Çağımızın ekonomi savaşlar çağı olduğunda hiç şüphe yok. Artık bir ülkeyi yenmek için direk kurşun sıkmaya gerek yok ve ekonominin en önemli özelliği de, onun sloganla veya propaganda ile yürümemesidir. Dolayısı ile ekonomi siyasetin kullandığı başka alanların tersine gerçeklere dayanmaktadır ve buna göre de kalıplaşmış ezberleri bozan bir fenomendir. Amerikan yönetimi bugün iktisadi yaptırımlarla İran’daki iş üstünde olan mollaları hakikaten ciddi bir şekilde köşeye sıkıştırmış ve durum eğer böyle giderse, İran devleti yakın gelecekte halkın sade gündelik ihtiyaçlarını bile karşılayamayacaktır çünkü söz konusu olan bu iktisadı savaşta, İran’ın Amerika’ya karşı kullanacak hiç bir şeyi yok ve bunun en önemli nedeni de Fars-Şii ideoloji merkezli bir devletin Amerika gibi iktisat merkezli bir yönetimle karşı karşıya gelmesidir. Böyle bir durumda ki İran kendini korumak için köpüklere el atıyor Türkiye ile Amerika’nın arasında oluşan ekonomik kriz, İran’a düşündüğümüzden fazla avantaj sakladı. Bu krizden önce, İran’ın devlet medyaları Erdoğan’ı bir Amerikan kuklası olarak gösterselerde şimdi Türkiye Cumhurbaşkanı, İran’ın resmi medyalarında Amerikan karşıtı ve kendi ülkesinin milli çıkarlarını Anti-Amerikan ideolojisi yolunda kurban veren bir şahis gibi sergileniyor. Aslında İran yönetimi Türkiye ile Amerika arasında ki krizi kullanarak kendi halkına bölgedeki yaptıkları tüm terrör eğlemlerine meşruiyet kazandırmak isteyerek Amerikaya karşı Türkiye ile aynı cephede olduğunu göstermek istiyor. Ama gerçek bu ki çeşitli toplumsal, siyasal ve tarihsel nedenlerden dolayı bu iki rakip hatta Amerika’ya karşı bile aynı cephede olamazlar. Şuan İran yönetimi sadece kendini korumak için her yere el uzatıyor dolayısıyla Türkiye ile Amerika arasındaki bu kriz İran için bir olağanüstü tarihi fırsat sayılıyor çünkü baskı artık sadece İran yönetimi değil belki iki ülke üzerine yayılmıştır ve bu mollalara rahat bir nefes alma fırsatını vermiştir ama Türkiye’deki bu kriz böyle devam edemez çünkü karşı karşıya gelen taraflar aynı dengede değiller ve Türk devleti bu krize ideolojik açıdan değil belki milli çıkarlar açısından yaklaşmalıdır.
Fardin Bayandor​
KAFKASSAM Ortadoğu Çalışmaları Uzmanı
fardin22k@gmail.com
Facebook: Ayaz Sürgün