”
Ancak Makedonya Türk Siyasetçileri arasında pek tercih edilmiyor…
Bugün sosyal ağlarda bir resim karşıma çıktı. Yıllardır Makedonya’da yapılan anketlerde TDP siyasi parti olarak devamlı 5-7 ci sıralarda yerini alıyor. Bugün ise yerel seçimlerde alınan oyların simülasyonunu, Makedonya Meclisinde milletvekili sayısına dönüştürmüşler. Dikkatimi çekti! Sizinle paylaşmak istedim. İstedim istemesine ancak kafamı kurcalayan bir sürü şey de aklıma geldi.
2021 Yerel Seçimleri’ni geride bırakırken, ortaya çıkan sonuçlar bazı siyasi parti başkanlarını üzerken, bazılarını da sevindirdi. Alınan bu sonuçlar, kazanılan Belediye Başkan sayısı ve Belediye Meclis Üye sayısı veya alınan oylar şeklinde değerlendirilirken, ortaya çıkan tablo siyasi parti “liderlerinin” detaylı bir değerlendirme yapmaları gerekliliğine işaret ediyor.
Makedonya Başbakanı ve Sosyal Demokratlar Başkanının istifası bir anda gündemdeki yerini aldı. Bunun sebebi neydi? Neden böyle bir yola başvurdu? tartışmaları sürerken, şahsen bunun sebebini tahmin eden biri olarak bunu bir kenara bıraktım ve adamın bunu yapmasını takdirle karşıladığımı belirtmek isterim.
İstifa “onurlu” bir müessesedir diye hep duyduk, fakat bunu Makedonya’da çok az işittik, hele Makedonya Türkleri arasında hiç duymadık.
“Yegane” bir istifa var onun da “sağlık” nedenlerinden olduğunun yakın bir şahidi olduğum için biliyorum çünkü o istifanin siyasi açıdan hiç de gereği yoktu! Gereği yoktu çünkü 19 yıllık başarılı bir siyasi kariyer “sağlık sorunları” yüzünden sona ermişti ! Allahın takdiri !
Asıl konuya dönecek olursak, yaşanan bu yerel seçimler ve bundan önceki bütün yerel seçimler (şimdilik konumuz bu) Makedonya Türk Siyasi Parti Başkanları tarafından başarılı ve ya başarısız olarak değerlendirildi mi? Sorumluluk alındı mı? Sorumluluk istendi mi? diye düşünmeye başladım.
2009 yılından itibaren, 2013, 2017 ve 2021 yerel seçimlerinde “hiperaktif” olarak rol almış olan bir kardeşiniz olarak, her seçim sonrası alınan sonuçları takip etmiş, hatta naçizane her nekadar “istatistik uzmanı” olmasam da bu konuyu irdelemiş, alınan sonuçları kayıt altına almışımdır (Gerekirse onu da paylaşırım), ancak 2009 yılından bu yana bütün yerel seçimlerde, 1992 yılından itibaren mensubu olduğum TDP, her seçim sonrası parti organlarında alınan sonuçları değerlendirmiş nerede başarı, nerede hata yapıldı meselelerini hiç çekinmeden gözden geçirmiş, önümüzdeki seçimlerde bu tür hataların tekrarlanmaması açısından önlem alınması konusunda saatlerce tartışıldığının da canlı şahidiyim. Neden ? Çünkü ciddi bir kurum olan TDP’nin Merkez Meclis Üyeleri (her bölgeden toplam 49 kişi), bunun açıklamasını bekliyor da ondan elbette…Tartışma sonucunda 2009, 2013, 2017, 2021 yerel seçim sonuçlarında her nekadar ki TDP hepsinde diğer Türk partileriyle olan rekabetinde hep başarılı olduysa da yapılan hatalar ve başarılar dile gelmiş “GENEL BAŞKAN” sorumluluk üstlenmiştir ! Her seçim sonrası Genel Başkan görevini LAYIKIYLA yerine getirdiği kanısı yaygın olmuştur !
Beni düşündüren ve devamlı rahatsız eden asıl mesele de hani bazı yerel gazeteciler ve yurtdışında ki algı odaklarının Makedonyada ki 3 Türk Siyasi Parti “Lideri” meselesini dile getirmeleridir ! Peki 3 Türk Siyasi Parti “Liderleri” alınan sonuçların başarılı olup olmadığından ve ya başarısızlıktan kendilerini hiç “sorumlu” görüyorlar mı ? Yoksa yine “Türkler bizim oyları gasp etti mi dediler”. Görüyorsalar neden bu “onurlu müesseseye” başvurmuyorlar !
Dedim ya 2009 yılından bugüne kadar TDP her yerel seçimde BAŞARISI ile kendinden söz ettirirken, BAŞARISIZ olanlar ne alemde ? TDP ye gelince yurtiçi ve yurtdışında herkes övgüyle bahsederken, her 4 yılda bir 330-350 delege ile kurultaylarını aksatmazken, 30 yıllık Makedonya Siyasi sahnesinde her zaman Türklerin sorunları için didinirken, bir çok belediyede Türkçemizin resmiyet kazanmasını ve Türk Bayrağının dalgalanmasını sağlarken, Makedonya genelinde hemen hemen her yerde Türkçe sınıfların açılması için savaş verirken, devamlı istihdam sağlarken, Anadiline her ortamda sahip çıkarken, altyapı sorunlarını çözerken, Dinimizi ve Türk kültürünü yaşatmak için mücadele verirken, Makedonya meclisinde ve hükümetinde devamlılık sağlayarak Makedonya Türk soydaşının sıkıntılarını dile getirip çare üretmek açısından gecesini gündüzüne katarken, kendi MYK ve MKYK kurullarında bu sorunları saatlerce tartışırken, diğer Türk siyasi partilerin ne alemde olduklarını hep merak etmişimdir ! Bunlarda böyle bir anlayış ne zaman hakim olacak diye hep merak etmişimdir ! TDP’yi her zaman suçlu mu ilan edecekler?!
Yok, hedef sadece ortalıkta “Genel Başkan” olarak gezinip, kendi seçmenine ve parti organlarına hesap vermemek de bir “meziyetse” o zaman ne ala.
Bu yazıyı okurken belki birileriniz “nerden nereye” diyeceksiniz !
Evet “nerden nereye” çünkü bu yazıyı yazmama sebebiyet veren bir anımı sizinle paylaşmak istiyorum…2 yıl önce kısa bir ziyaret için Türkiyedeydim. Bir devlet büyüğümüzle görüşme için bekleme salonunda otururken, adamın biri karşıma oturdu ve kim kimdir, ne nedir meselelerini konuştuktan sonra..Haydi hayırlısı olsun dedi…Makedonyada 4. Türk partisi kuruluyormuş…Siz ne mezunusunuz diye sordum…Siyasal bilimler fakültesi demişti…Helal olsun dedim…Güzel bir eğitim almışsınız ! Ancak “eğitiminizin başarılı” geçtiğini söyleyemem..Neden dedi…Siyasal bilimler mezunu olup ta “Siyasi Partinin” ne olduğunu bilmemeniz benim açımdan bir sıkıntı oluşturmaz iken, malesef sizin açınızdan sıkıntı…demiştim.
Makedonyada 4 cü Türk partisi kuruluyor bilginiz de eksik çünkü 5 ci parti kuruluyor sizin haberiniz yok! Nasıl dedi ? Anlatayım !
Siyasi Parti denilince, kurucu üyeler, Olağan ve Olağanüstü kurultaylar, 330-350 delege, MYK, MKYK, her 4 yılda 1 kayıt yenileme, onursal başkanlar, istişare toplantıları, dava meselesi, seçmene ve parti organlarına hesap verme, sorumluluk alma hatta gerekirse “istifa” bile etme meselesi yok mu ! Haklısın dedi !
Peki dedim Makedonyada kaç siyasi partide bu anlattıklarım var ! Sustu…5 ci Türk partisine gelince dedim bunu da ben kuruyorum sizin haberiniz yok, siz 4 cü partiye takılmışsınız…Ancak küsmem için bir sebep bulmakta zorlanıyorum…Ha küstüğümü duyduğunuz anda biliniz ki 5 ci Türk partisi geliyor ! Adam kıpkırmızı oldu…
Demem o ki “istifa” onursal bir müessese iken ve birileri bundan gururla bahsederken ” elalemden bana ne ” der ve bu şekilde yolumuza devam edersek daha çok başımız ağıracak, birileri uzaklardan bizleri böldüklerinin farkına varamadan, hep ” birlik beraberlikten” bahsedip duracaklar…Biz ne mi yapıcaz ? Biz ya görmemezlikten geleceğiz ! Ya devletin bütçesinden gelen paraları harcamakla ” Genel Başkancılık” oyunlarını traji-komik tiyatro gibi seyredecez !
Ya da “durun bu böyle olmamalı” diyeceğiz ! Ya “Gülelim ağlanacak halimize” diyecez! Ya Makedonya Türkleri arasında “Dava Adamı” olarak gezinen “Kriptocuları”, kendi “şahsi çikarlarını” ön plana atıp milleti yanlış yönde yönlendirenleri bir kenarda bırakacağız ! Ya da “yiğidi vur, hakkını yeme” diyeceğiz ! Ya da Küstük mü parti kurmayacağız ! Ve ya en sonunda ” Nasılsanız, öyle yönetilmeye layıksınız” ayet-i kerimeyi hatırlayıp, titreyip kendimize geleceğiz ve bu kör döngüden çıkmayı başaracağız !
Başka yolu yok!
Saygılarımla
Dr.Yusuf Hasani
TDP 9. dönem milletvekili