KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Türkiye
  4. »
  5. Hasan Oktay: Türkiye’de İngilizce eğitim serbest, Türkiye dışında Türkçe eğitim yasak

Hasan Oktay: Türkiye’de İngilizce eğitim serbest, Türkiye dışında Türkçe eğitim yasak

Hasan Oktay Hasan Oktay - - 9 dk okuma süresi
456 0

Dil ile ilgili ne söylense azdır Türkçe Türkiye Cumhuriyetinin resmi dilidir. ANA dildir. ANA dil esas dildir. ANA dili resmi dil olarak kabul etmek anadan öğrenilen dili inkâr anlamına gelmez. ANA dil ile anadan öğrenilen dil mensupları arasında anlam kargaşasından dolayı müthiş bir kavga var. ANA dil kapsayıcıdır kuşatıcıdır medeniyet dilidir. Onu köreltmeye çalışmak yok saymak, hatta yasaklatmak ihanet ile eş değerdir. Türkiye’de İngiliz İslamcılığından gelen bir hastalık var o da Türk ile ilgili ne varsa ona düşmanlık yapmaktır, dolayısı ile de İngiliz İslamcılarında Türkçe düşmanlığı vardır.Arapça cennet dili Türkçe cehennem dilidir diye de bir masal uydurmuşlardır. Bunun asıl sebebi ise 17. yüzyıldan itibaren İngiliz imparatorluğunun dünyada rakibi gördüğü Osmanlı Devletini ayakta tutan ANA unsur olan Türk’e ait ne varsa onu ortadan kaldırarak dünyadaki rakibini bertaraf etmektir. İşte bunun için 20. Yüzyılın başında gerçekleşen İngiliz Rus ittifakının temel gayesi Türksüz bir dünya için son hamleyi yapmaktı. Çanakkale savaşı bu tasavvurun bir hamlesi idi ve Çanakkale’de direnen Osmanlılar hem İslam’ın hem de bu medeniyetin temel dinamiği olan Türklüğün geleceğini kurtardı.
Türkiye Cumhuriyeti kurulduğunda İngilizler resmiyette bu kuruluşu tanırken el altında da Mısır üzerinden İngiliz İslamcıları eli ile Cumhuriyetin temel dinamiklerine saldırılarını hiç eksik etmedi. Cumhuriyeti hazmedemeyen İngilizler doğrudan yapamadıkları düşmanlıklarını İslamcılar üzerinden alabildiğine yaptırdılar. Öncelikle İngiliz İslamcıları Cumhuriyeti kuran kadroya ağır hakaret, iftira ve suçlamalarda bulundular. Yeni Cumhuriyetin temellerine saldırdılar oysa bu cumhuriyet dindara dinini yaşama hakkı ve garantisi verdi. Eleştirilerinin arkasında yatan esas sebep İngilizlerin açıktan yapamadığı düşmanlığı din kisvesi adı altında dini özgürleştiren yapıyı eleştirtmek, böylece de cumhuriyetin temellerini sarsmaktır.
ANA dil meselesine tekrar dönersek İngiliz imparatorluğunda hiç kimse İngilizcenin dışında konuşulan dil ile ilgili bir talepte bulunmaz, İngilizcenin dünya dili olması için her bir imparatorluk vatandaşı canhıraş çalışır. İngilizce dünya dili, İngilizce batı medeniyetinin dili olmuştur bu tutum ve davranış ile. Dünyanın birçok gelişmiş ülkesinde ANA dil meselesi hallolmuş anadan öğrenilen dil ile hiç kimsenin sorunu olmamış, anadan öğrenilen dilin de iktidara bir dayatması olmamıştır. Fransa ABD Almanya örnekleri çoğaltabiliriz.

Türkçe niye saldırı altında
Osmanlı İmparatorluğunun da Türkiye Cumhuriyetinin de resmi dili Türkçe idi. Osmanlı İmparatorluğunu Türkiye Cumhuriyeti tasfiye etmedi, yıkmadı, mirasını reddetmedi. Osmanlı İmparatorluğunu İngilizler Ruslar ve Suudi Vehhabiler yıktı. İngilizlerin şu an İslam dünyasında dayattığı sistemi Anadolu coğrafyasına da dayatmak istiyordu. Cumhuriyeti kuran kadrolar bu planı bozdular. Onun için büyük bir saldırı altındadırlar.
Hatırlayalım bir şizofren keşke Yunanlılar galip gelseydi de İngilizce öğrenirdik demişti. İşte bu İngiliz İslamcılığının bilinçaltı gerçeklerini su yüzüne çıkartan en bariz örnektir. Onun derdi İngilizce öğrenmek değil, İngiliz hegemonyası altına girmektir. Bu travmatik ruh hali İngiliz İslamcılığının en büyük hastalığıdır. Türk’e ait ne varsa başta Türkçe olmak üzere düşmanlık yapmak İngilizlerin Rusların 20. YY’daki planına hizmet etmektir. Oysa bu Rus İngiliz ittifakı bugün bozulmuş olmasına rağmen İngiliz İslamcılarında bu hastalık devam etmektedir.
YÖK Türkçeyi yasaklıyor İngilizce eğitime geçiyor
Türkçe bilim dili olamaz diyen bir YÖK başkanına hep birlikte şahitlik etmiş ve tepkimizi göstermiştik. Liberal solcu olduğunu iddia eden o YÖK başkanı daha sonra yargılanmıştı. Şimdi YÖK’te daha beter şeyler oluyor. Bir önceki YÖK başkanı Yekta Saraç giderayak yurtdışında Türkçe eğitim yapılamaz diye bir karar çıkardı. Bu şu demek Türkçe bilim dili olamaz, Türkçe evrensel bir dil olamaz, Türkçe diplomasi dili olmaz. Daha kötüsünü söyleyeyim. Kazakistan, Azerbaycan, Kıbrıs, Kırgızistan ve Özbekistan artık resmi dilimiz Türkçedir diyemeyecek. Dedikleri zaman bu ülkelerde Türkçe eğitim yapılamaz diyen Yekta Saraç’ın yasağı hemen otomatikman harekete geçer. Aksakal sayın Binali Yıldırım bile bu tehlikenin farkında ama sesini çıkaramıyor.
Haydi diyelim ki Türkiye’deki bir üst düzey yetkilinin Yahya Kemal’in diyarı Makedonya’da İngilizce eğitim yapan bir üniversitesi var Yekta Saraç da Milli Eğitim bakanlığı pazarlığı karşılığında bu zevatın hatırı için yurtdışında Türkçe yüksek eğitimi yasaklayarak zımnen bu zevatın okulunun önünü açacaktı. Bakan olamadı o okul hakkında da bir sürü şaibe oluştu ve bu şaibenin altından hiç kimse kalkamaz. Anladık o okulu koruyacaksın peki Türkçeyi niye yasaklarsın a be gafil. O da yetmemiş gibi Yekta Saraç döneminin YÖK bürokratları Yektayı kurtarabilmek, Yektanın günahına yeni YÖK başkanını ortak edebilmek için yeni YÖK başkanı Erol Özvar’ın kucağına pimi çekilmiş bir el bombası daha bıraktılar. Neymiş efendim Türkiye’deki Türkçe eğitim yapan Üniversitelerde öğrenciler İngilizce yüksek lisans ve ya doktora tezi yazabileceklermiş. Diyor ya Necip Fazıl bu taksimatı kurt yapmaz kuzulara padişah olsa. Bu ihaneti Türkiye’yi İngilizler idare etse bile cesaret edemeyeceği kararlar alınıyor. Yök’ün denklik birimine gidin sorun Türkiye dışında Türkçe eğitim yapan bir okula gidebilirmiyim alacağınız cevabı İstanbul’u işgal eden İngiliz işgal kuvvetlerinden daha nobran bir davranış ile karşılanır ve hayır asla cevabını alırsınız. Yeni Yök başkanı Erol Özvar henüz bürokratik değişiklik yapmadan Yektanın elemanları ile yapacağı her bir çalışma farkında olmadan yeni bir ihanet sarmalına sarılıyor. Türkiye’de İngilizce eğitim serbest, Türkiye dışında Türkçe eğitimi yasak. Yekta Saraç ve onun Yök ekibindeki oluşan bu mandacı zihniyeti cumhur ittifakına dayatmaya çalışmak cumhur ittifakının ruhuna anlamamak demektir. Devlet Bahçeli hükümeti yarım ağız da olsa eleştiren 2 milletvekilini ihraç ederken Ak Parti Türkiye dışında Türkçe yüksek eğitimi yasaklatmaya devam ediyorsa burada bir terslik var demektir.

Hasan Oktay

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir