KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Gündem
  4. »
  5. İngiltere Türkiye’nin Suriye harekâtını destekliyor!

İngiltere Türkiye’nin Suriye harekâtını destekliyor!

Ömür Çelikdönmez Ömür Çelikdönmez - - 6 dk okuma süresi
385 0

AB’den Ayrılalım (Brexit) kampanyasını yürütenx Londra eski belediye başkanı, Muhafazakâr Partili siyasetçi Boris Johnson’un bilerek veya bilmeyerek AB ve Türkiye karşıtı kampanyasıyla Türkiye’nin uzun vadede çıkarlarına hizmet ettiğini belirtmiştim. Geçmişte Spectator dergisinin editörlüğünü de yapan Boris Johnson’un, linç edilerek öldürülen Osmanlı İmparatorluğu’nun son Dahiliye Nazırı (İçişleri Bakanı) Ali Kemal’in öz torunu Stanley Johnson’ın oğlu olduğunu ve aile köklerinin Türkiye’ye Çankırı’ya uzandığını da vurgulamıştım. (Bkz. http://www.kafkassam.com/ali-kemalin-torunu-boris-johnson-avrupa-birligine-karsi.html ) Dediğim gibi de oldu, Ali Kemal’in öz torunu Stanley Johnson’ın oğlu AB’den Ayrılalım (Brexit) kampanyasında Türkiye karşıtı söylemleri ön plana çıkaran Muhafazakâr Partili siyasetçi Boris Johnson, Avrupa Birliğini parçalayan Osmanlı torunu olarak tarihe geçti. Kaderin cilvesine bakın ki, Boris Johnson’un dedesi Ali Kemal; Osmanlı İmparatorluğunda İngiliz çıkarlarını gözeten bir politika izliyordu. Onun bu politikası Osmanlı İmparatorluğunu parçaladı. Torunu Boris Johnson’da dedesinin tersine Avrupa Birliğini parçaladı ve belki de İngiltere’nin parçalanmasına kapı araladı. (Bkz. http://www.kafkassam.com/avrupa-birligini-osmanlinin-torunu-parcaladi.html )
İngiltere’de Brexit referandumunun ardından dışişleri bakanlığı koltuğuna oturan Boris Johnson, bakan sıfatıyla ilk kez Türkiye’ye geldi. Ankara’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kabul ettiği Johnson’un programında, Anıtkabir’de vardı. Johnson Anıtkabir Özel Defteri’ne şunları yazdı: “Atalarımın topraklarına dönmek, modern, özgür ve demokratik Türkiye’nin kurucusuna saygılarımı sunmak ve Türkiye’nin dünyanın büyük ulusları arasında yer almasıyla onun vizyonunun nasıl gerçekleştirildiğini görmek büyük bir ayrıcalık.” (Bkz. https://tr.sputniknews.com/turkiye/20160927/1025015411/ingiltere-disisleri-bakani-johnson-anitkabir.html ) Boris Johnson, Ankara temaslarında serbest ticaret anlaşmasının yanı sıra Suriye krizi ve Kıbrıs sorununu da masaya yatırdı. Ziyaretinin zamanlaması ve demeçleri Türkiye’nin Suriye’nin Suriye politikasına örtülü destek gibi algılanabilir.

Boris Johnson diyor ki; “DAEŞ ve PKK’yla olan mücadelede ortak pozisyona sahibiz. Türkiye dünyanın güvenliği açısından çok merkezi öneme sahip. Kıbrıs’taki çözüm sürecinden bahsettik. Her iki taraf da liderlik gösteriyor. İyimser bir şekilde bu yolda ilerlemeye devam ediyorlar. Bütün iyimser meselelerden bahsettik. Ekonomik etkileşim çok önemli. Her yıl 2,5 milyon İngiliz’in buraya gelmesinden bahsetmiyoruz. Türk malları bizim ülkemize geliyor. Son 5 yıl içinde ticaret hacmi çok büyük oranda artış gösterdi. Bu sadece bulaşık makinesinden ibaret değil. Benim çocukken kullandığım ve yediğim bazı ürünler de Türk şirketleri tarafından üretiliyor. Bu da gerçekten ekonomik ortaklığımızın önemli göstergelerinden bir tanesi. (Bkz. http://dusuncemektebi.com/d/130577/johnson-i-koseye-sikistiran-soru/ )

Boris Johnson gelmeden önce; İngilizlerin 2.5 aydır Güneydoğu’daki bütün aşiretlerle özellikle Hakkari, Van, Çatak, Silopi, Mardin bölgesinde etkin aşiretlerle görüştükleri, bunlarla pazarlık yaptıkları, toprak ağası olarak varlığını sürdüren bu aşiretlerin bankalara olan birikmiş trilyonlarca liralık borçlarını ödedikleri, bölgede bu faaliyetleri sürdüren İngiliz diplomatların araçlarına yol kontrolü yapan PKKlıların ses çıkarmadıkları ve engellemedikleri gibi sansasyonel haberler piyasada uçuştu. (Bkz. http://www.yenicaggazetesi.com.tr/bir-ingiliz-klisesi-asiretleri-isyana-tesvik-39852yy.htm ) İtiraf edeyim bu haberler hiç dikkatimi çekmedi ve itibar etmedim. Sebebine gelince; öncelikle devletimizin bölgeye hâkim olduğunu bilmem. Bir diğer nedende bölgedeki aşiretlerin kendilerini yakacak bu tür teklife pabuç bırakacaklarını sanmamam. Ayrıca İngilizlerin Amerikalı sığır çobanları kadar aptal olmadıkları gerçeği. Çünkü onlar işlerini ortalığı velveleye vererek yapmazlar. Kızılderili atasözünü hatırlayın; “Bir suda iki balık kavga ediyorsa oradan beş dakika önce uzun bacaklı bir İngiliz geçmiştir.”
Boris Johnson’un Türkiye ziyareti öncesinde gündeme taşınan bu tür asılsız rivayetler en çok Amerikalıları memnun etmiştir. Çünkü İngiltere’nin Türkiye’nin yanında olduğu bir görüntü imajı, en çok onları rahatsız edecekti. Bu nedenle suyu bulandırmak istediler. İngiltere Dışişleri Bakanı Boris Johnson’un Türkiye’de bulunduğu sırada ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Antony Blinken’da Ankara’daydı. Blinken’in Ankara ziyaretindeki ana gündem maddesi IŞİD’e karşı mücadelede işbirliği seçeneklerini değerlendirmek olarak açıklandı. Boris Johnson’un temasları sırasında Türk makamlarından özellikle Suriye’de İngilizler Ürdün-Irak sınırına yakın El Tenf’teki “Yeni Suriye Ordusu (NSA)” birliklerine nezaret eden sözde IŞİDle savaşan İngiliz Özel Kuvvetleri’nin Türk ordusunun operasyonları sırasında zarar görmemesini isteği sürpriz değil.

Ömür Çelikdönmez
Twitter:@oc32oc39
omurcelikdonmez@hotmail.com

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir