İran Dini Lideri Ali Hamaney, dün Yargı Erki Başkanı ve İran’ın yeni Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ile bir araya geldiği ilk toplantıda geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen cumhurbaşkanlığı seçimlerinde atılan geçersiz oyların rejime tepkinin bir kanıtı olmadığına işaret etti.
Geçtiğimiz 18 Haziran’da gerçekleştirilen cumhurbaşkanlığı seçimlerini ‘coşkulu’ olarak nitelendiren Hamaney, İran’ın düşmanlarının, geçim sıkıntıları, cumhurbaşkanlığı seçimleri ve koronavirüs (Kovid-19) salgını konusundaki beklentilerinin gerçekleşmediğini söyledi.
Resmi istatistiklere göre seçimlere yüzde 48 oranında katılım sağlandı. Bu, İran’da son 42 yılın en düşük katılım oranı olarak kaydedildi. Öte yandan Tahran’da seçime katılım oranının yüzde 26 olduğu ifade edildi.
Eski ve yeni rejimlerdeki yetkililerin adaylık koyup büyük çoğunluğunun diskalifiye edilmesinin ardından gerçek bir rakibin yokluğunda Reisi, yüzde 62 oranında oya sahip oldu.
Seçimlerde toplam oyların yüzde 13’üne tekabül eden bir oranla 3,7 milyon geçersiz oy kullanıldığı tespit edildi. Bu rakamın rekor düzeyde olduğu ifade edildi. Geçersiz oyların oranının, seçimlerdeki rakiplerin her birinin elde ettiği oranlardan daha yüksek olduğu belirtildi.
Hamaney, hükümetin seçimlere katılımın bir parçası olarak görmesine rağmen rekor sayıda kullanılan geçersiz oylar konusundaki tartışmalara işaret ederek analizlerin doğruluğuna itiraz etti. Hamaney, “Bu oylar, hiçbir şekilde rejimde kopuş anlamına gelmiyor. Aksine, sandığa giden kişi sandığı boykot etmiyor. Fakat kendisine uygun bir aday bulamadığı için ya aklına gelen ismi yazdı ya da boş attı. Bilakis oy sandığı ve rejime gereken önemi gösterdi” şeklinde konuştu.
Birçok kişi dün, Hamaney’in tutumunu seçimlerden yaklaşık iki hafta önce verdiği fetvadan geri adım atmak olarak yorumladı. İran resmi medyası geçtiğimiz 6 Haziran’da Hamaney’in boş oylar hakkındaki görüşüne ilişkin bir fetva yayınladı. Hamaney, “İslami rejimin zayıflamasına neden olduğu takdirde boş oy kullanmak haramdır” demişti.
Seçim kampanyasının son gününde Hamaney, televizyonda yaptığı bir konuşmada, halkın seçimlere katılmak istememesine karşı uyardı. Bunun ‘insanların rejimden uzaklaştığının bir göstergesi’ olduğunu söyledi.
Hamaney, dün yaptığı konuşmada, “Halk, salgın koşulları, ekonomik şartlar ve bazı diğer sorunlar karşısında düşmanın planlarını alt üst etti. İran düşmanları ve yandaşlarını hayal kırıklığına uğratarak seçimlerin asıl kazananı halk oldu. Bu seçimlerin büyüklüğünü inkar etmek için sanal platformlarda (internet) çabalar sarf edip, paylaşımlar yapıp konuşmalar gerçekleştiriyorlar. Ancak faydasız, bu çabalar boşa gidecek” ifadelerini kullandı.
Hamaney konuşmasını, ülkenin cumhurbaşkanlığını devralmak için 5 Ağustos’ta Parlamento önünde anayasa yemini edecek olan Yargı Erki Başkanı İbrahim Reisi liderliğinde yargıdaki üst düzey yetkililerle gerçekleştirdiği görüşme sırasında yaptı.
AFP’nin haberine göre, cumhurbaşkanlığı seçimini kazanan Reisi’nin performansına övgüde bulunan Hamaney, “Vatandaşların umutları ve güveni, Sayın İbrahim Reisi’nin sorumluluğundaki bu hükümetle yenilendi” şeklinde konuştu.
Hamaney’e ait resmi internet sitesinde ‘yargı içindeki yolsuzlukla mücadelenin çok iyi’ olduğu bildirildi. Hamaney’in ayrıca yargıdaki yolsuzluğun varlığına ilişkin tartışmaların zaman zaman artmasının dürüst ve sadık yargıçları rahatsız ettiği konusunda uyarılarda bulunduğu ifade edildi.
Reisi görevi devralmasının ardından eski Yargı Erki Başkanı Sadık Laricani’ye yakın birçok üst düzey yetkili tutuklandı. Yolsuzluk ve görevi kötüye kullanma suçlarından tutuklanan önde gelen isimler arasında rüşvet alma ve kara para aklama şebekesi kurmaktan suçlu bulunarak 31 yıl hapis cezasına çarptırılan eski Yargı Erki Başkan Yardımcısı Ekber Taberi de bulunuyor.
Eski Yargı Erki Başkanı Mahmud Haşimi Şahrudi zamanında mali işlerden sorumlu olan Taberi, tutuklandığı sırada Laricani’nin evindeydi.
Yargıdaki en tartışmalı konulardan biride, cesedi geçtiğimiz yılın Haziran ayı ortalarında Romanya’nın başkenti Bükreş’te kaldığı otelin penceresinin altında bulunan Yargıç Ali Rıza Mansuri’nin yargılanmasıydı. Mansuri, Tahran’a dönüp mahkeme karşısına çıkıp aleyhindeki suçlamalara yanıt verme niyetini açıkladıktan birkaç gün sonra hayatını kaybetmişti.
Reisi’nin cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından Hamaney’in yeni bir Yargı Erki Başkanı ataması bekleniyor.
Reisi, 1988 yılının yazında binlerce muhalifi idam eden dini liderin fetvasını uygulamaktan sorumlu ‘ölüm komitesindeki’ rolü nedeniyle eleştirilerle karşı karşıya bulunuyor. Reisi, son 30 yıl içerisinde yargı içerisinde oldukça önemli görevlerde bulundu.
Reisi, 2011’den beri Yeşil Hareket protestolarının bastırılmasının ve İran yargısı tarafından verilen cezalarla Kahrizak cezaevine nakledildikten sonra protestocuların ölümünün ardından Avrupa Birliği tarafından adı, çok sayıda yetkili ile birlikte yaptırım listesinde yer alıyor. Ayrıca ABD, geçen yıl İran Dini Lideri’ne yakın üst düzey yetkilileri hedef alan bir listeye yaptırım uyguladı.
Öte yandna Hamaney’in internet sitesinde yayınlanan ve Gulam Hüseyin Muhsini Ejei’nin, İbrahim Reisi ile birlikte diğer yetkililerin önünde durduğunu gösteren bir fotoğraf İran’da yargı ve siyasetin yeni tartışma konusu oldu.
şarkulavsat