İran’da Dini Liderlik Makamı ve Geleceği
Ali ŞAHİN
Akşam saatlerinde haber ajanslarına İran’ın dini lideri Ayetullah Hamaney’in öldüğü haberi düşmüştür. Bu haberden sonra İran’dan yalanlama gelmiştir. Fakat 77 yaşındaki Ayetullah Ali Hamaney’in sağlık problemleri olduğu bilinmektedir.
Bununla birlikte haberden sonra herkesin kafasında İran’daki dini liderliğin konumu sorgulanmaya başlanmıştır. Zira İslam devriminden sonra İran’ın yönetim mekanizması değişmiştir. Humenyi tarafından geliştirilen doktrin ile din ve siyasetin ayrılamayacağı bu yüzden İran siyasi otoritesinin en tepesine dini liderin oturtulacağı bir sistem getirilmiştir. Böylelikle İran’daki dini lider ülkedeki iç ve dış politikaları da denetimi altında tutmaktadır. Bununla birlikte Humeyni hem devletin siyasi lideri hem de dini lider olmuştur. Bununla birlikte Humeyni ölmeden kısa bir süre önce İran anayasasında revizyona giderek bazı değişiklikler yapmıştır. Bu değişiklikler neticesinde egemenliğin, yasama, yürütme, yargı organlarının dini liderin gözetimi altında kullanılacağı ifade edilmiştir. Humenyni’nin ölümünden sonra liderliğe Ayetullah Ali Hameni seçilmiştir.
Dini liderlik müessesi ömür boyu sürmektedir. İran’da dini lider başkomutan olarak savaş açma hakkına ve barış yapma hakkına sahiptir. Cumhurbaşkanını alma yetkisini de elinde bulundurmaktadır. Yargı ve polis onun elindedir. Orduya atanacak komutanları da o seçmektedir.
İran’da dini lideri seçen kurum uzmanlar meclisidir. Bu meclis 88 kişiden oluşup, halk tarafından seçilmektedir. Ayrıca uzmanlar meclisi, dini lideri denetleme ve azletme hakkına da sahip tek kurumdur. Uzmanlar meclis dini lidere daha çok dini konularda danışmanlık yapmakla görevlidir. Bu yüzden tamamı din adamlarından oluşmaktadır. Bu meclis ülkenin dini liderini seçtiği için meclisin başkanının siyasi görüşü önemlidir.
Ayrıca İran geçtiğimiz Şubat ayında kritik bir seçim geçirmiştir. Bu seçimde reformcular muhafazakarları hezimete uğratarak büyük zafer kazanmıştır. Ayrıca 88 sandaleyden oluşan uzmanlar meclisinin 52’sin kazanarak büyük avantaj elde etmiştir. Seçimden önce meclis başkanlığı muhafazakarların elinde bulunurken, seçimden sonra reformistlerin eline geçme eğilimindedir. Ayrıca meclis başkanlığı için en kuvvetli adayın Rafsancani olduğu göze çarpmaktadır.
Muhafazakar zihniyetli olan Ayetullah Hamaney’in reformist kanatla bir türlü anlaşamadığı ve sürekli ters düştüğü medyaya yansımıştır. Hatta Hamaney, Ruhani’nin Avusturya ziyaretlerini erteletmesinde etkin olmuştur. Bununla birlikte birkaç konuda sağlık sorunlarını bahane etmiştir. İran’ın batıya entegrasyonuna karşı olan Hamaney, Ruhani’nin sağlıklı çalışmasına engel olmaktadır.
Seçimden sonra uzmanlar meclisinin çoğunluğunu elinde bulunduran reformistler Hamaney’in vefat etmesi halinde ülkenin yeni liderinin seçilmesinde baş aktör olacaktır. Reformistler yeni lider seçiminde muhtemelen Haşimi Rafsancani’yi destekleyeceklerdir. Bununla birlikte eski cumhurbaşkanı olan Haşimi Rafsancani, devrimden sonra İran’a yeni bir soluk getirmiştir. Liberal bir zihniyete sahip olan Rafsancani İran’ın batıya açılmasında soluk olmuşutur. İran’da burjuva sınıfı oluşturmuş, İran’ın dünyaya açılmasında kilometre taşı olmuştur. Haşimi Rafsancani’nin dini lider olması halinde bugünlerde batıya entegre olan İran’ın ve Ruhani’nin işini kolaylaştıracaktır.
İran’da Dini Liderlik Makamı ve Geleceği
506 0