, bir kamu kurum ve kuruluşları faaliyetleri, sendika, dernek, vakıf ve federasyon faaliyetlerine katılan kişiler ve siyasi makamlarla çekilen fotoğraflar ardından sosyal medyada kendisini “Derin Devlet” gibi gösteren emniyet, güvenlik,  adalet ve istihbarat birimleriyle kendisini yakınmış gibi çevresine pazarlayan kişi ve grupların etki ajanlığı kanunun bir an önce çıkarak yürürlüğe girmesi ve devletimizin üzerinde kirli emelleri olanların bir an önce ıslah edilmesi önem teşkil etmektedir.

Nitekim günümüzde en öncelikli sorunlar arasında bu konu çok ciddi manada yer edinmektedir. Kendisini bir siyasi yöneticiye, bir yüksek bürokrata, siyasi partilere, kamu kurum ve kuruluşlarına, istihbarat birimlerine yakınmış gibi gösteren kişi ve kişiler için son derece önleyici olan “Etki Ajanlığı Kanunu” kapsamlı bir şekilde ele alınarak dizayn edilmelidir.

Kanunun ana işleyişi bu bağlamda kamu yönetimi ve devletin otoriter gücünü koruyan ve hiç kimse tarafından  sömürü malzemesi olmayacak nitelikte koruyucu bir politika doğrultusunda olmalıdır.

Etki Ajanlığı alanına giren bu kişilerin başkalarının sırtından rant elde edecek şekilde zemin hazırlamaları, suç ve suç unsuruna dair cezai süreçleri caydırıcılık için zemin hazırlamaları, yaptığı illegal işlerin sanki devletin bir gizli faaliyetiymiş gibi sağa sola yalan beyanla göstermeleri önlenmelidir. Elini kolunu sallayarak gezerek dokunulmazlık içinde olduğu izlenimi vermeleri etki ajanlığıyla mücadele kanunuyla cezai süreçlere tabi tutularak ıslah edilmelidir.

Kesinlikle bu kanun ağır yaptırım ve caydırıcılık içinde ele alınmalıdır. Çünkü etki ajanlığı kamu sistemini bozan bir virüs gibidir.
Devletimiz kendi milli güvenlik stratejilerini hayata geçirirken iç ve dış tehditleri gözeterek yol alırken etki ajanlığı kanunun bir an önce çok kapsamlı bir şekilde ele alınarak uygulamaya geçmesi için gayret etmeliyiz.

Devletin kurumları, o kurum içinde idareciler, bakanlıklar, siyaset dünyası, sanat, spor, sendika ve iş dünyasına karşı çıkar güden ve kendilerini üstün gösteren kişi ve grupların da dahil olacağı etki ajanlığı kanunu ülkemizde siyaset, ticaret, devlet ve kamu yönetiminde köklü bir arınmayı sağlayacaktır.

İç ve dış güvenliğin sağlanması için en öncelikli adım milli güvenliğin temin edilmesidir. Bunun için etki ajanlığı kanunu çok geniş bir araştırma ve kapsam alanı büyük bir şekilde tasarlanarak kanun nezdinde uygulamaya alınmalıdır.

Cumhurbaşkanlığı Hükumet Sisteminde güçler ayrılığı ilkesini korumak, kamu sisteminde hantallığı ortadan kaldırmak, devlet kurumları arasında koordinasyon bozukluğundan kurtulmak ve en önemlisi suçlu insanların bukalemun gibi renk değiştirerek güçlü bir görüntüyle hayat sürmesine mani olmak için son derece önemli bir konudur. Ülkemizin, milletimizin ve devletimizin geleceği için gayret etmeliyiz

MAHMUT SAMİ MALLI
SİYASET BİLİMCİ