!
Tarih Nisan 2011. Kosova’da uzun yıllar sonra ilk defa nüfus sayımları düzenlenecek. Çeşitli kurum ve kuruluşlar nüfus sayımlar hakkında toplumu doğru ve sağlıklı bilgilendirme amacıyla birçok etkinlik düzenlenmekteydi. O dönem, Türkiye Mezunları Derneği – TÜMED olarak bizlerde elimizi taşın altına koyarak sorumluluk üstlenmiştik. Büyük bir özveriyle yürütülen çalışmalarımızın hedef kitlesi ise gençlerdi. Şehir şehir geziyor, gençlerle çeşitli toplantılar düzenliyorduk. Gayemiz gençlerimizin ve Türk toplumunun sayımlara katılımını sağlamaktı.
Şimdi aradan 12 yıl geçti. Yeni nüfus sayımları 01–16 Ekim 2023 tarihlerinde düzenlenmesi planlanmaktadır. 2011 yılındaki sayımlar bizler için her ne kadar çok önemliydiyse, bu yıl düzenlenecek sayımların önemi bir kat daha fazladır.
Neden mi?
Kosova Cumhuriyeti Anayasa’sı tüm topluluklara olduğu gibi Türk toplumuna da siyasi, kamusal, ekonomik, eğitim, kültür, medya ve diğer alanlarda çeşitli haklar tanımıştır. Fakat bu hakların uygulanırlığı konusunda Türk toplumu son on yıl içerisinde uygulamada çok büyük sıkıntılar yaşamaktadır. Nedenleri ise tartışmaya çok açık olmakla birlikte; siyasi içerik taşımaktadır!
Özellikle kamusal hakların kullanımında büyük mağduriyetler yaşanmaya devam etmektedir!
Nüfus sayımları bu yüzden çok önemlidir. Aynı mağduriyetleri yaşamamak için! yeni sayımlarda elde edilecek her başarı, Türk toplumunun istikbali için çok önemlidir. En başta Türkçe eğitimin ayakta kalması ve gelişmesi için; kamuda temsiliyetimizin daha etkili ve güçlü olması için; kamu kaynaklarının dağılımında Türk toplumunun da adil şekilde yararlanması; gençlerimizin kamu kurumlarında istihdamı; karar alma mekanizmalarında söz sahibi olmak; yerel yönetimlerde daha güçlü bir temsiliyet…
Nüfus sayımlarının her on yılda bir yapıldığını varsayarsak, bir sonraki nüfus sayımları 2033 yılında yapılması gerekmektedir. Peki bu on yıllık süreç bize ne getirecek; bizden neler alacak?
Ya da geçmiş on yıl bizden neler aldı?
Tüm bu konuları elbetteki konuşmamız lazım. Konuşacağız da…
Yenilikçi Türk Hareket Partisi, Kosova’da ilk defa Türk toplumunun uzun vadede bir planlamaya ihtiyacının olduğunu dile getiren tek siyasi kuruluştur. Çünkü, bir plan olmadan başarılı olmak imkansızdır. Biz bunun bilincindeyiz. Bugün de bunun eksikliğini toplum olarak yaşamaktayız. Günü kurtarmak değil, gelecek nesilleri kurtarmak için böyle bir planlamaya ihtiyacımızın olduğunu sürekli dile getirmekteyiz.
Düşünün, bugün anayasal hakkımız olduğu halde birçok merkezi kurumda temsilcimiz bulunmamaktadır.
20 Mart 2023 Panel etkinliğinde yer alan her iki konuşmacımızın eski görevlerine yeni kişiler atan(a)madı. Belediye başkan yardımcılığı konusunda haklılığımız iki defa kanıtlanmasına rağmen bugün mağdur durumdayız. Polis, asker, kamu personeli, kamu memuru gibi birçok kamu alanında mağduriyetler devam etmektedir. Kısaca doğru bir planlama olmadan kalıcı başarıya ulaşmak mümkün olmamaktadır. Fakat günü kurtarmaya yönelik yapılan bazı çalışmaları başarı olarak nitelendirmek, toplum açısından sağlıklı olduğunu söyleyemeyiz!
Bizim kalıcı başarılara ihtiyacımız var.
Aynı 20 Mart 1951’de ki gibi.
Peki neden 20 Mart 1951 tarihine değer veriliyor?
İkinci dünya savaşından sonra ortaya çıkan tablo, Türkler için pek de olumlu olduğunu söylemek mümkün değildi. Fakat o dönem verilen milli mücadele şuuru ile başlayan bir akım var. Bu akım Makedonya’dan başlayarak Kosova’ya sıçramıştır ve 1974 yılına kadar sürmüştür. 20 Mart 1951 Türkçe eğitimin kamu okullarında başlaması kararının alınmasıyla birlikte, siyasi ve sosyal hakların da sağlanmasının önü açılmıştır. 1951 yılında başlayan bu süreç Türk varlığının yeniden kabulünün resmileşmesidir.
Bugün bizler bu anlamlı günü anarken, diğer yandan gelecek on yıl için neler yapabiliriz onu konuşmak istiyoruz. Birileri gibi saçma sapan şahsi meselelerle Türk toplumunun gündemini meşgul etmemekteyiz. Biz kişisel meseleleri değil, geleceği konuşmanın derdineyiz. Bu nedenle de ilk etapta 20 Mart 1951’i anma etkinliğinde nüfus sayımlarına önem verdik. Çünkü nüfus sayımları herşeyden çok önemlidir. Bu amaçla da özellikle de gençleri davet ettik. Gençlerimizin doğru ve sağlıklı bilgi alması gelecekte onların sorgulayıcı bir seviyede olmasını sağlayacaktır. Soran, sorgulayan ve araştıran bir nesil yetiştirmek hepimizin tek gayesi olmalıdır. Kendi sorunlarını tartışabilen nesiller yetiştirmek, bizim yukarda bahsetmiş olduğumuz planlamanın bir parçasıdır. Çünkü Türk toplumunun buna çok ihtiyacı var. Yıllardır devam eden şahsi kavgalarla Türk toplumunu meşgul ederek, gençlerin geleceğini gasp edenlerle aynı düşüncede olamayız. Biz, bilime, hukuka ve liyakat esaslarına inanarak çalışmaktayız. Milli değerlere, demokratik ilkelere ve hukuka inanarak siyaset yapılabileceğini çok şükür tüm kamuoyuna ispatlamış durumdayız. Bu yüzden biz, şahsi meseleleri değil; artık yeni şeyleri konuşmak, güzel şeyler söylemek, bilgiyi paylaşmak, danışarak çalışmak ve yeni düşünceler üretmek istiyoruz. Geleceğimizi birlikte planlamak istiyoruz…
Panel etkinliğimize ilgi gösteren tüm katılımcılara teşekkürlerimi sunarım; bir sonraki etkinliğimizde görüşmek üzere.
Ertan Simitçi
