KAFKASYA VE AKDENİZ
İşgal ettiği Azerbaycan topraklarından, Azerbaycan topraklarına saldıran Ermenistan üzerinden yeni jeo politik oyunların başladığını görmekteyiz.
Rum ve Yunanistan ile başlayan jeo politik oyunların baş aktörü Fransa olarak karşımıza çıkmaktadır.
Yeni İpek Yolu projesi , enerji nakil hatları olmak üzere Kafkasya bölgesinde bir çok gelişmelerde dışarıda kalan Ermenistan , azalan nüfus , küçülen ve kötü durumda olan ekonomisi ile çalışan iş gücünün bölge ülkelere göç etmesi ile bir çok alanda zayıflamasına rağmen her zaman yedekte tutulan vekil savaşçı ülke konumunu korumaya yeri ve zamanı geldiği zaman emperyal devletler tarafından kullanılmaya devam edilmektedir.
Azerbaycan’ın dağlık Karabağ bölgesini Rusya’nın yardımı ile işgal eden ve her zaman hem Türkiye için hemde Azerbaycan için vekil ülke konumunu ile sahaya sürülmeye devam edilen Ermenistan, Tovuz saldırısı sonrası kendisine verilen görevlerine yeni saldırılar ile yenilerini eklemiştir.
Asıl amaçları bölgemizdeki güçlenen ve hak arayan milletlerin umudu olmaya devam eden Türkiye karşıtı eylemlere destek vermek üzere planlanmış olmasıdır.
Yeni İpek yolu projesi ile bölgedeki etkisin siyasi ve ekonomik etkisinin azalacağını gören emperyal devlet Kafkasyada çıkartacakları kaos ve krizle bir çok gelişmelerin bölgelerine ulaşmadan önüne geçmeyi planlamaktadırlar.
Rusya Akdeniz bölgesinde varlığının devamını sağlamlaştırmak ve Türkiye üzerinde Suriyede gelişmelere bağlı olarak daha etkin olmak üzere Ermenistan’a destek verirken dünkü düşmanlarımızın tekrar bir araya geldiklerini görmekteyiz.
Azerbaycan topraklarının işgal etme eyleminden vazgeçmeyen , önce ASALA şimdi ise PKK terör örgütlerine destek veren , Türkiye’ye karşı dünyanın her yerinde eylem yapan bir devletin terör devleti olarak görülmemesi ve desteklenmesinin ardında yatan nedenleri iyi analiz etmemiz gerekir.
Buna göre;
Akdenizdeki gelişmeler
Türkiye Libya ilişkileri
Fransanın Türkiye karşıtı bütün oluşumların içinde Ermenistan ile beraber olması,
Minsk grubunun gerekli çalışmaları yapmaması ve Ermenistan yanlısı tutum izlemesi,
Rusya, Türkiye ilişkilerine karşı ABD’nin Ermenistanı kullanması,
Enerji nakil hatlarına karşı Azerbaycan ve Türkiye arasında hatları etkisiz hale getirme,
Azerbaycan ekonomisinin gelir kaynağı olan enerji yollarının sekteye uğratarak ekonomisine zarar verme,
Dağlık Karabağ bölgesinin yeraltı zenginliklerine sahip olmak istemesi,
İran’ın Ermenistan’a destek vermesi,
Türkiye’ye karşı cephe genişletme çabaları
Türkiye’yi çevreleme doktrini dahilinde yapılacak hareketler, Türkiye ile Türk Dünyası arasındaki bağları kopartma, Dünyada Türkiye karşıtı lobileri etkin şekilde kullanması, Çin’in bölgeye gelmesinin önüne geçilmesi,
Çin Türkiye ilişkilerinin ekonomik yol lojistik alanlarını etkisizleştirme,
Karadeniz de Türkiye’nin doğalgaz bulması ile bölgemizde değişen dengelerin geleceğinde neler olabileceğini iyi okuyan ülkeler ekonomik ve teknolojik olarak güçlenmiş tek millet iki devlet yapısı ile her alanda işbirliği yapan iki devletin gelecekte enerji yönetimlerinde, ortak olarak güç sahibi olmasının ve bağımsız hareket etmelerinin önüne şimdiden geçmek için zayıflatılmaya çalışılan planla politika oluşturarak karşımıza çıkmaktadır.
Enerjide güçlü olan Türkiye’nin dışa bağımlılığının her alanda azalmaya başladığı, ikinci istiklal savaşı mücadelesinini her alanda verildiği asla unutulmamalıdır.
Dr.Mehmet BOZKUŞ Siyaset Bilimci