Gürcistan’da hükümetin Avrupa Birliği (AB) üyelik sürecini askıya alması, ülkede kitlesel protestolara yol açmıştır. Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili, mevcut parlamentoyu “gayrimeşru” ilan ederek yeni seçim çağrısında bulunmuş ve protestolara destek vermiştir. Zurabişvili, Perşembe günü Tiflis’te başlayan kitlesel protestolara katılmış ve desteğini, “Direniş hareketi başladı” sözleriyle dile getirmişti. Zurabişvili, geçiş sürecinde istikrar sağlamak amacıyla görevine devam edeceğini açıklamıştır. Başbakan İrakli Kobakhidze ise seçimlerin yenilenmesi taleplerini reddetmiş ve protestocuları “muhalefetin yalanlarına aldanmakla” suçlamıştır. Protestolar, AB üyelik müzakerelerinin askıya alınması kararına odaklanmış, Tiflis başta olmak üzere ülkenin birçok kentinde düzenlenmiştir. Gösterilere polis müdahale etmiş, çok sayıda protestocu gözaltına alınmış ve şiddet gördükleri iddia edilmiştir. Muhalefet liderleri ve kamu görevlilerinin yanı sıra Bulgaristan, Hollanda ve İtalya büyükelçileri de hükümetin kararına tepki göstermiştir. ABD Cumartesi günü yaptığı açıklamada hükümetin “çeşitli anti-demokratik eylemlerini” gerekçe göstererek Gürcistan ile stratejik ortaklığını askıya aldığını duyurdu. Başbakan, AB adaylığının askıya alınmasına karşı çıkanları, Ukrayna’nın 2014’teki Meydan protestolarına katılanlara benzetti ve devrim planlamakla suçladı. Gürcü basınında yer alan haberlere göre Kobakhidze, “Gürcistan’da Meydan senaryosu gerçekleştirilemez. Gürcistan bir devlettir ve devlet buna elbette izin vermeyecektir” dedi.Avrupa Konseyi de gösterilerin “acımasızca bastırılmasını” kınarken, Gürcistan’a “Avrupa değerlerine bağlı kalma” çağrısı yaptı.
Seçimlerde ‘usulsüzlük’ iddiaları
Gürcistan’da son seçimlerin ardından usulsüzlük iddiaları gündeme gelmiştir. Ülkenin iktidardaki Gürcü Rüyası Partisi, seçimleri kazandığını öne sürerken, muhalefet seçim sonuçlarını reddederek yeni parlamentoyu boykot etmiş ve Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili de seçimleri “anayasaya aykırı” olarak nitelendirmiştir. Avrupa Parlamentosu ise seçimleri, “Gürcistan’daki demokrasi krizinin derinleştiği” bir aşama olarak değerlendirmiş ve Gürcü Rüyası Partisi’ni sorumlu tutmuştur. Özellikle oy satın alma, seçmenlerin baskı altına alınması ve gözlemcilerin taciz edilmesi gibi ihlaller rapor edilmiştir. Başbakan İrakli Kobakhidze, Avrupa Birliği’ne katılım sürecinin 2028 sonuna kadar ertelendiğini açıklamış, ancak bu karar, Tiflis ve Kutaisi’de protestolara yol açmıştır. Protestocular, seçimlerin adil olmadığını savunmuş ve hükümeti demokratik normlardan sapmakla eleştirmiştir. Göstericiler, hükümetin Avrupa Birliği ile ilişkileri zayıflatma çabalarına karşı direnç göstereceklerini ifade etmiştir. AFP Haber Ajansı’na konuşan eylemcilerden 20 yaşındaki Şota Sabaşvili “Gürcü Rüyası seçimleri kazanmadı. Darbe yaptılar” dedi. Sabaşvili ayrıca “Gürcistan’da meşru bir parlamento ve hükümet yok. Bu kendisini başbakan ilan eden kişinin Avrupalı geleceğimizi yok etmesine izin vermeyeceğiz” diye ekledi. Göstericilerden öğrenci Ana da “Gürcü Rüyası’nın Gürcü halkının iradesini yok saydığını ve ülkeyi SSCB dönemine geri döndürmeye çalıştığını” söyledi. Associated Pres Haber Ajansı’na konuşan Ana “Bu asla olmayacak, çünkü Gürcü halkı buna asla izin vermeyecek” dedi.
Burcu Bacak Kafkassam stajyer