Türkiye’nin teröristlere karşı sınır güvenliğini sağlayabilmek maksadı ile başlatmış olduğu Barış Pınarı Harekatı’nın durdurulması için Avrupa Birliği ortak açıklama yapmak istediğinde Macaristan, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi ortak açıklama yapmak istediğinde ise Rusya alınmak istenen ortak kararları yüreklilikle VETO etmiştir!
Peki, bugün için KKTC tanınmıyor. Macaristan ve Rusya gibi bir destek verilemeyebilir. Peki anında açıklama yaparak destek vermek bu kadar mı zordu? Destek veremedikleri yetmezmiş gibi hem teröristlere karşı verilen mücadele örtülü olarak eleştirilmiş hem 1974’e değinilerek eleştirilmiş hemde Türk dış politikasina akıl vermeye kalkışılmıştır! Varını yoğunu hiç düşünmeden KıbrısTürk Halkı için veren feda edenTürkiye’ye karşı yapılan bu açıklamaları kabul etmek hazmetmek mümkün değildir!
Kıbrıs Türk Halkı, KKTC Başbakanı Sayın Ersin Tatar ve Başbakan Yardımcısı Sayın Kudret Özersay’ın ilk günden yapmış oldukları açıklamalarda belirttikleri üzere Türkiye’nin sınır güvenliğini sağlayabilmek maksadı ile teröristlere karşı başlatmış olduğu Barış Pınarı Harekatı’na tam destek vermiştir. Kıbrıs Türk Halkı köklerine sıkı sıkıya bağlı ve vefalı bir halktır. Kıbrıs Türk Halkı hiç bir kimsenin bu duruma gölge düşürmesine asla müsade etmeyecektir!
Teröristler Fırat’ın Doğu’sunda enerji koridoru oluşturma adı altında yapay bir terör devleti kurmaya çalışmaktadırlar! Bölgesel aktörler zaman zaman açıktan zaman zaman da örtülü olarak söz konusu terör gruplarını emelleri doğrultusunda hem taşeron olarak kullanmaktadırlar. Hemde her türlü silah ve mühimmat yönünden desteklemektedirler!
Türkiye Barış Pınarı Harekatı ile hem kendi sınırlarının güvenligini sağlamak hemde sınırları icerisindeki 4 milyon civarındaki Suriyeli göçmenin oluşturulacak güvenli bölgelere dönmelerini saglamaya çalışmaktadır. Türkiye bugun az sayıda olan terörist grupların güçlenerek sayıları ve askeri anlamda maksimum seviyede güçlenmesini göz göre göre eli kolu bağlı şekilde izlemeli miydi? Böyle bir bekleyiş bırakın sadece Türkiye ve bölge ülkelerini ateş çemberi içerisine almayı 3. Dünya Savaşı çıkma potansiyelini ciddi anlamda içerecekti! Hiç bir devlet tarihte pembe hayalperest söylemlerle kurulmamıştır! Davetler tarih boyunca güç kuvvet kudret ve süngünün ucunda kurulmuş kazanılmış ve devamlıllıklarını da bu sekilde idame ettirebilmişlerdir! Hayalperestliklerle pespembe hayal alemlerinde yaşayanlarla aktivist marjinallerle devletler asla idame ettirilemez! KKTC’nin maceralarla geçirecek tek bir dakikası bile yoktur! Kıbrıs Türk Halkı’nın1878’de başlayan Varoluş ve Özgürlük Mücadelesi geçmiste de pek çokkez ifade ettiğim üzere bitmemiş bilakis devam eden canlı bir süreçtir. Kıbrıs Türk Halkı inanıyorumki en kısa zamanda Varoluş ve Özgürlük Mücadelesinin gereklerini yerine getirecektir…
Gökhan Güler