İranlı Avrasya Strateji Konseyi Araştırma Merkezi Müdürü Mahmood Shoori, bu yıl gündeme gelen Hazar Denizi’ni Basra Körfezi’ne bağlayacak kanal projesinde ilerleme kaydetmek için İran’ın Rusya’nın girişimine ihtiyacı olduğunu söyledi.
Bu yılın ilk aylarında basında Tahran’ın Hazar Denizi’ni Basra Körfezi ile bağlayacak 7200 kilometrelik bir kanal projesi gerçekleştirmek istediği yönünde haberler yer almıştı. İran’ın Eski Enerji Bakanı Majid Namjoo da projenin gerçekleştirilmesi için 7 milyar dolar gerektiğini belirtmişti.
Putin: İran ve Azerbaycan ile Hazar Denizi’nde yeni projeler gerçekleştirebiliriz
Sputnik’e konuşan Avrasya Strateji Konseyi Araştırma Merkezi Müdürü Mahmood Shoori, şimdilik projeyi stratejik açıdan elzem olarak tanımlamanın çok erken olduğunu belirterek, “Projeye yönelik tartışmalar yıllardır sürüyordu. Dürüst olmak gerekirse, bu sadece bir tartışma, gerçekte yalnızca bir fikir olarak kaldı, uygulanmaya başlanmadı bile. Bunun nedeni projenin çok büyük, çok yönlü ve pratik açıdan karmaşık olması, özellikle maliyeti. Bu nedenle projenin geleceği için bir tahmin yürütmek çok zor. İran böyle bir projeyi tek başına gerçekleştiremez” dedi.
Shoori ayrıca bu projenin uygulanması durumunda, İran’ın kuzeydeki komşuları, Orta Asya ülkeleri ve Rusya ile ilişkilerinin büyük oranda değişebileceğini ve Hazar Denizi’nin böylece uluslararası sularla bağlanarak ticaret için uygun koşullar yaratılacağını vurguladı.
‘RUSYA’NIN PROJEDEKİ ROLÜ BÜYÜK’
İthalat-İhracat-Ticaret
Projenin gerçekleştirilmesi durumunda Hazar ve Basra Körfezi bölgelerindeki ülkelerden oluşan bir konsorsiyuma ihtiyaç duyulacağını belirten Shoori, “Rusya’nın projede muazzam bir rolü var. Hazar Denizi’nin yasal statüsü konusunda bir karar alınması için uluslararası bir projenin başlatılması için şart” diye konuştu.
Bu arada söz konusu proje ilk olarak 19. yüzyılda gündeme gelmişti. Rus mühendisler gemi ile geçilebilecek bir kanalın planını hazırlamıştı. Bu plan çerçevesinde Rusya’nın Türkiye’deki boğazları ve Mısır’ın Süveyş Kanalı’nı bypass ederek Hint Okyanusu’na daha kısa bir mesafeden ulaşması öngörülüyordu. Ancak proje savaşlar, siyasi krizler ve devrimler nedeniyle yalnızca kâğıt üzerinde kalmıştı.
Süveyş kazasından sonra tekrar gündeme gelen konu hakkında İran’ın Moskova Büyükelçisi Kazım Celali, Süveyş Kanalı’na alternatif olarak Hazar ‘Kuzey-Güney Ulaştırma Koridoru’nun etkinleştirilmesi çağrısında bulundu.
Celali, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Son günlerde Ever Given isimli dev konteyner gemisinin karaya oturması sonucu Süveyş Kanalı’ndaki deniz trafiğinin durması ve küresel ekonomide yaşanan kayıplar ışığında, Süveyş Kanalı koridoruna alternatif olarak altyapının tamamlanmasını hızlandırmak ve Kuzey-Güney Ulaştırma Koridoru’nu etkinleştirmek her zamankinden daha önemli” ifadelerini kullandı.
Kuzey-Güney Ulaştırma Koridoru ile Hint Okyanusu ve Körfez’i Hazar Denizi’ne bağlayıp İran’dan geçerek ardından St.Petersburg’a gidilmesi planlanıyor.
İran resmi haber ajansı IRNA’ya göre Celali, Kuzey-Güney Ulaştırma Koridoru’nun süreyi 20 gün, maliyeti de yüzde 30 oranında indirerek, Süveyş Kanalı’na alternatif olarak daha iyi bir seçenek olduğuna vurgu yaptı.
Celali ayrıca, “Son olay Süveyş Kanalı’ndan daha az tehlikeli bir alternatif arama gerekliliğinin bir göstergesi” ifadelerini de kullandı.