KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Gündem
  4. »
  5. CIAnın FETÖ projesine küresel darbe!

CIAnın FETÖ projesine küresel darbe!

Hasan Oktay Hasan Oktay - - 12 dk okuma süresi
361 1

CIAnın FETÖ projesine küresel darbe!

Çok değil daha 4-5 yıl öncesinde Türkiye’de siyasi ve ekonomik gücü elinde bulunduran erk, her yaptığı işe Pennsylvania’dan icazet koparmak peşindeyken, bürokrasideki bazı müptezel tiplerde siyasileri örnek alarak ikbal ve istikbal için paralel yapının gönüllü taşeronluğuna talip olmanın dayanılmaz hafifliğini yaşıyordu. O zaman işler ayna çal çal oyna modunda, her şey tıkırındaydı. Bu alçak kumpasın mağdur ettiği insanların sesine herkes kulağını tıkamıştı. Şimdi yine değişen bir şey yok. Bürokraside müthiş bir gerginlik söz konusu. Bir kısmı “-çiğ etmek yemedik ki karnımız ağrısın” derken, bir kısmı da “-tilki tilkiliğini bildirinceye kadar post elden gider” kaygısında, haksızda sayılmazlar! Neden mi? Çünkü KRİPTO FETÖCÜLER halen suyun başında demokrasi nöbeti tutuyor!

Karıncanın belini incitmeden iş tutan bu yapının deşifre edilmesi çokta kolay değil. Öyle ki Fethullah Gülen’in ordudaki müritlerine darbe sinyalini aylar önce giydiği haki cübbeyle verdiği iddiasına rağmen MİT’in, Gülen’in “haki cübbesini” fark ettiği ve darbecilerin kriptolu yazışma sistemini kırdığı halde darbe olacağına dair net bir teşhis koyamadığı bir yapıdan söz ediyoruz. Bu yapının devlet kademelerinden kazınması hayli zaman alacak. Terör örgütü lideri Fetullah Gülen’e ait olduğu belirtilen yeni ses kayıtlarının bulunduğu, Gülen’in kayıtlarda, ‘Kimsenin bilmediği 200 hücreden brifing alıyorum’ dediği bir ortamda bu 200 hücrenin halen faal olduğu anlaşılıyor. Bu kapsamda darbe girişiminin ardından MİT’te oluşturulacak güvenilir çekirdek kadro, yeni elemanlar yetiştirileceği ve FETÖ’nün kendisini açığa vurmamış, ‘C grubu’ olarak adlandırılan üyelerinin peşine düşüleceği söyleniliyor. Geç bile kaldılar. Böylesi durumlarda derler ki “-geçti Bor’un pazarı sür eşeğini Niğde’ye!”
Öcalan’ı ilk sorgulayan komutan emekli Albay Hasan Atilla Uğur, TSK’daki FETÖ yapılanmasın ilişkin kendisi ile yapılan söyleşide; TSK içindeki milli olan insanlar ve vatandaşların karşı koymasının FETÖ çetesini mahvettiğini, ABD oyununu bozduğunu söylüyor. Uğurlu’ya göre şimdi TSK, yapılan temizlikle, 15 Temmuz öncesinden çok daha güçlü ve millidir. Ancak tehlikeyi sakın geçti olarak düşünmemek gerekir. ABD’nin A, B ve C planı vardır. Bunların 30 yıldır yetiştirdiği FETÖ inanılmaz bir çete. Daha kendisini belli etmeyenler var. Finans sektörü var, medyada var, CHP içerisinde çok fazla var. Meral Akşener ve ekibinin içinde de müthiş güçlüler. Onun için çok dikkatli olmak lazım. (Bkz. FETÖ darbe ve suikast yapabilir/ http://tr.jamnews.ir/detail/News/279085)
15 Temmuz, Türkiye’nin fabrika ayarlarına geri dönüşü. İslamcıların tek taraflı at gözlüğüyle baktıkları yakın tarihimizi, nesnel bir değerlendirmeye tabi tuttukları söylenemez. ABD başkanı Lyndon B.Johnson tarafından Türkiye başbakanı İsmet İnönü’ye 5 Haziran 1964 tarihinde gönderilen, Türkiye’nin Kıbrıs’a müdahalesini önlemek amacıyla ve kaba bir üslupla yazılmış mektuba İsmet Paşanın verdiği, “ Yeni bir dünya kurulur, Türkiye de orada yerini alır” cevabı, bu anlamda 1960 ihtilali ile başlayan NATO ve ABD’nin Türkiye’deki yapılanmasını sorgulayan süreçle, 15 Temmuzdan sonra mevcut akışı içindeki en yüksek noktasına ulaştırıldı.
Türkiye; CIA projesi Fetöcü yapılanmanın uluslararası platformda örgütlenmesini tasfiye için çoktan düğmeye bastı bile. Darbe girişiminin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan sadece Türkiye’de Gülen Cemaati’yle bağlantıları tespit edilenleri tasfiye ettiği gibi Gülen’le bağlantılı kurumaların faaliyet gösterdiği ülkelere, çalışma izinlerinin iptali ve bu kurumların Türkiye devredilmesi veya kapatılması için telkinde ve talepte bulunuyor. Türkiye’nin bu çabası, Suudi Arabistan’ın Cidde kentinde toplanan İslam İşbirliği Teşkilatının, Türkiye’nin girişimlerini dikkate alarak, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından FETÖ’yü terör örgütü ilan etmesi bir nebze olsun kolaylaştırdı. Fetöcü ve CIA bağlantılı sözde bazı uzmanlar çeşitli ülkeleri, Ankara’yla iyi ilişkiler ve popüler okullarla hastaneler arasında seçim yapmak zorunda bırakmanın Türkiye’nin uluslararası ilişkilerine ve imajına zarar verdiğini söyleyerek Türkiye’nin önünü kesmeye çalışıyor.
Tüm bu yönlendirme ve karşı koymalara rağmen Somali hükümeti ülkede faaliyet gösteren ve darbeci örgüte bağlı sözde bir yardım kuruluşunun işlettiği bir hastaneyi kapattı. Merkezi Türkiye’de bulunan ve kapatılmadan önce 100’den fazla ülkede 200 bin gönüllüsü olan Kimse Yok Mu Derneği’nin de uluslararası mahkemelerde dava açmaya hazırlanması, Türkiye yönetimini bu tür girişimlerinin önünü tıkamaya ve caydırıcı olmaya yönelik. Bu tayfanın göremediği Türkiye’deki yönetiminin kararlığı. Yangına körükle gidenlerde var. Bunların amacı da sureti haktan görünerek yerli işbirlikçilerini yıkımdan kurtarmak. Örnek mi istiyorsunuz? Mesela Vatikan Kilisesinin tetikçi Cizvitlerinin sevk ve idare ettiği Baltimore Maryland’deki Loyola Üniversitesi Gülen hareketine verdiği destekle tanınıyor. Loyola Üniversitesi’nden Gülen hareketi konusunda uzman Joshua Hendrick de, Ankara’nın Gülencilerin ülke dışındaki yerini doldurmakta büyük sorunlar yaşayabileceğini söylüyor.
FETÖ terör örgütünün Pakistan’da bulunan 26 okul, kültür merkezi ve ticaret ağı ülkede tartışmalara neden olurken, okulların Türk hükümetine devredilmesi gündemde. FETÖ’cü işadamlarının da Pakistan’da bir takım ticari faaliyetler yürüttüğü biliniyor. Pakistan’da FETÖ’ye destek olan yüzlerce şirket, TUSKON’a üye. Bazı kaynaklar, çeşitli sektörlerde milyarlarca Pakistan Rupisi yatırım yapan bu şirketlerin, ülkenin dört bir yanında faaliyet gösterdiğine işaret ediyor. TUSKON’un, merkez olarak Lahor kentindeki Pak-Türk İşadamları Derneğinin (PTBA) ofisini kullandığı iddia ediliyor. Pakistan’da SEE TV adlı kanalın da FETÖ propagandası yaptığı belirtiliyor. Ancak gerçeği fark edenler hemen harekete geçiyor. Amerikan Ahıska Türkleri Konseyi Başkan’ı Aydın Mamedov, ABD’de yaşayan Ahıskalılara Türkiye’de darbe girişiminde bulunan FETÖ’ye ait merkezlerden uzak durmaları çağrısı yaptı.
Kamboçya’da Zaman Uluslararası Okulu, 15 Temmuz darbe girişiminden sorumlu olduğu iddia edilen Fethullah Gülen ve cemaatiyle bağlantılı oldukları iddialarını reddetti. Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde yaşayan Türkler, Darbeye Karşı Demokrasi Mitingi için Almanya’nın Köln kentinde bir araya geldi. Tacikistan’ın başkenti Duşanbe’de yayımlanan Dünya dergisi, Türkiye’nin güvensizliği ve Orta Asya’nın istikrarsızlığını, Amerika’nın Rusya’ya karşı baskı aracı kullanmak isteyeceğini yazdı. Bu yorumun yayınlandığı Tacikistan; dış politikada, “açık kapılar” olarak adlandırılan bir “denge politikası” sürdürüyor. Bağımsız Devletler Topluluğu, Ortak Güvenlik Anlaşması Örgütü, Şanghay İşbirliği Örgütü gibi bölgesel örgütlerin üye ve kurucusu olan Tacikistan, bu örgütler vasıtasıyla güvenlik ve istikrarını geliştirmeyi amaçladığından, adı geçen CIA mamulü eğitim maskeli yapılanmanın kendi ülkesinde ve bölgesinde ne tür bir kaosa yol açabileceğinin farkında. Tacikistan yönetimi, sınırlarının öte yakasında ABDnin ve sözde NATO bünyesindeki Afganistan’da barışı sağlamak üzere oluşturulan Uluslararası Güvenlik Yardım Kuvveti’nin çevirdiği dolaplarında farkında.
Daha da ilginç olanı birkaç gün önce Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun, Gülen Cemaati’nin diğer ülkelerdeki bağlantılarıyla ilgili de “Kırgızistan’da darbe yapabilirler” demesi. Fethullah Gülen Cemaati’ne yakın okulların Somali ve Ürdün’de kapatıldığını, Japonya ve Makedonya’nın da aralarında bulunduğu diğer ülkelerde de işlemlerin yapıldığını belirten Çavuşoğlu Cemaat’in Kırgızistan’da darbe girişiminde bulunabileceğini söylüyor. Dışişleri Bakanı “Kırgızistan mesela, orada da darbe girişimi yapabilirler. Bu sefer Kırgızistan’da bir darbe olursa bunu FETÖ (Fethullahçı Terör Örgütü) yapar. Orada tüm kurumlara yerleşmiş durumdalar. Kırgızistan bizim kardeşimiz, kardeş ülke. Hemen onlarla aldığımız istihbaratı anlatmamız lazım. Kırgızistan’da daha önce birçok darbe oldu (…) Oradaki en büyük yapılanma FETÖ’dür. Gerekli bilgileri veriyoruz.” diyor.(Bkz http://www.bbc.com/turkce/haberler-turkiye-36913355)
Kırgızlardan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu gibi düşünmeyenlerde var. Eski Kırgız Bakan Edil Baisalov bunlardan biri. Edil Baisalov; Gülen bağlantılı okulların ülkesindeki Türk yumuşak gücünde önemli bir araç olduğunu vurguluyor ve “Bu ülkeye yakınlığımızın ve sempatimizin yüzde 90’ı, benim yeğenim de dâhil pek çok gencimizin bu okullarda eğitim görmesinden kaynaklanıyor. Buzu yörüngelerinden atarlarsa, Ruslar eminim çok mutlu olur. Erdoğan’ın istediği bu mu?” diye soruyor. Azerbaycan’da da Gülen’le yapılan bir söyleşiyi yayınlamaya hazırlanan bir televizyon kanalının kapatıldığı ve Gülen bağlantılı bir üniversitenin yönetiminin değiştirildiği kaydediliyor. Türkiye’nin bazı durumlarda el konan kurumların yönetimini devralmayı önerdiği belirtilirken, bu girişimin önüne yasal engeller çıkabileceği söyleniyor.
15 Temmuz darbe girişiminin püskürtülmesiyle Türkiye Cumhuriyeti fabrika ayarlarına döndürüldüğü gibi, TSK içindeki kraldan fazla kralcı Atlantistikçi kadrolar tasfiye edildi. Bununla da kalınmadı, CIA projesi FETÖCÜ örgütlenmeye Türk ve İslam dünyasında büyük bir darbe indirildi. Allah tekrarından ve beterinden ülkemizi, milletimizi ve ümmetimizi korusun!
Ömür Çelikdönmez
Twitter:@oc32oc39
omurcelikdonmez@hotmail.com

İlgili Yazılar

1 Yorum

  1. Hüseyin Ertaş - -

    Hiç olmazsa bu sayede biraz devlete benzeriz. Normalde sadece ilgililerin elinde olması gereken çok gizli “milli güvenlik siyaset belgesi” her evde bir tane çıkıyordu hatırlarsanız. Kuranı kerimden sonra en çok bulunan kitap desek mizahi bir dille, yalan olmaz. Bu güvenlik yapılanmaları,reformları vs. biraz devlete benzetir bizim TC’yi inşallah.

    Haşhaşiler 150 yılda bitmiş, bizim FETÖ kaç yılda bitecek bakalım. Daha da kötüsü yer altına giree-cekleri bu dönemde kaç kurban alacaklar.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir