7 Şubat Pazartesi günü Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, 8 Ermeni savaş esirinin daha Azerbaycan tarafından Ermenistan’a iadesi sürecinde yer alan Fransız diplomatlara ve askeri yetkililere teşekkür etti.
“8 Ermeni tutuklu Azerbaycan tarafından serbest bırakıldı ve Bakü’den Erivan’a nakledildi. Aylardır ayrı kaldıkları ailelerine kavuştular. Bu operasyon için seferber edilen askerlerimizin yanı sıra diplomatlarımız da sağ olsun” diye konuştu.
Serbest bırakılan kişilerin isimleri şöyleydi:
1. Sargis Tarzyan
2. Vardges Balayan
3. Armen Petrosyan
4. Artur Babayan
5. Hmayak Sargsyan
6. Gurgen Galoyan
7. Grigor Kyureghyan
8. Vagharshak Maloyan
Peki bu adım ne anlama geliyor?
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel arabuluculuğunda gerçekleşen bu iadeler, Azerbaycan’ın Avrupa ülkeleriyle yakınlaşmak istemesi ve aynı zamanda Ermenistan’la diyaloga yeşil ışık yapması olarak okunabilir.
Nitekim 4 Şubat tarihinde Ermenistan Cumhuriyeti Başbakanı Nikol Paşinyan ile Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı İlham Aliyev arasında Emmanuel Macron ve Charles Michel’in arabuluculuğunda uzaktan bir görüşme gerçekleşmişti.
Michel “Azerbaycan’ın 8 Ermeni tutukluyu serbest bırakması ve Ermenistan’a iade etmesi, Emmanuel Macron, İlham Aliyev ve Nikol Paşinyan ile görüşmenin ardından olumlu gelişmelerin bir başka işaretidir. AB, bölgede istikrarı ve refahı desteklemektedir.” diye tweet attı.
NATO Genel Sekreteri’nin Kafkaslar ve Orta Asya Özel Temsilcisi Javier Colomina da bir tweet atarak, NATO’nun Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki ilişkilerin normalleşmesini desteklediğini belirterek, Ermeni savaş esirlerinin Ermenistan’a dönüşünün altını çizdi: “Bu gerçekten iyi bir haber. NATO hem Ermenistan hem de Azerbaycan ile ortaklığımıza değer veriyor ve bölgede istikrar ve refahın artmasına katkıda bulunacak ilişkilerinin normalleşmesini destekliyor.”
Esirler ve cenazelerin takası konusu Moskova’nın arabuluculuğunda gerçekleşen ateşkes görüşmelerinde konuşulmuştu.
Şimdi geriye Laçin koridoruna alternatif bir güzergah inşası meselesi kalıyor.
9 Kasım 2020 tarihli üçlü deklarasyonda, tarafların mutabakatı ile Laçin koridoru boyunca üç yıl içinde Dağlık Karabağ ile Ermenistan arasında bağlantı sağlayacak yeni bir güzergahın inşasına yönelik bir projeye karar verileceği belirtilmişti.
Ama en önemli mesele ise, Azerbaycan ile Ermenistan halklarının ve sivil-askeri bürokratik elitlerinin birbirlerine yönelik bakış açılarının tazelenmesi.
Barışın her şeyden evvel zihinlerde inşa edilmesi gerektiği göz önüne alınırsa, Azerbaycan-Ermenistan ilişkilerinin bu boyutu daha da önem kazanacak gibi görünüyor.
Gökçe Hubar