KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. İran
  4. »
  5. Ekber Haşimi Refsencani’nin Ölümü ve İran Siyaseti için Önemi

Ekber Haşimi Refsencani’nin Ölümü ve İran Siyaseti için Önemi

Kafkassam Editör Kafkassam Editör - - 12 dk okuma süresi
423 0

​İran Haber Ajansları 8 Ocak 2017 Pazar(19 Dey 1395)akşamı 82 yaşındaki İranlı Din ve Siyaset adamı Ayetullah Ekber Haşimi Refsencani’nin kalp rahatsızlığı nedeniyle kaldırıldığı Şüheda Hastahanesi’nde hayatını kaybettiğini duyurdu.

Bu haberin ardından Tahran sokakları, Refsencani’nin hayatını kaybettiği hastaneye gitmek için harekete geçen kalabalıklarla doldu. Haşimi Refsencani’nin vefatı sebebiyle ülkede 3 gün yas ilan edilirken, defin edileceği 10 Ocak Salı günü ise resmi tatil ilan edildi. Haşimi Refsencani’nin defni için açıklanan programa göre; Salı günü (Bugün) sabah 08:30’da Tahran Üniversitesi’nde cenaze töreni yapılacak ve Refsencani’nin cenaze namazını İran Dini Lideri Ali Hamaney’in kıldıracak. Cenaze namazının ardından ise Refsencani’nin cenazesi defin edilmek üzere İran Devrimi Lideri Ayetullah Humeyni’nin mezarının bulunduğu alana götürülecek.

Rafsancani’nin İran siyasetindeki önemini, Muhafazakarlarla-Reformistler arasındaki köprü ve denge rolünü çok iyi anlatan bir kare… (Sol baştan Hasan Ruhani, Haşimi Refsencani ve Ali Hamaney)

Haşimi Refsencani’nin vefatının ardından tüm devlet büyükleri ve birçok ülke başkanı taziye mesajları yayınladı. İran Dini Lideri Ali Hamaney “… Eski dost ve Devrim ile İslam Cumhuriyeti boyunca yol arkadaşı, Hüccetul İslam Şeyh Ekber Haşimi Refsencani’nin bu ani vefat haberini aldım. İşbirliği ve arkadaşlığımızın üzerinden geçen 59 yılın ardından böylesi bir yol arkadaşının yokluğu gayet yıkıcı ve zor olacaktır…” açıklamasıyla üzüntüsünü bildirdi.

Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani “İnkılâpçı, Siyasetçi ve Sabrın sembolü olan bu büyük adamın ruhu göğe yükseldi” mesajını paylaştı. Eski Cumhurbaşkanı Ahmedinejad ise “… İmam Humeyni’nin en eski yol arkadaşlarından, İran Devrimi ve Siyasetinin en önemli şahıslarından birisi olan Haşimi Refsencani’nin bu ani ölümünü teessürle öğrenmiş bulunmaktayım…” şeklinde bir taziye mesajı yayınladı.

Meclis Başkan Yardımcısı Ali Mutahhari resmi Twitter adresinden; “Haşimi Refsencani, son yıllarda İslam devriminin yaşadığı musibetlere karşı çok iyi mücadele etti.” derken, Seyyid Hasan Nasrallah: “Ayetullah Refsencani, Filistin davasına iman etmiş biriydi. 34 senedir Lübnan ve Filistin’in hâmisi oldu.” yorumunu yaptı.

– Ayetullah Ekber Haşimi Refsencani Kimdir

Haşimi Refsencani, 1934 yılında Kirman eyaletinin Behreman şehrinin Refsencan köyünde Zengin bir aile olan Mirza Ali Haşimi Behremani’nin çocuğu olarak dünyaya geldi. Haşimi Refsencani kendi hatıratında; 9 kardeş olduklarını ve henüz 5 yaşındayken kendisinden iki yaş büyük olan abisi Hacı Kasım ile eğitim hayatına başladığını, 14 yaşında amcasının oğlu Muhammed’in de tavsiyesi ile dini eğitimleri için birlikte Kum’a gittiklerini ve Kum’da çeşitli alanlarda o dönemin ileri gelen üstatlarından ders aldıklarını belirtiyor.

Bunlar arasında; Ayetullah İmam Humeyni, Lütfullah Safi Gulpayegani, Allame Tebatebai, Necefi Meraşi ve Muhammed Kazım Şeriatmedari bulunuyor. Ayrıca Babasının da dini ilimler ile ilgilendiğini ve kendi devrinde toplumun birçok konuda kendisine müracaat ettiğini yazmıştır.

Uzun yıllar Ayetullah İmam Humeyni’den de dersler alan Haşimi Refsencani, 1961 yılında aktif bir şekilde Şah Rejimi aleyhinde gösterilere katılmaya başlar. 1964 yılında Ayetullah Humeyni’nin sürgüne gönderildiği dönemlerde de Şah Rejimi aleyhindeki örgütlenmelerde aktif bir rol üstlenmiş ve bu dönemde rejim tarafından tutuklanarak hapishaneye atılır.

1977 yılında Şah Rejimi ile mücadele için Din Adamlarından oluşan bir topluluğun kuruculuğunu üstlenmiş ve 1978 yılında kilit isimlerinden birisi olarak İnkılâpKonseyi’nin üyesi olmuştur. 1979 yılında Birinci İslamKonseyi’nin Başkanlığını yapmıştır. 1979 İran İslam Devrimi’nin ardından Humeyni’nin en yakınında yer almış ve siyasette adeta ikinci adam olarak ön plana çıkmıştır. Devrim sürecine de maddi ve manevi anlamda büyük desteği olmuştur.Bu durumu hem Ayetullah İmam Humeyni hem de Dini Lider Ali Hamaney birçok defa dile getirmişlerdir. 1979-1987 yılları arasında faaliyet gösteren İslam Cumhuriyeti Partisi’nin kurulmasında ve feshinde de etkili olmuştur. 1980-1989 yılları arasında İran-Irak Savaşı’nda Ayetullah İmam Humeyni’nin üst düzey bir temsilcisi olarak önemli roller üstlenmiş, İran-Irak Savaşı’nın sona erdirilmesi ve anlaşmanın imzalanması konusunda da Humeyni’yi yönlendiren en önemli isimler arasında yer almıştır.

1989 yılında Ayetullah Humeyni’nin ölümünün ardından Ali Hamaney’in Dini Lider olarak seçilmesinde önemli bir rol üstlenmiş ve bu konuda itirazlar olmasına rağmen Hamaney’e büyük destek sağlar. Hamaney’in Dini Lider olmasının ardından boşalan Cumhurbaşkanlığı için aday olmuş ve 1989-1997 yılları arasında İran İslam Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı olarak görev alır.

Bu dönemde İran’da Başbakanlık makamının kaldırılması ile yetki bağlamında daha güçlü bir Cumhurbaşkanlığı dönemi yaşamıştır. 2007-2011 yılları arasında, İran Devrimi Rehberi’ni; denetleme, azletme ve ölümü halinde yeni rehberi seçme gibi önemli görevleri olan “Uzmanlar Meclisi(Meclis-i Hobregan)” Başkanlığı görevini yürütür.

Bunun yanı sıra 2010 yılına kadar Tahran Cuma İmamlığı görevinde de bulunmuştur. 1989 yılında Meclis-Yürütme Erki ve Anayasa Mahkemesi arasındaki anlaşmazlıklara müdahale etmek için kurulan Düzenin Yararını Teşhis Konseyi’nin Başkanlığını da kurulduğu yıldan vefat ettiği güne kadar sürdürmüştür.

Refsencani, İran-Irak Savaşı sonrası büyük bir ekonomik buhran içerisinde olan İran’ı ileriye götürmenin, siyaseten ve iktisaden dışa açılarak mümkün olacağını savunuyordu. Ayetullah İmam Humeyni’den sonra göreve gelen Ali Hamaney, sistemin korunması adına muhafazakâr bir çizgiyi ve günümüzde de etkili olan Direniş Ekonomisi’ni savunmaktaydı.

Her ne kadar bu konularda Dini Lider ile fikir ayrılıklarına düşse de iktisadi bağlamda Refsencani’nin bu dönemi İran’da ‘Yeniden İnşa’ dönemi olarak anılmaktadır. Refsencani, kendisinden sonra Cumhurbaşkanlığı görevine gelen Hatemi döneminde de bu anlayışın devam etmesi için siyaset içerisindeki nüfuzunu kullanmış ve Reformistlerin adeta koruyucusu ve savunucusu olmuştur.

Haşimi Refsencani, 2005 yılında yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerine Ahmedinejad’ın rakibi olarak aday olmuş ancak ikinci turda neredeyse Ahmedinejad’ın yarısı kadar oy alarak seçimleri kaybetmiştir. 2009 yılındaki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ise Reformist adaylar olan Hüseyin Musavi ve Mehdi Kerrubi’ye açık bir şekilde destek vermiştir. Bu seçimi de Ahmedinejad kazanmıştır fakat 2009 seçimlerinin şaibeli olduğu ile ilgili İran’da büyük tartışmalar ve muhalefet gösterileri yaşanmıştır.

Bu gösteriler, Rejimin meydanlarda toplanarak protesto gösterileri yapan gruplara sert bir şekilde müdahalesi sonucunda kanlı bir şekilde bastırılmıştır. Bu süreçten sonra Haşimi Refsencani’nin çok tartışılan bir Cuma Hutbesi olmuş ve Refsencani ile Muhafazakârlar arasında keskin bir görüş ayrılığı ortaya çıkmıştır. Bununla birlikte Refsencani, ABD ile yapılan Nükleer Anlaşma konusunda da Ruhani’nin destekçisi olmuş ve bu konuda da Muhafazakârların hedefi haline gelmiştir.

– Haşimi Refsencani’nin İran Siyasetindeki Rolü ve Ölümünün Etkisi

Ayetullah İmam Humeyni’nin talebesi ve hem Devrim öncesinde hem de sonrasında ona en yakın isim olan, İransiyasetinde Devrim ilkelerine sadık bir şekilde Reformistlerle-Muhafazakârlar arasında köprü işlevi gören ve toplumsal gerginliğin yaşandığı dönemlerde itidalli açıklamaları ile ortamı yumuşatabilen Haşimi Refsencani’nin ölümünün İran’da birçok dengeyi değiştireceğini söyleyebiliriz.

Sistem içerisinde denge görevi gören Refsencani’nin özellikle Dini Lider Hamanay’e karşı Reformistlerin sistem içerisinde en çok desteğine başvurduğu kişi olduğunu düşünürsek, Reformistler açısından önümüzdeki süreçte eksikliğinin hissedileceğini söylemek yanlış olmaz. Özellikle de önde gelen birçok Reformist adayın siyasi yasaklı olduğunu bir dönemde bu eksiklik kendini daha da şiddetli bir şekilde gösterecektir. 2017 yılında yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimleri döneminde de Reformist kanadın en büyük yol göstericisi ve destekçisi olan Refsancani’nin olmayışı, Ruhani’yi zor duruma sokacaktır.

Reformist kanadın hamiliğini üstlenen Refsencani’nin ölümünün etkisinin neler olabileceği, Reformist kanat tarafından da dikkatle analiz edilip ona göre adımlar atılacaktır elbette. Refsencani’nin vefatının ardından saatler sonra yapılan açıklamalara bakılacak olursa, Reformistler üzerinde genel olarak “bir araya gelme ve Refsencani çizgisini ve akılcılığını devam ettirme” eğiliminin varlığından söz edebiliriz.

Ancak Nükleer Anlaşmalar, Ekonomik Ambargo ve Siyasetin şeffaflaşması ve modernleşmesi gibi konularda Reformistler atacakları adımlarda biraz daha tedirgin olabilirler. Kısacası Refsencani, İran’da hem Muhafazakârlar ile Reformistler arasındaki köprü ve denge rolünü üstlenmiş olmasından hem de Reformist siyaset açısından boşluğu kolay doldurulamayacak bir isim ve bu yüzden büyük bir önem arz ediyor.

Son olarak, Salı günü gerçekleşecek olan defin işlemlerinin Reformistler açısından bir gövde gösterisine dönüşeceği düşünülebilir. Tahran Cuma İmamı da bu endişeden dolayı olsa gerek, halka Refsencani’nin cenaze töreninde birlik olma çağrısında bulunmuş. Abdullah Sayın

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir