KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. İran
  4. »
  5. İran Afrika’daki uyuyan hücrelerini harekete geçirdi

İran Afrika’daki uyuyan hücrelerini harekete geçirdi

Kafkassam Editör Kafkassam Editör - - 6 dk okuma süresi
274 0

İran, ‘kolay hedefler’ bulmak için Afrika’daki uyuyan hücreleri harekete geçiriyor.

Resmi ABD ve İsrail kaynakları, Devrim Muhafızları dış operasyon yetkilisi Kasım Süleymani’nin ABD saldırısıyla öldürülmesinin ve geçen yıl İran Savunma Bakanı Yardımcısı Muhsin Fahrizade’ye yönelik suikastın intikamını alma girişimi çerçevesinde İran’ın, ‘kolay hedefler’ peşinde Afrika’daki ‘uyuyan hücreleri hareket geçirme’ niyetinde olduğunu açıkladı.

Açıklama, New York Times tarafından 15 Şubat’ta yayınlanan ve Şubat ayı başlarında başkent Addis Ababa’da Etiyopya istihbarat servisinin büyük bir saldırıyı engellemesine yönelik yeni ayrıntıları ortaya koyan bir raporda dile getirildi. İstihbarat servisinin, silah ve patlayıcı sığınağı bulmasının yanı sıra Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) büyükelçiliğini hedef alan 15 kişilik bir hücreyi de gözaltına aldığı belirtildi.

ABD’li ve İsrailli yetkililer, saldırının İran tarafından gerçekleştirildiğini belirtirken, istihbarat servislerinin, ABD ve İsrail’in ülkedeki büyükelçilikleri hakkında istihbarat verileri toplayan bir terör hücresinin geçen sonbahardan bu yana Addis Ababa’da aktif olduğunu söyledi.

İsrailli yetkililer, tutuklanan hücrelerden en az 3’ünün İran ajanı olabileceğine dikkati çekti.

Gazeteye göre komplonun arkasında kimin olduğunu açıklayabilecek tek kanıt, 16’ıncı unsur olan Ahmed İsmail’in İsveç’te tutuklanması oldu. Çeteye liderlik etmekle suçlanan İsmail, Etiyopya makamlarına göre Afrika, Asya ve Avrupa istihbarat servisleri iş birliğinde tutuklandı. Bu bağlamda Pentagon’un Afrika komutanlığı istihbarat müdürü Tuğamiral Heidi K. Berg, Etiyopyalı yetkililerinin tutuklayabildiği 15 unsurun arkasında İran’ın olduğunu ve ‘bu başarısız komplonun beyni’ olan İsmail’in İsveç’te tutuklandığını söyledi.

Tuğamiral Berg, “Etiyopya ve İsveç, bu komployu başarısızlığa uğratma konusunda iş birliği yaptı” dedi.

Etiyopya hükümetinin, suçlama parmağını İran’a doğrultmamasının nedenlerine ilişkin olarak çok sayıda diplomat, “Bugün Afrika kıtasının diplomatik başkenti ve Afrika Birliği’nin merkezi olan Etiyopya, büyük uluslararası güçlerle ilgili hassas meselelere alenen dahil olmaktan kaçınmaya çalışıyor” dedi.

Öte yandan Etiyopya’daki Ulusal İstihbarat ve Güvenlik Servisi, ikinci bir komplocu grubun Sudan’ın başkenti Hartum’daki BAE büyükelçiliğine saldırmaya hazırlandığını söyledi. Sudanlı bir yetkili de bu iddiayı doğruladı.

Üst düzey bir ABD savunma yetkilisi, Addis Ababa’daki tutuklamaları, İran’ın Güney Afrika’daki ABD büyükelçisi Lana Marks’a yönelik başarısız öldürme planına bağladı. Söz konusu haber, geçen Eylül ayında ABD’de yayınlanan Politico dergisi tarafından öne sürülmüştü. Etiyopya hücresinin tutuklanması, İran ve ABD’de nükleer anlaşmaya geri dönme konusunda siyasi hassasiyetlerin arttığı bir zamanda gerçekleşti.

İsrailli yetkililer, New York Times’a yaptığı açıklamada, Afrika kıtasındaki dost ülkelerin hükümetlerin, topraklarında gerçekleşen şüpheli İran faaliyetleri hakkında sık sık bilgi paylaştıklarını belirtti.

Diğer taraftan Carnegie Uluslararası Barış Vakfı’nda dış politika uzmanı Aaron David Miller, Addis Abada komplosu gibi herhangi bir planın, ‘ABD Başkanı Joe Biden’ın İran’la olan nükleer diplomasisini zayıflatma potansiyeli göz önüne alındığında ilginç bir seçim’ olacağını belirtti.

İsrailli yetkililer, Haziran 2018’de Fransa’daki İran muhalefet konferansına yönelik başarısız saldırıdan ve aynı yıl Danimarka’da başka bir komplodan sorumlu olan İran organının, Etiyopya’nın başkentindeki başarısız saldırıyı düzenlemekten de sorumlu olduğunu dile getirdi.

ABD ve İsrail kaynakları, İran’ın Etiyopya’daki saldırısının, geçen yıl İran’ın ağır ve acı verici kayıplar verdiği Afrika ülkelerinde kolay hedefler aramak için genişletilmiş bir girişimin yalnızca bir parçası olduğunu belirtti. Girişimin, Devrim Muhafızları dış operasyonları başkanı Kasım Süleymani’nin Bağdat’ta bir ABD saldırısında öldürülmesinin ve daha sonra Savunma Bakanı Yardımcısı ve ‘Amad’ programından sorumlu eski yetkili Muhsin Fahrizade suikastının intikamını alma amacı taşıdığı kaydedildi.

Geçen çarşamba günü İngiliz Yahudi gazetesi The Jewish Chronicle, geçen Kasım ayında Tahran yakınlarında suikasta uğrayan Fahrizade’nin, İsrail İstihbarat Servisi Mossad tarafından birkaç parçaya ayrılarak İran’a kaçırılan bir tonluk bir silahla öldürüldüğünü bildirdi.

Gazete, saldırının ‘ABD müdahalesi olmaksızın tek başına İsrail tarafından gerçekleştirildiğini’, ancak ABD’li yetkililerin konuyla ilgili önceden bilgi aldığını açıkladı.

Devrim Muhafızları Sözcüsü Ramazan Şerif, İran’ın habere ilişkin açıklaması hususunda 15 Şubat’ta, “Kesinlikle, Siyonist rejim İran halkına, bu ülkenin bilin adamlarına ve seçkinlerine verdiği zararın yanıtını alacaktır” dedi.

Washington Yakın Doğu Araştırmaları Enstitüsü’nde İran askeri işler uzmanı Farzin Nedimi, İran’ın yeni yönetime, İran hükümeti ile hızlı bir anlaşmaya varamazlarsa ‘karşı karşıya kalacakları şeyin bu olacağı’ mesajı göndermek istediğini belirtti.

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir